Güncelleme Tarihi:
SON günlerde nereye gitsem Türkler de, Almanlar da, başka ülkelerden gelen insanlar da hep aynı şeyi soruyor... Türkiye nereye gidiyor?
Hürriyet Berlin büronun da bulunduğu basın merkezinde karşılaştığım Alman medya mensuplarının en çok yanıt aradıkları soru bu...
Almanya Yabancı Gazeteciler Cemiyeti'ne (VAP) üye arkadaşların telefon edip yanıtını merak ettikleri ilk soru da bu...
Federal Meclis olarak nitelenen Alman Parlamentosu'nun lobisinde sohbet ettiğim milletvekilleri de aynı soruya yanıt arıyor...
Berlin'de ünlülerin takıldığı “Adnan”ın lokantasında karşılaştığım hem eski hem de şu andaki bazı Alman bakanların da ilk sorusu “Türkiye nereye gidiyor?” oluyor.
Alman Parlamentosu Dışişleri Komisyonu Başkanı Ruprecht Polenz'in “İki Taraf İçin de İyi-Türkiye Avrupa'ya Aittir” adı altında yazdığı kitabın geçen haftaki tanıtım etkinliğinde de yanıtı aranan tek soru buydu.
Almanya'nın çeşitli kesimlerinden gelen öğrenciler de, Berlin Humboldt Üniversitesi ve Hür Üniversite'nin bazı hocaları da, Kuzey Ren Vestfalya (NRW) eyaletinin bir beldesinde oturan ve Türk kökenli komşularından yakınan yaşlı Alman evkadını da aynı sorunun yanıtını duymak istiyordu benden.
Belli ki, Türkiye-İsrail ilişkilerindeki gerginlik, Türkiye'nin dünyanın dışladığı İran'ın yanında yer alması Almanların kafasını iyice karıştırmıştı.
Her ne kadar Başbakan Tayyip Erdoğan “eksen değişimi yok” dese de,
Almanların kafasında bu konuda ciddi soru işaretleri vardı.
Böyle düşünmekte pek de haksız sayılmazlar...
Ancak Almanların bilmesi gereken bir şey var...
Avrupa Birliği (AB) üye ülkeleri halklarının yüzde 78'i İsviçre'nin AB üyeliğine destek vermektedir.
Almanlar arasında bu oran yüzde 87'ye ulaşmaktadır.
Türkiye'nin AB üyeliği sözkonusu olunca bu tutum birden değişivermektedir.
AB halklarının sadece yüzde 28'i Türkiye'nin AB üyeliğine destek vermektedir.
Türkiye'yi AB'de tam üye olarak görmek isteyen Almanların oranı ise yüzde 16'da kalmaktadır.
Türkiye'nin yönünü hiç şüphesiz ilk etapta iktidarda olan hükümetler belirler.
Ancak Türkiye'de insanların Avrupa'ya yaklaşımını, AB ülkelerin politikaları ve halkların tutumları da etkiler.
AB ülkeleri halklarının Türkiye'ye yaklaşımı Türkleri Avrupa'dan uzaklaştırmaktadır.
Fransa Devlet Başkanı Nicolas Sarkozy ve Almanya Başbakanı Angela Merkel gibi politikacıların tam üyelik yerine Türkiye'ye “imtiyazlı ortaklık” verilmesi önerileri Türk insanında “istenmiyoruz” hissi yaratmaktadır.
Türkiye'nin nereye gittiği tabii önemlidir...
Ama daha önemlisi, başta Almanlar olmak üzere Avrupalıların Türkiye'ye ve Türk insanına yaklaşımıdır.
Başta “Türkiye nereye gidiyor?” diye soran Alman politikacılar olmak üzere Alman halkı- tabii diğer AB üyesi ülke halkları da- kendi kendilerine “acaba biz neyi yanlış yapıyoruz?” diye de sormaları gerekmektedir...
Hem de zaman kaybetmeden ve ciddi bir biçimde...