Güncelleme Tarihi:
“FEDERAL Meclis ve Bavyera da dahil olmak üzere tüm eyaletler nükleer enerjiyi aşamalı olarak durdurmayı kabul etmekle kalmamış, aynı zamanda bilimsel kriterlere göre nihai bir depo arayışını da başlatmıştır” diyen König, Bavyera’nın talep ettiği özel durumun mevcut yasalarla çeliştiğini ve nihai bir depo arayışını tehlikeye attığını vurguladı. Federal Çevre Bakanı Steffi Lemke de Söder’in önerisini reddetti. Lemke, anayasaya göre nükleer enerji sorumluluğunun federal hükümete ait olduğunu açıkladı. ‘Isar 2’ reaktörüne enerji üretimi için verilen iznin dolduğunu söyleyen Lemke, “Tabiri caizse, reaktör için yeni bir lisans gerekiyor. Söder’in nükleer güvenlikle ilgili lisanslama ve anayasal konuları pervasızca görmezden gelmesi üzücü. Sayın Söder’in radyasyondan korunma çıkarlarına aykırı olarak nükleer santralların sökülmesini geciktirmeye yönelik spekülasyonları göz önüne alındığında, Bavyera hükümetinin nükleer santralın şu anda askıda olan sökümünü nasıl sorumlu bir şekilde gerçekleştirmeyi planladığı sorusu ortaya çıkmaktadır” dedi.
SÖDER’İN TALEPLERİ PARTİ TAKTİĞİ
Ekim ayında Bavyera’da eyalet seçimi var. Yeşiller Meclis Grup Başkanı Britta Hasselmann, Bavyera Başbakanı Söder’i, taleplerinin tamamen parti taktiği olduğu gerekçesiyle eleştirdi. Hasselmann dpa’ya yaptığı açıklamada “Söder’in açıklamaları şeffaf bir seçim kampanyası manevrasıdır. Atom Enerjisi Yasası 2017’den beri nükleer santralların derhal sökülmesini gerektiriyor. Söder şimdi bir nükleer santralın sökülmesini engellemek ya da geciktirmek istiyorsa, bunun Bavyera Çevre Bakanlığı’na karşı sorumluluk taleplerini tetikleyip tetiklemediği incelenmelidir” dedi.