Hülya SANCAK - BERLİN
Oluşturulma Tarihi: Nisan 02, 2024 17:50
Solingen’de kundaklama olduğu öğrenilen yangında hayatını kaybeden aynı aileden anne, baba ve iki çocuğu bugün son yolculuğuna uğurlandı.
SOLİNGEN kentinde 4 katlı binada 25 Mart’ta sabaha karşı çıkan yangında, aynı aileden 2’si çocuk 4 kişi hayatını kaybetmişti. Kundaklama sonucu çıkan yangında hayatını kaybeden anne baba ve iki çocuğun cenazesi bugün Solingen DİTİB Merkez Camisi’nden son yolculuğuna uğurlandı. Elis (5 ay) Gizem (3), anne Kıymet, baba İsmail’in cenazeleri DİTİB Merkez Camis’ine getirildi. Cenaze törenine T. C. Düsseldorf Başkonsolosu Ali İhsan İzbul, ZSU Başkanı Abdurrahman Atasoy, Düsseldorf Din Ataşesi Ramazan Topal, ailenin yakınları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Cenazede Din Ataşesi Ramazan Topal bir anma konuşması yaparak, başsağlığı diledi. Yapılan duanın ardından cenaze namazı kılındı. Kurbanlar defnedilmek üzere Bulgaristan’a uğurlandı.
‘SORUŞTURMAYI FEDERAL BAŞSAVCILIK ÜSTLENSİN’Diğer yandan, Almanya’da farklı davalarda olduğu gibi kundaklama olaylarında da Türkiye kökenlilerin avukatlığını üstlenen Adnan Menderes Erdal, Solingen’de 4 soydaşımızın yaşamını yitirdiği kundaklama eyleminin soruşturmasını Karlsruhe’deki Federal Başsavcılık’ın üstlenmesi gerektiğini söyledi. 1993 yılında 5 bireyini kaybeden Genç ailesinin yanı sıra başka kentlerdeki kundaklamalar ile Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) teröristleri tarafından yakınları öldürülen Türk ailelerin de avukatlığını yapan Erdal, bu korkunç kundaklamanın soruşturmasının en üst düzeyde sürdürülmesi gerektiğini vurguladı. Yıllardır Hannover’de avukatlık yapan Adnan Menderes Erdal, “İlk yapılması gereken şey Solingen ve çevresindeki, benzin istasyonlarının kamera kayıtlarının değerlendirilmesi olmalı. Bu aşamada aileler avukatlara yetki vererek, avukatlar aracılığı ile soruşturma sürecine müdahil olabilirler. Müdahil avukatların derhal şahitler ile konuşmaları gerekiyor. Ailelere tavsiyem olay gecesi çevredeki gözlemlerini polise anlatmaları” dedi.
‘KUNDAKLAMADA IRKÇI MOTİF YOK’ DEMİŞTİAlman ceza yasasının soykırımı düzenleyen 220. Maddesi A bendinin ülkede artan kundaklamalar nedeniyle 1997 yılında kaldırıldığını da hatırlatan avukat Erdal, “Buna rağmen Bosna’dan kaçan Sırplardan Almanya’da yaşayan ve ülkelerinde cinayet olaylarına karışmış olanlar var. Bu kişiler Almanya’da yargılandılar ve Birleşmiş Milletler Lahey Adalet Divanı hükümlerine göre Alman mahkemeleri tarafından soykırım nedeniyle ağır cezalara çarptırıldılar” diye konuştu. Şu anda soruşturmayı sürdüren Wuppertal Savcısı’nın ilk gün “Kundaklamada ırkçı bir motif yok” dediğini hatırlatırken, “Bir gün sonra ise soruşturmayı tüm boyutlarıyla sürdürüyoruz” açıklamasında bulunarak şaşırtıcı bir tutum sergilediğine de dikkat çekti. Avukat Erdal, “Savcı böylesi bir değerlendirmeyi tahkikat süreci bitmeden yapmamalıydı. Bu bir usul hatasıdır’’ değerlendirmesinde bulundu.
YEREL OLMA NİTELİĞİNİ YİTİRDİ
Avukat Adnan Menderes Erdal, “Kundaklanan evde oturanların tamamı yabancı. Alman, Bulgar ve Türkiye Cumhuriyeti resmi makamlarının, milletvekillerinin yangın sürecine ilişkin girişimleri var. Uluslararası ve toplumun tüm kesimlerinde bir ilgi söz konusu. Bu nedenle yangın yerel olma niteliğini yitirdiği gibi tüm Almanya ve Alman devleti için artık bir anlam arz ediyor. Benim diğer davalardan edindiğim tecrübelere göre, Solingen’de Bulgaristanlı 4 soydaşımızın yaşamını yitirdiği kundaklamanın soruşturmasını Karlsruhe’deki Federal Başsavcılığı’nın üstlenmesi gerekiyor’’ dedi.