TEM'deki 2 ölümlü kazayı kamera görüntüleri aydınl

Ağabeyini kaybeden Onur Ertaş ise görüntülerde iki aracın hemen ardından resmi bir polis aracının geldiğine dikkat çekerek, "Bu bizde bir konvoy, eskort olma ihtimalini uyandırdı. Çünkü iki koyu renk araba ve arkasında polis. Görüntüleri Türkiye ve ABD’de bazı laboratuvarlara inceletiyoruz. İnşallah sonuç alacağız. Biz bunu cinayet olarak görüyoruz" diye konuştu.

DÖRTLÜLERİ YAKIP EMNİYET ŞERİDİNE ÇEKTİ

Boysan Yönetim Kurulu Üyesi Taha Telli, şirketin Bölge Satış Müdürü Uğur Ertaş ile birlikte bir iş görüşmesi için 17 Mart’ta Çorlu’ya gitti. Telli ve Ertaş iş görüşmeleri bittikten sonra Mercedes marka otomobille İstanbul’daki evlerine dönmek üzere yola çıktı. Telli ile Ertaş, saat 21.00 sıralarında, O-2 Otoyolu’nun Sultangazi mevkiine geldiler.

Kazayı gören kameraların görüntülerine göre, otoyol üzerindeki Adem Yavuz Köprüsü’nü 70-80 metre geçtikten sonra Taha Telli ile Uğur Ertaş’ın içinde bulunduğu otomobilin ön sol tekerleği patladı. Bunun üzerine otomobili kullanan Uğur Ertaş, otomobili emniyet şeridine çekti ve dörtlüleri yaktı. Ertaş ve Telli daha sonra birlikte otomobilden inerek kriko ve yedek lastiği çıkardı. Ancak otomobilin arkasına herhangi bir uyarı işareti koymadı.

ÇARPTI YOLUNA DEVAM ETTİ

Yaklaşık 15 dakika sonra Ertaş ve Telli’nin lastiğini değiştirdiği otomobilin yanından plakası alınamayan iki siyah otomobil geçti. Bunlardan biri geçiş sırasında bir anda emniyet şeridine girdi. Bir süre duraklayan otomobil, Mercedes’i sollladı. Sollama sırasında otomobil, çarparak Ertaş ve Telli’yi yaraladı. Ancak çarpan otomobilin şoförü hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam etti. İki otomobilin arkasından aynı süratle gelen resmi bir polis aracı da plakası alınamayan iki otomobilin peşindeydi. Ancak polis aracı geçerken, kaza yerinde durmadı. Çarpmanın etkisiyle Ertaş yaklaşık 15 metre, Telli ise 6 metre sürüklendi. Ağır yaralanan Ertaş ve Telli otoyolda seyir halinde bulunan diğer vatandaşlar tarafından fark edildi. Hemen 112 Acil Servis’e haber verildi. Ambulanslarla Taha Telli Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne ve Uğur Ertaş Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Ancak tüm müdahalelere rağmen yaralılar kurtarılamadı.

POLİS GÖRÜNTÜLERİ İNCELEDİ SONUÇ ALAMADI

Ertaş ve Telli’nin cesetleri nöbetçi savcının talimatıyla otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Otopsi işlemleri tamamlanan evli iki çocuk babası Taha Telli’nin cenazesi 18 Mart Cuma günü Üsküdar Küplüce Camii’nde ikindide kılınan cenaze namazının ardından aile kabristanına defnedildi. Evli bir çocuk babası olan Uğur Ertaş ise ertesi gün öğleyin Eyüp Yıldıztabya Nur Camii’nde kılınan cenaze namazı sonrası gözyaşları içinde toprağa verildi. Kazanın ardından geniş çaplı soruşturma başlatan polis, İBB trafik kameraları ve Avrupa Konutları güvenlik kameralarının 21.00-21.45 saatleri arasındaki görüntülerini incelemeye aldı. İncelenen kamera görüntülerinde çarpan otomobilin marka ve plakası tespit edilemedi. Öte yandan Telli ve Ertaş aileleri cinayet gibi kazanın aydınlanması için gerekli hukuki ve teknik çalışmalara başlattı.

