‘Türk kültürü ve dilini korumalıyız’
Güncelleme Tarihi:
Berlin’de düzenlenen VII. Almanya Yıllık Eğitim Çalıştayı’nın açılış konuşmasını yapan T.C. Berlin Büyükelçisi Ahmet Başar Şen, Türk kültürü ve dilinin korunması, yurt dışında eğitim gören öğrenciler arasında Türkçe derslerine katılanların sayılarının artırılması için daha fazla çaba gösterilmesi çağrısında bulundu.
BÜYÜKELÇİ Şen, Almanya’nın çeşitli kesimlerinde 1400’e yakın okulda 30 bin civarında öğrenciye Türk kültürü ve Türkçe dersleri verildiğini belirtirken, ülkedeki Türkiye kökenlilerin nüfusuyla kıyaslandığında bu sayısının çok düşük olduğunu söyledi.
Bazı velilerin çocuklarının önce Almanca öğrenmeleri gerektiğini düşündüklerini söylerken, tabii ki Almacanın çok çok önemli ve gerekli olduğunu, ancak ana dilini iyi öğrenip iyi konuşan çocukların başka dilleri daha çabuk ve daha iyi öğrendiklerinin, bireysel gelişmelerine de katkısı olduğunun bilimsel olarak saptandığını da hatırlattı.
Büyükelçi Şen, Berlin Başkonsolosu İlker Okan Şanlı, Türkiye’den Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Avrupa Birliği Dış İlişkiler Genel Müdürü Tuba Korkmaz başkalığındaki heyet, Berlin’deki Eğitim Müşavir Vekili Prof. Erdal Tanas Karagöl, ile Almanya’nın çeşitli kesimlerindeki Başkonsolosluklar bünyesindeki Eğitim Ataşeleri ve öğretmenlerin de katıldığı etkinlikte Türkçe kültür ve dil derslerine katılan öğrenci sayısının artması için velililere de çok önemli görevler düştüğünü vurguladı.
TÜRKÇE ÖĞRENMENİN ÖNEMİ
Almanya’da Türkiye’den gelen ve yüksek öğrenim gören 10 bin civarında öğrenci bulunduğunu belirtilirken, burada doğup büyüyen, liseyi burada bitiren ve büyük bir bölümü Alman vatandaşı olan Türkiye kökenlilerle birlikte bu rakamın hiç de küçümsenmeyecek boyutlara ulaştığına da işaret etti. Göreve kısa bir süre önce başlayan Berlin Başkonsolosu İlker Okan Şanlı, MEB’den Tuba Korkmaz ve Prof. Karagöl de yaptıkları selamlama konuşmalarında, Almanya’da yaşayan Türkiye kökenli çocuk ve gençlerin Türkiye’ye olan bağlarının geliştirilmesi için Türkçe öğrenmelerinin öneminin altını çizdiler. “El ele vererek yeni nesillerin Türk kültürünü ve dilini öğrenmeleri için çalışmalıyız” açıklamasında da bulundular. İki gün sürecek çalıştayın ilk gününde, Türkçe derslerine katılımın artırılması için STK’larla işbirliğinin artırılması, Türkçe kitaplarının gözden geçirilmesi, öğretmen-öğrenci-veli işbirliğinin artırılması, eyaletler bazında Türkçe ve Türk kültürü ile ilgili olarak yeni stratejiler geliştirilmesi gibi konular üzerinde görüş alışverişinde bulunuldu.
