‘Terör saldırıları tüm topluma saldırıdır’
Güncelleme Tarihi:
Almanya’da terör kurbanları anılırken, halka da şiddete ve teröre karşı kararlı mücadele verme çağrısında bulunuldu. Ülke genelinde Terör Şiddeti Kurbanlarını Ulusal Anma Günü vesilesiyle ikinci kez düzenlenen etkinlikte konuşan Almanya’nın eski Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, terör kurbanlarının da, kurban yakınlarının da unutulmaması uyarısında bulundu.
“TERÖR saldırıları tüm toplumu hedeflemektedir, tüm topluma saldırdır. Özgürlüğe ve demokrasiye saldırıdır” diyen Gauck, demokrasinin liberal kalması için saldırganların kin ve nefretine kin ve nefretle yanıt verilmemesi gerektiği görüşünü de vurguladı. Joachim Gauck, devletten her zaman her yerde güvenliğin sağlamasını beklememek gerektiğinin de altını çizerken, “Hiçbir hükümet tüm tehlikeleri engelleyemez. Devlet tabii her zaman aktif olmalıdır. Ama devlet her tehlikenin önüne geçemez. Barış, özgürlük ve güvenlik birlikte savunulmalıdır. Çoğulcu bir toplumda birliktelik ancak ortak değerlerin birlikte korunmasıyla mümkündür” dedi.
TERÖR HEDEFİNE ULAŞAMAMALI
Federal Adalet Bakanı Marco Buschmann da, devletin görevinin terör tehlikesini önlemek olduğunu belirtirken, söylem ve davranışlarla başlayan tehlikelere anında müdahale edilmesi gerektiğini söyledi. “Özgür yaşam biçimimize kin ve nefret duyulmasına asla hoş görü göstermeyeceğiz” diyen Buschmann, terörün ve teröristlerin hedefe ulaşamaması için ülkede yaşayan herkese teröre ve ırkçılığa karşı kararlı bir şekilde mücadele verme çağrısında bulundu. Federal İçişleri ve Yurt Bakanı Nancy Faeser de, terör kurbanlarının hiçbir zaman unutulmamasını istedi. “Teröristler fantazilerinde kurbanları yok sayıyorlar. Ama onlar yanılıyorlar. Bizim için her insan önemlidir. Demokrasi ve toplumsal birlikteliğin korunmasına güven için devletin tüm birimlerinin ve halkın terör kurbanlarıyla ilgilenmesi, empati duyması, duyarlılık göstermesi ve destek vermesi önemlidir” diye konuştu. Federal Hükümetin Kurbanlar Sorumlusu Pascal Kober de, devletin ve toplumun kurban yakınlarına duyarlı davranmaları gerektiğini söyledi. Her ne kadar son dönemlerde bu yönde olumlu gelişmeler kaydedilse de, daha önceki yıllarda yaşanan ihmallerden ders alınması gerektiğini de vurguladı.
KURBAN YAKINLARINDAN ELEŞTİRİ
İspanya’da radikallerin 11 Mart 2004’te giriştiği terör saldırılarından sonra 2005 yılından beri Avrupa Birliği’nde Anma Günü ilan edilen 11 Mart’ta her yıl terör kurbanları anılırken, Almanya’da geçen yıl resmen ilan edilen ve ikincisi düzenlenen Ulusal Anma Günü’nde kurban yakınlarının konuşturulmaması tepkiyle karşılandı. Aralarında Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) teröristleri tarafından öldürülen Mehmet Kubaşık ve Enver Şimşek’in yakınlarının da bulunduğu terör kurbanları yakınları ortak kaleme aldıkları bir ‘açık mektup’ yayımlayıp, hükümetin Anma Günü’nde kendilerine söz hakkı verilmemesini eleştirdiler. “Bu Anma Günü’nde biz kurban yakınlarını dinlemek, duymak istememeniz böyle bir günle bağdaşmamaktadır” derken, yalnız terör kurbanlarının değil, ırkçı saldırı kurbanlarının da anılmasını talep ettiler. Berlin’deki Ulusal Anma Günü etkinliğine 800’e yakın kişi davet edilirken, 23 Kasım 1992’de Mölnn’de aşırı sağcılar tarafından kundaklanan evlerinden sağ olarak çıkan, ancak büyükannesi Bahide Arslan ile kız kardeşi Yeliz Arslan ve kuzeni Ayşe Yılmaz’ı kaybeden İbrahim Aslan’ın da davet edilmediği öğrenildi.