‘Türkiye ile ilişkileri yeniden düzeltmeliyiz’

Güncelleme Tarihi:

‘Türkiye ile ilişkileri yeniden düzeltmeliyiz’
Oluşturulma Tarihi: Şubat 26, 2019 15:17

Almanya’da yaşayan Türklere yakınlığı nedeniyle ‘Türk Armin’ olarak tanınan CDU’lu Kuzey Ren Vestfalya Eyalet Başbakanı Armin Laschet, Berlin’de görev yapan yabancı gazetecilerin düzenlediği toplantıda soruları yanıtladı. DEAŞ’lıların ne olacağından başbakanlık adaylığına, Merkel’in geleceğinden geçen yıl Köln’deki Merkez Camii’nin açılışına neden katılmadığına kadar bütün sorulara cevap veren Laschet, şunları söyledi:

Haberin Devamı

AÇILIŞA NEDEN KATILMADI?: “Benim Türkiye’yle güçlü bağlarım olduğu bilinen bir şey. Ayrıca bir buçuk yıl Hürriyet gazetesine yazılar yazdım. DİTİB üzerine ana tartışma konusu şu; Alman kilise yasasına göre kiliseler devletten belirli ölçüde uzak durmak zorunda. Biz, Fransa gibi laik bir devlet değiliz, bizim özel bir modelimiz var. Kilise vergisi, hastaneler ve okullarla iş birliği yapıyoruz. Ama kiliseye bağlı kurumlar kendi yasaları içinde devletten uzak olmak zorundalar. Bu nedenle İslam cemaatinin dini cemaat olarak tanınması için devlete mesafeli durması kriteri önemli. Biz bunu İslam cemaatinde bulmadık. Fakat bu süreci geliştirme içindeyiz. Önemli olan DİTİB’in dini konuda değil, siyasi olarak devletten bağımsız olması. Dini olarak DİTİB Ankara’da Diyanet İşleri’ne bağlı olabilir. O nedenle cami açılışına katılmadım. Ama DİTİB gerçekten Alman temsilcilerle bir açılış töreni düzenleseydi, bunu düşünürdüm. Aachen’de DİTİB’e bağlı bir cami açıldı ve bu caminin açılışına gittim. Türkiye’yle ilişkileri düzeltmek için tekrar elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. Benim izlenimim, iki taraf da bu yönde çalışıyor.”

Haberin Devamı

DEAŞ’LILAR NE OLACAK?: “Eğer DEAŞ’a gitmiş bir Alman vatandaşı sınıra gelirse, elbette ülkeye giriş yapabilir. Suriye’de çatışmalara katıldığına dair elimizde deliller varsa, o zaman tutuklanır. Vatandaşlık iptali prensip olarak mümkün değil. Eğer çifte vatandaş ise Alman vatandaşlığını iptal etmek için İçişleri Bakanı bir taslak geliştirdi. Ancak taslağı Adalet Bakanı bekletiyor. Biz şu anda çocukları oradan gidip almayı insani bir görev olarak görmüyoruz. Oraya giden aileler, DEAŞ’ın ne olduğunu bilerek gittiler. Alman devletinin onları Suriye’den gidip alma gibi bir yükümlülüğü yok.”

MERKEL ERKEN BIRAKIR MI?: “Merkel’in popularitesi giderek artıyor. CDU’da bunu değiştirmek için bir baskı yok. CDU olarak koalisyonu sonuna kadar başarılı biçimde yürütmek istiyoruz. Ancak SPD’de ne olur bilemem. SPD yönetimi ve bakanlar koalisyonun devamından yana. Ama tabanda farklı düşünceler var. SPD’nin kararında eyalet seçim sonuçları önemli rol oynayacak. Bazıları Avrupa Parlamentosu seçimlerinin değil, Bremen seçimlerinin belirleyici olacağını söylüyor. 70 yıl SPD hükümetinden sonra Bremen’de CDU birinci parti çıkarsa, bu SPD’de huzursuzluğu tetikler.”

Haberin Devamı

BAŞBAKAN ADAYI OLACAK MI?:CDU liderliği için yarışan üç adayın üçü de parti genel başkanlığı için aday olduklarını, bunun başbakan adaylığı için bir ön karar olmadığını vurguladı. Ama şu da bir gerçek, CDU Genel Başkanı başbakan adayını önerme hakkına sahip. Kuzey Ren Vestfalya’da FDP ile koalisyon hükümeti kurduk. Bu yüzden Berlin’de büyük koalisyon hükümetiyle çalışmak zor olacağı düşüncesiyle parti başkanlığına aday olmadım. CDU’da kimin başbakan adayı olacağı sorusu henüz açık.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!