Güncelleme Tarihi:
Çırğan Sarayı'ndaki toplantıda basketbolun efsane isimleri Robert Horry ve Sam Perkins de sarayda hazır bulundu. İki gün önce Daruşşfaka'da antrenman yapan ve Hürriyet'e konuşan Boston Celticsli oyuncular 1. katta kahvaltı ededursun, biz Horry ve Perkins'le çok özel bir röportaj gerçekleştirdik.
2010'da Türkiye'de düzenlenen Dünya Şampiyonası'nda Türkiye'yi finalde yenerek altın madalyayı boynuna takan ABD'den başladık. Robert Horry maçları izlemediğini, sonradan özet görüntülerine bile bakma fırsatı bulamadığını söylerken, 'İnan çok yoğunum. Kevin Durant olmasaydı skor değişik olur muydu, bunu bile tartamıyorum' derken, Sam Perkins şunları kaydetti:
TÜRK BASKETBOLU NBA'E YAKLAŞTI
"Türkiye NBA'den basketbolu öğrenen bir ülke. Büyük gelişim gösteriyor ve her geçen gün daha iyiye gidiyor. Eğer o final maçını soracak olursan, ABD'nin kaybetme olasılığı yoktu gibi. Hele ki, şu anda hiç yok. Londra 2012'deki ikinci 'Rüya Takım' artık yenilmez bir takım hüviyetinde. NBA basketbolunun tüm takımlara ilham olduğunu biliyorum. Türkiye şu anda çok genç bir takıma sahip ve gerçekten çok yetenekli. Ancak şunu unutmamak gerek, Türkiye'nin bir 'futbol' ülkesi olduğunu biliyorum. Bu sizin en sevdiğiniz spor."
Türk basketbolcuların NBA'de başarılı olduğunu söyleyen Perkins, en çok Hidayet Türkoğlu'nu beğendiğini belirtirken, topu Hido'nun eski takım arkadaşı Robert Horry'ye attı. Big Shot Rob, "Hido harika bir oyuncu. Onunla basketbol oynarken çok eğlendiğimi söyleyebilirim. Ancak asıl önemli olan başta Hidayet olmak üzere Türklerin NBA'e gelip kendilerini geliştirme istekleri. Bu biraz zaman alan bir şey ancak. Sadece Türkiye değil, tüm dünya NBA'ye yaklaşmaya başladı" dedi.
NBA'de üç farklı takımda şampiyonluk yaşayan nadir oyunculardan biri olan Robert Horry, "Tüm şampiyonluklarım çok özeldi. Ancak Shaquille O'Neal'la birlikte 2000'de kazandığımız şampiyonluk benim için unutulmazdı. Harika bir kadromuz vardı" dedi. Diğer oynadığı takımlarla da çok mutlu olduğunu söyleyen Horry, 2000'i unutamadığını belirtti.
"JORDAN YETENEKLİYDİ, ANCAK YILDIZ OLACAĞINI TAHMİN ETMEMİŞTİM"
Michael Jordan'la aynı lisede basketbol oynayan Sam Perkins, o dönemleri hatırlatılınca şunları söyledi:
"Michael Jordan o zamanlar şimdiki gibi efsane Jordan değildi. Elbette çok başarılı idi. Yetenekleri belli oluyordu. Ancak en sevdiğin basketbol oyuncusu, birlikte oynamayı en çok istediğin isim kim diye soracak olursan, Chris Mullin derim. Tabii Seattle Supersonics dönemleri de harikaydı."
"Türkiye'de basketbolun gelişmesi için neleri önerirsiniz. Genç yetenekleri ortaya çıkarmak için hangi yöntemleri izlemek gerek" sorumuza Horry, "Basketbolu geliştirmek için vakıflar kurmalısınız. Ve olabildiğince ilgilenmelisiniz. Genç çocukların hatalarını küçükken söylemek en doğru yöntem. 'Şöyle şut at, böyle pas ver" gibi. Tabii saatlerce basketbol oynamak ve oyunu öğrenmek için bol bol maç izlemek gerekli" dedi.
BIG SHOT ROB, EN ÖNEMLİ ATIŞINI İTİRAF ETTİ
Big Shot Rob lakaplı Robert Horry'ye en sevdiği, en kritik atışı sormadan edemezdik. Birçok maçı son saniyede çeviren Horry, "Birçok kişi hatırlamaz. Mesela sen de Detroit Pistons'a 2005 yılında attığım sayıyı söylüyorsun. Benim favorim biraz bilinmezdir. 1995 Batı Konferans Finali'nde Houston Rockets'te oynarken, San Antonio Spurs'e karşı attığım baskettir derim. Kendime güvenim vardı, 'Haydi bunu yapabilirsin' dedim kendime. İlk maçtı ancak çok önemliydi. Ve şansımı denedim. Harikaydı!" dedi.
Sam Perkins, yeni sezonla ilgili görüşlerini belirtirken, "Çok fazla favori takım var. Miami Heat, Oklahoma City Thunder, Los Angeles Lakers favoriler. Boston Celtics'i de görmezden gelemeyiz. Genç takımlar da var. Chicago, Memphis, Minnesota gibi" dedi. Horry ise "Biliyorsun ben Houston'da yaşıyorum. Takımdan bu sezon ümitliyim. Rudy Gay'in de ayrı bir hayranıyım, bu nedenle Memphis'in de bir şeyler yapabileceğini düşünüyorum. Heat ve Thunder'ı da unutmamak gerek. Derrick Rose eğer sağlıklı olursa Chicago Bulls da bir şeyler yapabilir" Ancak ben favorilerin değil, alttan gelen sürpriz takımların şampiyon olmasını istiyorum" şeklinde konuştu.
"SOUNESS DELİRDİ SANDIK!"
Röportajlar bittikten sonra soluğu NBA Pazarlama Ortaklıkları Başkan Vekili Marc Armstrong'un yanında aldık. İngiliz spor yöneticisi, İstanbul'a bayıldığını ve daha önce yedi kez buraya geldiğini söylerken, basketbol işinde yer alsa da futbolu daha çok sevdiğini belirtti. Daha önce aynı görevi NFL'de (Amerikan Futbolu Ligi) sğrdüren Armstrong, "Türkiye'den gitmeden önce bir futbol maçı izlemek istiyorum. Özellikle Türk Telekom Arena ve İnönü Stadyumu'na bayılıyorum. Birisi teknolojik bir harika, Beşiktaş'ın stadının yeri ise dünyada bulunmaz... Türkiye futboluyla ilgili birçok şeyi de biliyorum. Mesele Graeme Souness'in Fenerbahçe Stadı'na bayrak dikmesi gibi. Tam bir çılgınlıktı ve İngilltere'de olay olmuştu. Oradan canlı çıkması bile büyük bir olay. Biz izlerken delirdi sandık (Gülüyor) Derbilerinizin keyfi, Premier Lig'dekinden farksız" dedi.