Sünnet tartışması

Güncelleme Tarihi:

Sünnet tartışması
Oluşturulma Tarihi: Aralık 28, 2008 15:27

Danimarka'dan sonra Almanya'da da Müslüman ve Yahudi çocuklara sünnetin yasaklanması tartışılıyor. Bazı doktorların "Ufak yaşta sünnet adam yaralamaya giriyor" iddiasına ünlü sünnetçi Kemal Özkan'dan cevap geldi: "Ben şimdiye kadar 118 bin sünnet yaptım. Sağlıklı yapılan sünnetin vücuda zarar verdiğini hiç görmedim".

Haberin Devamı

Almanya’nın Münih Üniversitesi Tıp Fakültesinden çocuk hastalıkları uzmanı doktorların, sünnetin korunmaya muhtaç çocuğun vücuduna haksız bir müdahale olduğu ve Alman yasalarına göre "adam yaralama" suçuna girdiği görüşünü savunarak meslektaşlarını sünnet yapmamaya çağırması tepki çekti. Ünlü sünnetçi Kemal Özkan "Bugüne kadar 118 bin sünnet yaptım, hiç zararını görmedim" cevabını verdi. Münih Üniversitesi’ne bağlı Hauner Çocuk Cerrahi Kliniği’nden Prof. Hans Georg Dietz ve Prof. Maximilian Stehr ile Bochum Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Holm Putzke, "Buna uymayanlar hakkında cezai soruşturma açılabilir" uyarısında da bulundular.

Haksız müdahale olur

Üç profesör, Alman Tabipler Dergisi’ne yazdığı makalede sünnetin 'Dini amaçla bile olsa cezaya tabi olduğu' yorumunda bulundu. Reşit olmayan çocukların sünnet edilmesine doktorların artık eleştirel baktığını savunan üç profesör, meslektaşlarına 'tıbben zorunlu olmadığı sürece, sünnet etmeyi reddedin. Aksi takdirde cezalı duruma düşersiniz' çağrısı yaptı. Üç profesör penis kanseri, Aids, belsoğukluğu, sifilis gibi hastalıkları önlemek için çok zorunlu durumlarda sünnete izin verilebileceğini, bunun dışında sünnetin çocuğun vücuduna haksız bir müdahale olacağını yazdı.

"Vücuda zarar vermez"

Ünlü sünnetçi Kemal Özkan ise Alman doktorların "sünnet vücuda zarar veriyor" tezini yalanladı. Kemal Özkan, 'Ben şimdiye kadar 118 bin sünnet yaptım. Sağlıklı yapılan sünnetin vücuda zarar verdiğini hiç görmedim. Sünnetin zararı değil, tam tersine yararı var. Penis kanserini ve kadında rahim kanserini, böbrek iltihaplarını önler. Aids mikrobuna karşı yararlıdır. M.Ö. 3500 yılından beri yapılan sünnetin yasaklanması ve tatbiki mümkün değil. Bulgaristan, Rusya gibi ülkelerde demir perde döneminde sünneti yasaklamayı denediler. Ama insanlar buna rağmen çocuklarını gizlice sünnet ettirdi. Yasak gizli sünnete yol açar" dedi.

"Yaralama değil"

Münihli avukat Temel Nal da sünnetin toplumsal bir gelenek olduğunu ve bu nedenle ceza yasasındaki adam yaralama suçuna girmediğini söyledi. Nal, ancak sünnet için anne babanın izni gerektiğini, izin olmadan yapılan sünnetlerin suç sayılabileceğini kaydetti. Nal, 'Ancak anne babadan biri onay vermezse, bu durumda adam yaralama suçuna girer mi? Bu, açıklığa kavuşturulması gereken bir konu' dedi.

"Vücuda zarar" iddiası

Alman doktorların görüşü şöyle: 'Alman ceza yasasının 223. maddesi 1. fıkrasına göre adam yaralamak bir suç. Sünnette vücuttan bir parça alınıyor. Sünnet bu nedenle vücutta küçümsenmeyecek bir kayıp anlamına geldiği gibi vücudu da yaralıyor. Sünnet dini gerekçelerle ceza yasasının adam yaralama suçu dışında gösterilmek isteniyor. Fakat bu gerekçe inandırıcı değil. Çünkü bir yanda vücuda zarar veren bir tıbbi müdahale cezaya tabi tutulurken, öte yanda tıbben gerekli görülmeyen sünnetin dini nedenle vücuda zarar vermediğini savunmak çelişkili olur. Sonuçta ikisi de adam yaralama anlamına geliyor ve ceza yasasının 233. maddesine göre suç teşkil ediyor. Haklı bir gerekçe olmadan kimsenin vücuduna müdahale edilemez. Haklı bir gerekçe ise hastanın bağlayıcı onayıyla mümkün. Reşit olmayan çocuklarda onay sahibi anne baba. Ancak bu onay yasalara göre sadece çocuğun sağlığı şartına bağlıdır. Aksi takdirde geçerli değildir. Ayrıca sünnet Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Konvensiyonuna da aykırıdır. Çocuk Hakları sözleşmesinin 24. maddesinde çocuğun sağlığına zarar veren her türlü gelenek kaldırılmalıdır deniyor.'

Danimarka tartışıyor

Danimarka’da hükümet 15 yaş altı Müslüman ve Yahudi çocuklarda sünnetin yasaklanması için ilgili komisyona bir yasa tasarısı sunmuştu. Tasarıya özellikle ülkede yaşayan Yahudiler sert tepki göstermiş, aksi halde ülkeyi terkederiz açıklamasında bulunmuştu. 'Jüdische Allgemeine' dergisi sünneti yasaklama girişimini 'Sadece bilimi değil, özgürlüğü sünnet etme' olarak niteledi.


DİN ADAMLARI, UZMAN DOKTORLAR VE BAKANLIÐIN GÖRÜŞLERİ SALI GÜNÜ HÜRRİYET'TE

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!