Yaşar Üsküdar – Gütersloh/Almanya
HÜRDANIŞ köşesinde 12 Aralık 2014’te çıkan Çifte Vatandaşlığınızı böyle kurtarabilirsiniz başlıklı yazımı, hem kendi hem de çevrenizdek
i arkadaşlarınız adına tekrar yayınlanmasını rica etmişsiniz. Bu konuda birçok başka okurdan da benzer talep geldiği için, nüfus kayıt örneğinde işlem tarihi olarak 2000 yılından sonraki bir tarih yazılı olduğu için Alman vatandaşlığını kaybeden bir Frankfurtlu vatandaşın, Türk vatandaşlığını geri almak için verdiği mücadeleyi anlatan yazıyı, tekrar tüm okurların ilgisine ve bilgisine sunuyorum.
Almanya, 1 Ocak 2000’de yürürlüğe koyduğu Vatandaşlık Kanunu uyarınca, bu tarihten sonra izinsiz olarak başka bir ülke vatandaşlığına geçenler hakkında söz konusu kanunun 25’inci maddesini işletip Alman vatandaşlığını iptal ediyor.
OLUMSUZ ETKİLENDİLER
Bu uygulamadan özellikle, 2000 yılından önce Türk vatandaşlığından kendi isteğiyle çıkıp Alman vatandaşı olduktan sonra yeniden Türk vatandaşlığını almak için başvurup da işlemleri 2000 yılından sonraya sarkanlar, olumsuz etkilendi. Söz konusu kişilerin bu durumu, Alman kimlik veya pasaportlarını yenilerken ortaya çıkmış ve Alman pasaportları bir bir ellerinden alınmıştır.
Kurunun yanında yaş da yanar misali, 2000 yılından önce başka bir ülke vatandaşlığına geçtikten sonra, başvuruları üzerine yine 2000 yılından önce Bakanlar Kurulu kararıyla yeniden Türk vatandaşlığına geçip, ancak nüfus kayıtlarında işlem tarihi olarak 2000 yılından sonraki bir tarih yazan çok sayıda vatandaşımızın da
Alman vatandaşlığı iptal edildi ve hala iptal ediliyor. Ancak bu durumda bulunanlar, Alman makamlarına “Dur” diyebilir.
Nasıl mı?
Frankfurt’ta yaşayan bir okurumun başına gelen benzer olaydan yola çıkarak açıklıyorum.
VAY, İZİN ALMADIN HA!
İsmi bizde saklı olan okurumuz, Alman vatandaşlığını almak üzere kendi isteği ile Türk vatandaşlığından çıkmak için müracaat etmiş ve Bakanlar Kurulu’nun 31 Ağustos 1998’de aldığı 1998/11668 sayılı kararıyla 17 Şubat 1999 tarihinde Türk vatandaşlığından çıkarılmış. Okurumuz hemen sonra yeniden Türk vatandaşlığı için müracaat etmiş ve 18 Nisan 1999 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla Türk vatandaşlığını geri almış. Buraya kadar bir sorun yok. Sorun bundan sonra çıkıyor zaten.
Bu kişinin vatandaşlık giriş ve çıkış kayıtları, nüfus kütüğüne 6 Temmuz 2001 tarihinde işlenmiş. Kişinin bağlı olduğu Alman Vatandaşlık Dairesi de, okurumuzun vukuatlı nüfus kayıt örneğindeki 6 Temmuz 2001 tarihini görünce, “Sen 2000 yılından sonra bizden izinsiz Türk vatandaşlığını geri almışsın” diyerek, Alman vatandaşlığını iptal etti.
KONSOLOSLUĞA GİTTİ
Alman memurların bu kararına boyun eğmeyen okurum, soluğu bağlı olduğu Frankfurt Başkonsolosluğu’nda almış. Durumu izah etmiş ve vukuatlı nüfus kaydında, vatandaşlık olaylarının kaydedildiği tarihin, yeniden vatandaşlığa kabul tarihi olmadığına dair bir yazı istemiş. Başkonsolosluğun verdiği yazıyla Alman Vatandaşlık Dairesi’ne başvuran kişi meramını bu kez resmi bir yazıyla dile getirmiş. Durumunu inceleyen Alman yetkililer, kendisine hak vermiş ve iptal ettikleri Alman vatandaşlığının geri vermişler.
YASAYA GÖRE İPTAL
Okurumuz, başkonsolosluktan aldığı bu belgeyle çifte vatandaşlığını kurtarmış oldu. Benzer durumda olanlar, yani 2000 yılından önce Türk vatandaşlığına yeniden Bakanlar Kurulu kararıyla alınmasına rağmen Alman vatandaşlığı iptal edilen okurlarımız, istekleri halinde bağlı oldukları başkonsolosluktan alacakları bir yazıyla, çifte vatandaşlıklarını kurtarabilirler.
