Sıra trafiğe çıkma yasağında mı?
Güncelleme Tarihi:
Avrupa Parlamentosu’nun (AP) sera gazı emisyon hedeflerini bağlayıcı İklim Yasası’nı onaylaması üzerine, 2035 yılı itibariyle benzinli ve dizel yeni araçların Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde satışının yasaklanması yolu açılırken, “İkinci adım trafiğe çıkma yasağı mı?” sorusu gündeme geldi.
PARİS Sözleşmesi’nde öngörülen ‘sıfır emisyon’ hedefine 2050 yılına kadar ulaşılabilmesi için 2035 yılı itibariyle içten yanmalı motorlu benzin ve mazot tüketen yeni binek otomobilleri ile hafif ticari araçların satışının yasaklanması karara bağlandı. 2035 yılına kadar üretilecek benzinli ve dizel araçların daha sonraki yıllarda trafiğe çıkmaya devam etmesi öngörüldüğü halde, AP’nin bu yöndeki kararı özellikle Almanya’da otomobil sürücülerinin tedirginliğini artırdı. Alman Orta Ölçekli İşletmeler ve Ekonomi Birliği Başkanı olan Federal Meclis CDU milletvekili Gitta Connemann, “Bu ilk adımdı. Bunu benzin ve dizel motorlu araçların trafiğe çıkması yasağının takip edeceğine bahse girerim. Yeşillerli ve Sol Partili otomobil düşmanları ideolojik sınırlarını daha da genişletecekler. Emisyon sınırını düşürüp, motor tipine göre trafiğe çıkma yasağı uygulanmasında ısrar edecekler” dedi.
CSU’lu Avrupa Parlamentosu milletvekili Christian Doleschal da 2035 yılı itibariyle yeni otomobil satışı yasağını ‘ilk adım’ olarak niteledi. “Bu ekonomimize saldırıdır” diyen Doleschal, AP’nin bu yönde karar almasında etkin rol oynayan Yeşiller’i milyonlarca insanın özgürlüğünü sınırlamak istemekle suçladı. Öte yandan Greenpeace örgütünün karbon emisyonlu araçların Avrupa caddelerinden uzaklaştırılmasını yıllardır savunduğu ve ‘İklim koruyucu trafik dönüşümü’ başlıklı raporlarında 2028 yılına kadar hibrit teknolojisi dahil benzin ve dizel motorlu yeni araç satışlarının yasaklanmasını talep ettiği hatırlatıldı.