Sözde soykırıma karşı başbakanlığa dilekçe
Güncelleme Tarihi:
“Aghet” adlı propaganda filmine tepki olarak sözde Ermeni soykırımı iddialarına karşı toplanan 7 bin 800 imzanın yer aldığı dilekçe, NRW Başbakanlığı'na verildi. Dilekçeyi teslim eden Dr. Ali Söylemezoğlu, “Türkler'in konuyu örtbas ettiği iddialarına karşı, olayın resmi belgeler ışığında araştırılmasını istiyoruz” dedi.
Almanya Radyo ve Televizyon Kurumu ARD'nin geçtiğimiz yıl yayınladığı “Aghet” adlı filme tepki olarak sözde soykırım iddialarına karşı başlatılan imza kampanyasının dilekçeleri Kuzey Ren Vestfalya (NRW) Başbakanlığı'na ulaştırıldı. Türk-Alman Eğitim Derneği'nin yürüttüğü kampanyayla toplanan toplam 7 bin 800 imza, organizasyonu gerçekleştiren Dr. Ali Söylemezoğlu ve beraberindekiler tarafından başbakanlık binasının girişinde teslim edildi. Filmin 20 Nisan'da bu kez 'arte' kanalında gösterileceğini belirten yaklaşık 20 kişilik grup, 300 metreyi bulan imza listesiyle buluştukları Başbakanlık Binası önünde küçük bir protesto da yaptı.
İDDİALARI ÇÜRÜTEN RESMİ BELGELER VAR
İmzaların geçen yıl toplandığını belirten Dr. Ali Söylemezoğlu şunları söyledi: “Almanya'da okullarda çocuklarımıza soykırım iddiaları öğretiliyor. Bir de üstüne böyle bir filmin gösterimine izin veriliyor. Buna karşı başvuru için NRW'de hükümetin belli olmasını bekledik. Şubat ayında başbakanlığa başvuruda bulunduk. Elimizde, iddiaları çürüten Ermeni, Amerikan, İngiliz, Alman ve Osmanlı belgeleri bulunduğunu ve konunun karşılıklı belgelerle araştırılmasını talep ettik. Bize gelen cevapta konunun ilgili bakanlığa yani Çalışma, Uyum ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na iletildiği ve oradan cevap verileceği söylendi. Ancak bugüne kadar hiçbir haber çıkmadı. Bunun üzerine imzaların yer aldığı dilekçeyi konunun alevlendiği Nisan ayı içinde teslim etmeye karar verdik.”
BİZ KONU ARAŞTIRILSIN İSTİYORUZ
İmza kampanyasıyla, konunun birlikte incelenmesini talep ettiklerini söyleyen Söylemezoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Bu konunun Türkler tarafından örtbas edilmek istendiği iddia ediliyor. Biz tam tersine, bunu konuşmak istiyoruz. Bunu göstermek için de buradayız. Biz insanların öldüğünü inkar etmiyoruz. Ama Ermeniler'den daha çok Müslümanlar'ın öldüğü bu olayların 'soykırım' olarak gösterilmeye çalışılmasına bir anlam veremiyoruz. Biz, elimizdeki bilgi ve belgeleri kamuoyu önünde ilgi duyan herkesle tartışmaya hazırız. Amacımız, belgelere dayanan bir tartışma başlatarak, gerçekleri gösterip iddiaların temelsizliğini ortaya koymak.”