KONVOY ESKORT ARAÇLARI OLABİLİR

Saatler sonra olay yerine geldiklerini ve bazı parçalar bulduklarını ifade eden Uğur Ertaş’ın otomotiv sektöründe çalışan kardeşi Onur Ertaş (30) şunları söyledi:
"Arkadan gelen polis arabası o parçaların üzerinden geçiyor. Ve o resmi polis arabası kamera görüntüleri bizde mevcut. Alibeyköy sapağından girip Avrupa Konutları yönüne dönüyor. Bizim ilk izlenimimiz bir konvoy, eskort araçları olabileceği yönünde çünkü iki siyah araba ve arkasında bir resmi polis arabası üçü de aynı hızda aynı karede. Yani üst düzey birini taşıyor izlenimini verdi bize. Bizi en çok üzen aslında, bu bir kaza Allah’ın takdiri. Ama iki yaralı insan var hatta Taha bey ambulansta konuşuyor mimikler yapıyor belki zamanında götürülse ölmeyecekler. Ama çarpan nasıl bir vicdan ki bırakıp yoluna bakmadan devam ediyor. Bir de polis aracı. Ben onlar kadar, arkadaki polis arabasını suçlu görüyorum. Bu polis arabasının olayı gördüğüne yüzde 100 eminim. Görememesine imkan yok. Tam ışığın altında lastik değiştiriyorlar. Bilerek orada durmuşlar. Bu insanlar akıllı insanlar. Işık var, görüntülerde bariz görülüyor, ikisi de boylu, kilolu insan bunlar."

BİZ BUNU CİNAYET OLARAK GÖRÜYORUZ

Kaza görüntülerini daha teknolojik ortamda kriminal incelemelerinin yapılması için Türkiye ve ABD’de bazı laboratuvarlara gönderdiklerini söylelen Onur Ertaş, şöyle devam etti:
"Görüntülerle ilgili ilk aldığımız bilgi sağlıklı bir görüş sağlanabilir olacağı. Cinayet Masası bu işle ilgileniyor. Taha Bey’in babası Ahmet Bey, sayın Valimizle görüştü o da konunun üzerine gideceğini ve ilgileneceğini söylemiş. 34 yaşında ağabeyim öldü 5 yaşında çocuğu, gencecik eşi vardı. Taha ağabeyin 9 ve 12 yaşında çocuğu vardı. 3 çocuk yetim kaldı. Bu bir kaza olabilir. Bunu takdiri ilahi deyip sineye çekebiliyoruz. Bu kişiler dursaydı kurtulmaları için ellerinden geleni yapsalardı. Onlar eğilmişlerdi ’fark edemedim, görmedik, çarptık’ deselerdi. ’Kurtulmaları için elimden geleni yaptım’ deseydi Belki üzülürdük ama acımız bu kadar olmazdı. Bu insanları ölüme terk etmenin bir cinayet olduğunu inanıyorum. Tek istediğimiz bu saatten sonra faillerin bir an önce bulunup yargı önüne çıkarılması. İbrahim Tatlıses olayında kamera görüntüleri incelenip iki gün içinde failler bulundu."

İSTANBUL VALİSİ VE CİNAYET MASASI DEDEKTİFLERİ DEVREDE

İkiz kardeşini kaybeden Baha Telli de, çarpan otomobilin hiç aldırış etmeden olay yerinden hızla kaçtığını belirterek, "Eğer ağır yaralıları kaçmayıp hastaneye yetiştirseydi şuan her ikisi de şu anda yaşıyor olabilecekti. Her ikisi de yolda can verdiler. İkiz kardeşim ve Uğur orada tam 15 dakika can çekişmişler. Sayın Valimiz, Asayiş Şubesi Cinayet Masası ekipleri, Emniyet güçlerimiz devreye girdiler. En güzel ve en verimli çağlarında iki insanın hayatlarına kasteden bu ahlaksızın veya ahlaksızların bir an önce bulunup kanunen cezasız kalmayacağına inancım sonsuz. İnsanların hayatı bu kadar ucuz olmamalı. Bu düşüncesiz hareketin sonucunda geride toplam 3 yetim evlat bırakanlar insan evladı olamaz. Acımız büyük" dedi.