Ancak 2000 yılından önce de olsa Alman makamlarından izin almadan Türk vatandaşlığını yeniden almak için başvuranlar, Bakanlar Kurulu kararıyla ancak 2000 yılından sonra yeniden Türk vatandaşlığına kabul edilmişlerse, o zaman geçmiş olsun. Çünkü Alman Vatandaşlık Dairesi, Vatandaşlık Kanunu’nun 25’inci maddesi gereği bu kişilerin Alman vatandaşlığı iptal edilir.
BORÇLANMAYA ZAM GELİYOR
Fevzi Yılkıran – Almanya
TÜRKİYE’ye gidip bir hafta boyunca 4/a sigorta koluna tabi bir işte çalıştıktan sonra, Almanya’da 1979 ile Alman vatandaşlığına geçtiğiniz 2002 yılları arasında Türk vatandaşlığında geçen 23 yıllık sigortalılık sürenizden 5 bin günü borçlanmak suretiyle SGK’dan
emeklilik hakkı kazanabilir, Almanya’da emekli olduğunuz için Türkiye’den de hemen aylık bağlattırabilirsiniz. Bu şekilde emekli olmanızda hiçbir sorun yok.
Aylığınızın yüksek olmasını istiyorsanız, yurtdışı borçlanma formunda borçlanmak istediğiniz sigortalı süreye ilişkin 11 haneli bölümde, Almanya’da sigortalı işe başladığınız 10 Şubat 1979 ile 31 Şubat 1993 tarihleri arasındaki süreyi yazmanızı öneriyorum.
Günlük 12.82 liradan borçlanmak için zamanınız biraz daraldı. Çünkü, yukarıda bahsetmiş olduğum 4/a sigorta koluna giriş ve çıkış yapma (bunun için fiilen Türkiye’de bulunmanız gerekiyor) ardından yurtdışı borçlanma başvurusunda bulunma işlemlerini, 30 Haziran’a kadar tamamlamış olmalısınız. İşlemleri yetiştiremezseniz ve başvurunuz 1 Temmuz sonrasına kalırsa, o zaman günlük borçlanma miktarınız 13.58 liradan hesaplanacaktır.
Size önerdiğim şekilde yurtdışı borçlanması yaparsanız, size yaklaşık 1.200-1.300 lira arasında bir emekli aylığı bağlanacaktır.
ÖNCE ALMANYA'DAN SONRA TÜRKİYE'DEN EMEKLİLİK
İhsan Koç – Almanya
TÜRKİYE’den emekli olmak için 53 yaş ve 5 bin 600 gün şartlarına tabisiniz. Sigortalı çalışmış olduğunuz 761 günü ve 18 aylık askerliğinizi de borçlanırsanız (askerlik sürenizi ayrı bir formla başvurarak SGK’ya borçlanabilirsiniz) düşerseniz, yurtdışı borçlanması yapmanız gereken süre 4 bin 299 güne düşer. Bu ayın sonuna kadar müracaat etmeniz halinde, 55 bin 114 lira ödemeniz gerekir.
Verdiğiniz bilgiye göre Almanya’da yaklaşık 12 yıl sigortaya tabi bir çalışma süreniz var. Bu da yaklaşık 4 bin 320 gün yapar, ki bu da yurtdışı borçlanmanız için yeterlidir.
Dolaysıyla eksik sürenizi tamamlamak için Almanya’da teilzeit adı verilen part-time işte çalışmanıza gerek yok. Almanya’da maluliyet işlemleriniz tamamlandıktan sonra, Türkiye’den de, borcunuzu yatırmak koşuluyla, emekli aylığı bağlattırabilirsiniz.
ALMAN SAĞLIK SİGORTASI EK AİDAT İSTEYEBİLİR Mİ
Hüseyin Erzurum – Almanya
Almanya’da sağlık sigortalarıyla ilgili mevzuatın yer aldığı 5 numaralı Sosyal Kanun Kitabı’nın (SGB V) 228. maddesinin birinci bendinde yapılan değişiklikle, 1 Temmuz 2011’den itibaren sağlık ve bakım sigortaları için kesilen prim miktarı hesabında, yurtiçindeki gelir ve emekli aylıklarının yanı sıra, yurtdışındaki benzer gelir kalemleri de artık dikkate alınmaya başlandı.
Dolaysıyla yasal dayanağı olan bu uygulama, 1 Temmuz 2011 tarihine geri dönük geçerlidir. Yasal dayanağı olan bu uygulama nedeniyle siz de Türkiye’den elde ettiğiniz emekli aylığınızdan ötürü Alman sağlık sigortasına birkaç Euro fazladan sağlık primi yatırmak zorundasınız.