SPDli vekiller nabız yokladı

ALMANYA'da Hamburg Eyalet Parlamentosu SPD Grup Başkanı Andreas Dressel tatil boyunca düzenlediği “siyasi yaz turu” çerçevesinde milletvekilleri Kazım Abacı, Gabi Dobusch ve Arno Münster ile Altona ilçesinde dernekler, sivil toplum kuruluşları ve esnafı ziyaret edip, halkla konuştular.

Parlamentonun yaz tatilinde olmasından faydalanarak ilçe ilçe dolaşarak, farklı ilçelerdeki kurumları tanıyan ve gündemde olan sorunları ilçe sakinleri ile görüşen Dressel ve beraberindekiler, Altona'da yaşlı göçmenlere hizmet veren Mekan isimli interkültürel yaşlılar derneği ziyaret ettiler.

Derneğin kurucuları ve aynı zamanda yöneticileri Fatma Saim Çelik çifti ve derneğin bağlı olduğu Hamburg ve çevresi Türk Toplumu Başkanı Hüseyin Yılmaz'dan yapılan çalışmalar hakkında bilgi alan SPD'liler, birinci nesil göçmenlerin Almanya'nın refah düzeyinde kavuşmasındaki önemli role dikkat çektiler.

Dressel, “Şimdi emeklilik yaşında ve hatta daha ileri yaşta olan birinci nesil göçmenler için hizmet sunan Mekan gibi kuruluşlara çok ihtiyacımız var. Bu nedenle Çelik çiftinin çalışmaları çok önemli ve faydalı” dedi.

Çelik çifti, birinci nesil Türklerin bir çoğunun uzun süre Türkiye'de kaldığını ve altı ay sınırının çok kez soruna neden olduğunu ifade ederek, bu konuda siyasetçilerden kesin bir çözüm beklediklerini söyleyip,

“Örneğin belirli yaştan sonra insanların yabancılar dairelerine bildirmeden de uzun süre Türkiye'de kalmaları, Almanya'daki haklarını kaybetmelerine neden olmamalı” dedi.

“Altona'nın Muhtarı”nı ziyaret ettiler
SPDli milletvekilleri Altona İlçe Meclisi SPD üyesi olan parti arkadaşları Behçet Algan'ı işlettiği kuaför salonunda ziyaret ettiler. Altona'da herkesi tanıdığını ve yurttaşlarımızın sorunlarını ilgili mercilerine taşıdığı için “Altona'nın Muhtarı” lakabıyla tanınan Algan, parti arkadaşlarına meşrubat ikram etti.

Algan, Türkler arasında son aylarda en çok konuşulan konunun NSU teröristlerle ilgili araştırmada ortaya çıkan skandalların olduğunu söyleyerek,

“Zwickaulu teröristlerin bir kurbanı da Altonalı kardeşimiz Süleyman Taşköprü olduğu için, biz Altonalılar bu konuda çok hassasız. İnsanların haklı olarak işlenen cinayetlerin tüm bağlantılarıyla eksiksiz olarak ortaya çıkarılması beklentisi var. Dosyaların kaybolması, hatta imha edilmesi ağır güven kaybına neden oldu” dedi.