Tahriklere kapılmayalım

Güncelleme Tarihi:

Tahriklere kapılmayalım
Oluşturulma Tarihi: Şubat 09, 2008 09:56

Başbakan Erdoğan ve Almanya'nın Bavyera eyaleti başbakanı Beckstein basına ortak açıklama yaptılar. Başbakan Erdoğan, Ludwigshaafen'daki yangın nedeniyle, "Asla tahriklere kapılmayalım" çağrısı yaptı. Erdoğan aşırı uçların her ülkede bulunduğunu ancak Almanya ile Türkiye arasındaki ilişkilerin çok köklü olduğunu vurguladı.

Haberin Devamı

Başbakan Erdoğan, "Ludwigshafen olayından sonra Türkiye ile Almanya arasındaki ilişkilerde bir gerilim hissediyor musunuz?" sorusuna şu yanıtı verdi:

Türkiye ile Almanya arasında bir gerginleşme ifadesini kullanmak çok yanlıştır. Herhangi bir belge, bulgu olmadan olayı değerlendirmek doğru değildir. Ülkeler arasında siyaset kin ve nefret üzerinden yapılmaz. Alman hükmülmeti olayın üzerinde hassasiyetle duruyor. Ludwigshafen'da gerek Eyalet Başbakanı'nın ve gerekse Bayan Böhmer'in olaydan ne denli üzüntülü olduğunu gördük. Bu sürece hem halk, hem de Türk medyası yardımcı olmalı. Tahrikler çok yanlış olur. Almanyada 2,7 milyon Türk yaşıyor ve yaşamaya da devam edecek. Geleceği olumsuzluğa mahkum etmeyelim.

Bavyeralı bir Türk

Başbakan Erdoğan Bavyera Eyayelet Başbakanı Beckstein'dan da övgü dolu sözlerle bahsetti. Başbakan Erdoğan, "Öncelikle Bavyera eyaletinde bir arada olmak sevinç meselesi. Şu anda 'Ben 31 kez Türkiye'ye geldim' diyen ve kendisini 'Ben Bavyeralı bir Türk'üm' diye tanıtan bir başbakanla beraberim. Ludwigshafen'daki bu acı olay ziyaretimizi gölgelemiş bulunuyor. Ama bu acı hepimizin ortak acısı. Dün ordaydık. Polis ve itfaiyenin ne kadar yoğun çalıştığını memnuniyetle ifade etmek istiyorum. Hastalarımızı hastahanede ziyaret ettik. Doktor ve hemşirelerin hastalarımıza nasıl bir şefkatle ilgi gösterdiğnie tanık gördük. Kendilerine teşekkür ediyorum.

Almanya ile Türkiye arasındaki ilişkiler çok eskiye dayanıyor. AB sürecinde, Özellikle de son 5 yılda Almanya'yı hep yanımızda gördük. Bundan sonra da bunun devam edeceğine inanıyorum. Ekonomik işbirliğimiz artıyor. Almanya'yla askeri, ticari, kültürel alanlarda ilişkilerimiz var. 2007 yılı sonu itibarıyla ticari hacmimiz 22 milyar Euro'ya ulaştı. Bu durum biraz bizim aleyhimize işliyor, çünkü biraz ihracat açığımız var. Ticari dengeyi kururasak iyi olur. Almanya ile eğitim konusunda çalışmalarımız var. Türkiye'de Almanca eğitim veren okullarımız var. Almanca eğitim veren üniversite için de çalışma yapıyoruz. Temennim bunların karşılığını Almanya'da da kurmaktır. Bu bizim ilişkilerimizi ve entegrasyonu daha da güçlendirir.

Arzum Almanya'daki Türklerin iyi Almanca konuşmaları. Dilbilimciler 2. dili öğrenmek isteyenlerin ana dili iyi öğrenmesi gerektiğini söylüyor. Almancayı iyi konuşamayanlara baktığımızda, Türkçe'yi de iyi bilmediğini görüyoruz" dedi.

Almanca şart

Başbakan Erdoğan Almanya'da yaşayan Türklere ise şöyle seslendi: Gençlere tavsiyem, Almancayı iyi konuşmalarıdır. İlkokul, ortaokul, lise ve üniversitede başaralı olmalarını tavsiye ediyorum. Çünkü onları geleceğimiz olarak görüyoruz.

Her toplumun aşırıları var. Uçlardan sürekli sakınmamız ve korunmamız lazım. Bu uçlar bazen kendini yabancı düşmanlığı olarak gösteriyor. Bunlar bizde ve başka ülkelerde de var. Bu yapılaşma gettolaşmayı getiriyor. Gettolaşma ise entegrasyon için büyük bir engel. Türk ve Almanların kaynaşması çok önemli. Aynı evleri, sokakları, semtleri güvenle paylaşabiliyorsak entegrasyon başarıya ulaşmış demektir.

Biz farklı dil, ırk veya milliyetten olabiliriz. Ama ortak noktamız, hepimiz insanız. İnsan olarak birbirimizi sevmek ve sayma görevimiz. Bavyera'da Türklerin bulduğu huzuru Almanya geneli içinde de arzu ediyoruz. Özellikle burada Türkerin ibadetlerine yönelik gösterilen hoşgörüye özellikle teşekkür ediyorum.

Başbakan Erdoğan'a müteşekkirim

Bavyera Eyalet Başbakanı Beckstein ise, "Başbakan Erdoğan'ın Ludwigshafen'daki yana evi ziyaret etmesini orada görev yapan itfaiye ve polise teşekkür etmesini çok övgüye değer buldum. Bu trajik olay hepimizi üzmüştür. Kalpten taziye ve üzüntülerimi bildiriyorum. Ben Sayın Başbakan'a Bavyera'da yaşayan Türklerin Almanya'nın diğer eyaletlerinde yaşayan Türklerden daha güven içinde yaşadıklarını söyledim.

Ayrıca Türkiye'nin başına büyük bir bela olan PKK'ya karşı verdiğimiz mücadeleyi anlattım. Sayın Başbakan Erdoğan, entegrasyon için çocukların iyi Türkçe ve Almanca bilmesi gerektiğnii söyleyerek, bizi destekledi. Bu hem Türkiye hem de Almanya'nın yararınadır. Ayrıca müslümanların buradaki ibadet özgürlüğünü anlattım. Bunun yanınhda Başbakan Erdoğan'ın Bavyera'yı ve futbol takımlarını çok iyi tanıdığını gördüm. Gerçi Sayın Başbakan Erdoğan amatör futbol takımında oynadı ama, futbolu profesyonelce tanıyor" dedi.

Yemekte balık vardı

Başbakan Tayyip Erdoğan Münih'e gelir gelmez Bavyera Eyaleti Başbakanı Günther Beckstein ile görüştü. Görüşme sonrası Başbakan Erdoğan anı defterini imzaladıktan sonra birlikte akşam yemeği yediler. Yemeğe iki Başbakanın eşleri, Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Devlet Sakanı Sait Yazıcıoğlu, Büyükelçi İrtemçelik, Bevyera Ekonomi Bakanı Müller ve Başbakanlık Müşteşarı Rinner olmak üzere 20 kişi katıldı. Yemekte meze olarak salata, ana yemek olarak Bavyera'nın meşhur tatlı su balığı Seibling ve tatlı olarak isBAŞBAKAN e dondurma yendi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!