Technoseum’da göç sergisi

MANNHEIM’da yaşayanların yüzde 45’inin bir göç geçmişi var. Baden-Württemberg’in tamamında bu oran yüzde 30’dan fazla. Göç, Almanya’nın güneybatısını uzun vadede şekillendiriyor ve zenginleştiriyor. Ancak ortak anma kültüründe göçmenler bugün bile hâlâ ikincil bir rol oynuyor. Technoseum’daki ‘Büyük Eyalet Sergisi’ biraz da bu algıyı değiştirmek için açıldı.

1955’ten itibaren eyalete çok sayıda misafir işçinin geldiğini ve büyük ekonomik katkılarda bulunduklarını belirten Baden Württemberg Kültür Bakanlığı temsilcisi Theresia Bauer, “Genellikle zor fiziksel veya sevilmeyen görevleri üstlendiler. ‘Mannheim Technoseum’un sergisiyle çok özel bir odak oluşturmasından memnunum. Sergi, sadece misafir işçilerin başarılarını onurlandırmakla kalmıyor, belgelenen yaşam öyküleriyle göç konusunun daha iyi anlaşılmasına da önemli ölçüde katkıda bulunuyor” dedi.Sergide sunulan göç hikâyeleri arasında kliniklerde ve bakım evlerinde çalışan çok sayıda uzmanın yanı sıra Almanya’da dev gıda şirketleri arasında yerini alan Suntat’ın başarı öyküsü de yer alıyor.

‘HİKÂYELERİ GÖRÜNÜR KILMAK ÖNEMLİ’
Mannheim Belediye Başkanı Dr. Peter Kurz ise sergiyle ilgili şunları söyledi: “1652’de tüm uluslardan tüm dürüst insanlara ‘davet’ ile başlayan, her zaman göçle şekillenen şehrimizde şu anda 170 ulustan insan yaşıyor. Mannheim, birlikte yaşamak için bir rol model olmak istiyor. Tüm bakış açılarını ve hikâyeleri görünür kılmak, bunda önemli bir rol oynamaktadır. O yüzden bu sergiyi çok memnuniyetle karşılıyorum.” Technoseum Direktörü Prof. Dr. Hartwig Lüdtke de “Teknik yeniliklerin yanı sıra, insan çalışma dünyasındaki değişimler de sergilerimizin önemli bir konusu. Bu yüzden göç konulu bir sergi bize tam olarak uyuyor” diye konuştu.