Tampon bölgede çaresizlik gözyaşı

Güncelleme Tarihi:

Tampon bölgede çaresizlik gözyaşı
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 26, 2008 15:04

Avusturya'dan yola çıkan Güvenkaya ailesi, Sırbistan-Bulgaristan sınırındaki "Tampon bölgede" çaresiz saatler geçirdi. Yeşil pasaport sahibi yeğenine vize almadıkları için Bulgaristan'a giremeyen aile, 1,5 yaşındaki oğlu Bartu'nun tek yönlük geçiş kartı nedeniyle Sırbistan'a geri dönemedi ve saatlerce tampor bölgede gözyaşı döktü.

Haberin Devamı

Uçakla Avrupa'ya gelen yeşil pasaport sahibi 20 yaşındaki yeğeni Şeyma Güvenkaya, Bulgar eşi ve oğluyla birlikte kara yolundan dönüş yapmak isteyen Nuri Güvenkaya, Sırbistan ile Bulgaristan arasındaki "tampon bölgede" çaresiz kaldı. Önce yeşil pasaportta vizesi olmayan yeğeni için Bulgaristan engeline takılan vatandaşımız, geri dönmek isteyince, bu kez 1,5 yaşındaki oğlu Bartu'nun tek yönlü geçiş kartı nedeniyle Sırbistan'a giremedi.

Bulgar eşinden olan oğlunun 'Pasavan' denilen geçiş kartı yüzünden Sırbistan'a sokulmayan aile, uzun bir süre ne yapacağını şaşırdı kaldı. Bir tarafta 20 yaşındaki kız yeğeni, diğer tarafta Türk kökenli Bulgar eşi İsmigül ve 1,5 yaşındaki oğlu Bartu ile çaresiz kalan Nuri Güvenkaya başından geçenleri bizimle paylaştı.

Şoförün yanına bıraktı

Avusturya'nın Wels kentinde berberlik yapan Nuri Güvenkaya, yeğenini sınır kapısında bekleyen hiç tanımadığı bir Tük TIR şoförüne teslim ederek, Bulgar eşi ve oğluyla Bulgaristan'a giriş yaptı. Oğlunu Bulgaristan'ın Hasköy kasabasında yaşayan eşinin ailesine götürmeye karar veren Türk izinci, bu kez aceleden yolunu kaybetti. Akrabalarıyla orta bir yerde buluşmaya karar veren Güvenkaya, 5 saat boyunca Sofya içinde buluşma yerini aradı.

Sonunda oğlunu kayınpederine teslim eden Güvenkaya, eşiyle yeniden sınıra dönerek yeğeniyle birlikte vize almak için Sırbistan'a giriş yaptı. Niş kentindeki Bulgar Konsolosluğu'na gelen aile burada vize için en az üç gün beklemeleri gerektiğini öğrenince, Sırbistan'daki Türk Büyükelçiliği'ni arayarak yardım istedi.

Uçakla Türkiye'ye gönderdim

Türk elçiliğindeki görevli memurun kendisine, 'Eğer üç gün içinde vizeyi alabiliyorsanız halinize şükür edin' demesine de çok içerleyen Nuri Güvenkaya, daha sonra yaşadıklarını şöyle anlattı: 'Aç susuz, bizimle aynı durumda olan birkaç Türk aileyle birlikte sabahtan akşama kadar Bulgar konsolosluğu önünde bekledik. Sırada bekleyen Sırplardan bazıları ön sırada bekleyen Türk aileler için, 'Bu Türkleri buradan atın' diye bağırıp sıradan atmak isteyince, ortalık karıştı.

Bunun üzerine polisler gelip duruma müdahale etti. Allah'tan eşim Sırpça bildiği için durumu onlara izah ettik. Dil bilmeyenler ne yaparlardı bilemiyorum. Daha sonra vize için üç gün beklememiz söylendi. Ancak bizim burada üç gün bekleme gibi bir lüksümüz olmadığı için vize almaktan vazgeçtik. Sonuçta Belgrat'a gelerek yeğenimi uçakla İstanbul'a gönderdim.'

KONSOLOSLUK YANLIŞ BİLGİ VERDİ

Nuri Güvenkaya "Avusturya'da yola çıkmadan önce Salzburg Konsolosluğu'nu arayarak Türkiye'den Avrupa'ya gelen "Yeşil Pasaport" sahiplerine dönüşte Bulgaristan'da vize gerekip gerekmediğini sordum. Görevli bana kesin olarak "Vize almanıza gerek yok" dedi.

Ben de nasıl olsa onlar daha iyi biliyorlardır diye gönül rahatlığı ile yola çıktım" dedi. Konsolosluk görevlisinin yanlış bilgi vermesi nedeniyle adeta 60 saat süren bir kabus gördüğünü vurgulayan Güvenkaya "60 saat boyunca uyumadım. Üç gün boyunca yaşadıklarımız yüzünden hepimiz sinirimizden ağladık. Ben hayatım boyunca böyle bir rezalet yaşamadım" dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!