SPD koalisyonu bitirmek mi istiyor?

ÖZELLİKLE de soğuk savaş döneminde ‘NATO Çifte Kararı’ çerçevesinde Avrupa’ya daha fazla orta menzilli silah yerleştirilmesi ve ekonomik alanda yaşanan durgunluğun aşılması konularında.
‘Liberaller’ olarak bilinen küçük ortak FDP, liberal ekonomi politikasıyla Almanya’da yaşanan sıkıntıların aşılabileceğini savunuyordu.
Evet, Almanya’da 1950’li yılların ikinci yarısından itibaren yaşanan ‘ekonomik mucize’, 1970’li yıllardaki petrol krizi nedeniyle yok olup gitmişti.
Büyüme hızı sıfırlara düşmüş, işsizlik sistematik olarak artmıştı.
1981 yılında 1 milyon 100 bin olan işsiz sayısı 1982’de 1 milyon 900 bine ulaşmıştı.
1974 yılından beri başbakan olarak görev yapan SPD’li Helmut Schmidt, FDP’li Federal Ekonomi Bakanı Otto Graf Lambsdorff’tan yaşanan sıkıntıların aşılması için bir ‘öneriler paketi’ hazırlamasını istedi.
‘Lambsdorff Kağıdı’ olarak bilinen bu ‘öneriler paketi’, 9 Eylül 1982 tarihinde Başbakan Helmut Schmidt’e sunuldu.
‘Ekonomik büyüme durgunluğunun aşılması ve işsizliğe karşı mücadele politikası konsepti’ başlıklı ‘Lambsdorff Kağıdı’nda ağırlıklı olarak şu öneriler yer aldı:
* Taze borcun azaltılması.
* Yeni iş yeri yaratmak için yatırımların desteklenmesi.
* Sosyal devlet giderlerinin azaltılması.
* İç ve dış politikada yeni düzenlemeler yapılması.
Sonradan ‘ayrılık mektubu’ olarak nitelenen bu ‘öneriler paketi’, SPD’de deprem havasına yol açtı.
Tabii Başbakan Helmut Schmidt’i de çileden çıkardı.
17 Eylül 1982 tarihinde Başbakan Schmidt, Federal Mecliste bir ‘hükümet açıklaması’ yaparak erken seçim yolunun açılması için ‘güven oyu’ isteyeceğini ilan etti.
Aynı gün FDP’li 4 bakan derhal istifa edeceklerini açıkladılar.
Ardından da FDP’liler, Hıristiyan Demokrat/Hıristiyan Sosyal Birlik Partileri (CDU/CSU) ile yeni bir koalisyon hükümeti oluşturma pazarlığına başladılar.
1 Ekim 1982 tarihinde Federal Mecliste ‘yapıcı güvensizlik oylaması’ yapıldı ve CDU lideri Helmut Kohl, Schmidt’in yerine başbakan seçildi.
CDU/CSU-FDP koalisyonu 16 yılı aşkın süre iktidarda kaldı.
Helmut Kohl de koltuğunu 16 yılı aşkın süre korudu.
Hem de aralıksız olarak.
*
İşte son günlerde SPD Genel Başkanı Andrea Nahles’in ‘Sosyal Devlet Reformu 2025’ adı altında ilan ettiği ileriye dönük programını ve Federal Çalışma Bakanı Hubertus Heil’ın 35 yıl çalışan ve düşük emekli aylığı alanlara ek olarak ayda 447 Euro ödeme yapılması planlarını duyunca, kendimi birden 1980’li başlarında buluverdim.
Büyük ortak CDU/CSU, SPD’nin planlarına “Kesinlikle hayır” diyor.
İşte son günlerdeki bu gelişmeler üzerine kendi kendime “Acaba SPD, CDU/CSU ile büyük koalisyonu bitirme hazırlığı mı yapıyor” diye sorup duruyorum.
Tabii bu arada FDP’nin ‘cephe değiştirip’ CDU/CSU ile kurduğu ‘siyah-sarı koalisyon hükümeti’ sonrası gelişmeler de aklıma geldi.
Tam ‘cephe değiştirme’ günlerinde 26 Eylül’de Hessen’de yapılan Eyalet Parlamentosu seçimleriyle 10 Ekim’deki Bavyera Eyalet Parlamentosu seçimlerinde FDP’nin yüzde 5 barajını aşamadığı gerçeği de.
Evet, FDP’nin ‘cephe değiştirmesi’ yüzünden partinin o dönemdeki 68 bin üyesinden 20 binden fazlası istifa edip ayrıldı.
Aralarında bir dönemler FDP Genel Sekreteri olarak görev alan Günter Verheugen’in de bulunduğu bazı liberal politikacılar SPD’ye geçti.
*
İşte Alman Sosyal Demokratlarda son günlerde yaşanan tartışmaları izlerken, FDP’nin başına gelenlerin SPD’nin başına da gelebileceği geçiyor aklımdan.
Bu, hiç şüphesiz sağduyulu SPD’lilerin aklından da geçiyordur.
“Büyük koalisyonu terk edelim” diyen SPD’lilerin de...
Tabii ‘kaş yapalım derken göz çıkarmak’ istemiyorlarsa.