Türk halkı mizahı sever

Güncelleme Tarihi:

Türk halkı mizahı sever
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 14, 2009 00:00

TÜRK halkı mizahı çok sever. En üzüntülü, acılı olayları bile espriye çevirir.

Haberin Devamı

TÜRK halkı mizahı çok sever. En üzüntülü, acılı olayları bile espriye çevirir.
Güler. Güldürür. Genlerimizde vardır.
Zaten halkın yıkılmayıp,ayakta kalmasının sırrı budur.
Örneğin;
Türkiye'de kamyon arkası sözler vardır.
Şahane.
“ Eğer kalbin doluysa, ben ayakta giderim.”
Bir başkası;
“Ölürken ben AİDS'liyim diyecem. Karıma kimse el süremez.”
Zaten, Türk halkının bunca eziyete dayanmasının sırrı mizaha olan yatkınlığıdır.
Şimdi, kamyon arkası sözcükleri unutan halkımız, İnternet sayfalarında yer alan haberlerin yorumlarını yapıyor.
Örnekler şöyle;
Haber: Psikopatların beyin yapıları farklı. Beyinlerinde çukurlar var.
Vatandaş yorumu:“ Karayolları bu işi çözer. Çukurlara itinayla yama yapar kapatır. Korkulacak bir şey yok.”
Bir başka yorum: “Kafam yamuk acaba ben psikopat mıyım ?”
Haber: Almanya genel evlerinde 100 Euro'ya limitsiz fuhuş.
Yorum: “Ablalar aldığınız karar yerinde. Sürümden kazanırsınız.” Yorumlar, haberlerden daha eğlenceli.

Haberin Devamı

* * *
İnternet sayfaları da de bir alem.
Mizah, yerini 'Frikik'e bıraktı.
Futbol sahalarında kullanılan 'Frikik' kelimesi en fazla 'TIK'lanan kelime.
“ Neriman öyle bir frikik verdi ki ...
Üstte bir fotoğraf. Neriman'ın iç çamaşırı görünüyor.
Fotoğrafçıların peşinde koştukları en makbul fotoğraflar da iç çamaşırı görünen kadınlar.”
Böyle de frikik verilmez ki...
Ve... Hedef, mini etekli kadınlar.” Arabadan inerken eteğini kapatamadı.”
Etek dediğin mendil büyüklüğünde kumaş.
Fotoğrafta görülen ise, arabadan inen kadın bacakları ve bir külot.
Bunlar, Türk mizahının sınırlarına girmiyor. Kalite düştü. Ama , birileri böyle haberleri 'Makbul haber' sayıyorlar.
Frikik, futbol sahalarından kadın bedenine transfer oldu.
Nerede 'Frikik' başlığını görürsen 'TIK'la. Hiç olmazsa nelerin haber olduğunu görüp, gülersin.
* * *
NASREDDİN hoca hikayeleri, meddahların atışmaları, Şair Eşref'in taşlamaları, Bekri Mustafa'nın öyküleri, Karagöz-Hacivat Türk mizah tarihini yüz yıllarca geriye götürür. O öyküler, taşlamalar bu gün de canlığını korur. Onlara bu gün de güleriz. Türk mizahı böylesine güçlüdür.
* * *
Geçmiş yıllardaki Düsseldorf Başkonsolosu Bozkurt Aran telefon etti.
-Turhan Selçuk Almanya'da . Alman karikatüristleri de çağırdım. Akşam yemeği yiyeceğiz. Sen de gel.
Büyük usta Turhan Selçuk.
Alman karikatüristler ayakta karşıladılar Turhan Selçuk'u. Büyük saygı gösterdiler. Bir ara sordular:
-Türkiye'de mizah dergileri kaç satar?

Turhan Selçuk iki ülke arasındaki mizah anlayışındaki farkı özetlercesine;
-Bir milyonun üzerine çıktığı da oldu. Dedi.
Sonra, aynı soruyu onlara yöneltti:
- Almanya'da ne kadar ?
- 300- 350 bin. Satış az olduğu için bir çok mizah dergisi de kapandı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!