Güncelleme Tarihi:
DİJİTALLEŞME dönüşümü büyük bir hızla gerçekleşiyor. Baş döndürücü bir hızla gelişen dijital dünya, yeni trendlerle birlikte yeni kazanç yolları açıyor. Dönüşüme ayak uyduran ve yaratıcı fikirler ortaya çıkaranlar kurdukları start-up’larla kısa zamanda başarı elde ediyor. Özellikle dijital dünyada yeni fikirlerini hayata geçirip yatırımcı bulan start-up’lar, yüzlerce yıllık yerleşik markalara kafa tutmanın ötesinde artık marka değeri olarak onların çoktan önüne geçmiş durumda. Ancak bu iş o kadar da göründüğü gibi kolay değil. Arkasında yaratıcı bir fikir, yoğun bir emek, azim, mücadele ve sabır gerektiriyor.
SIFIRDAN YOLA KOYULDULAR
Berlinli iki girişimci kurdukları start-up’la uluslarası yatırımcıların dikkatini çekmeyi başardı. Onlardan biri Berlinlilerin yakından tanıdığı bir isim: Özkan Akkılıç. Uzun yıllar gastronomi sektöründe aktif olan Özkan Akkılıç, 2013 yılında gastronomi sektöründe ödemeyi kolaylaştıracak ve hem müşteriyi hem de işletme sahibinin yükünü hafifletecek bir fikir geliştirdi. Bunun için kendi sermayesini ortaya koyarak riske girdi. Ancak birçok yeni fikir gibi ilk yatırımında beklediğini bulamadı. 2014 yılında, daha önce Türkiye’de start-up kuran Tolga Önal’la tanıştıktan sonra dijital ürünlerini geliştirip farklı bir alana yöneldi. Şirketlerinin ismini Elopage olarak değiştirene sıfırdan yola koyuldular.
PEKİ ELOPAGE HANGİ ALANDA HİZMET VERİYOR?
Eğer dijital dünyanın ve özellikle de start-up dünyasının dışındaysanız, yapılan işi kavramak pek kolay olmuyor. Özkan Akkılıç ve kurucu ortağı Tolga Önal’ın kurduğu Elopage, fiziksel bir ürün yerine dijital alanda hizmet sunan şirketlerin ödeme sayfalarını düzenliyor. Yazılımlarıyla özellikle küçük ve tek kişilik şirketlerin dijital ortamda sunduğu hizmetlerin müşteriye faturalandırılmasını sağlıyor. Aynı zamanda bu şirketlerin, üyelik işlemlerini otomatize ediyor.
40 BİN MÜŞTERİ
Elopage bugün 80 kişinin çalıştığı ve 40 binden fazla müşterisi olan bir şirket. Şirketin kurucu ortakları Özkan ve Tolga ile Elopage ve kısa zamanda elde ettikleri başarı hakkında görüştük. Elopage kentin en merkezi yerinde iki katlı devasa ofiste hizmet veriyor. Mütevazılıklarından taviz vermeden hem şirketin kuruluş hikâyesini hem de geleceğe yönelik hedeflerini anlatıyorlar.
Özkan’ın yıllardır emek verip parasını kazandığı gastronomiyi bırakarak inandığı bir fikrin peşinde gitmesi birçok kişinin alacağı cesur bir karar değil. 2013’te anlaştığı bir yazılım şirketiyle ‘Bu iş böyle gitmez’ diyerek yolları ayırdığında yaklaşık 200 bin eurosu heba olmuş. Bir anlamda dibe vursa da pes etmemiş.
İLK SATIŞ 2015 EKİM’İNDE GERÇEKLEŞMİŞ
Hollanda’da üniversiteyi bitirip Türkiye’de start-up kuran Tolga Önal, burada başarı elde etse de Türkiye’deki ortakları ve iş hayatındaki muhatapları arasındaki mantalite farklılıklarından sıkılıp Berlin’e yerleşmeye karar vermiş. 2014 yılında yolları kesişen Özkan ve Tolga, başlangıçta gastronomiye yönelik olan Elopay fikrini, dijital pazar piyasasını da yoklayarak Elopage’e dönüştürmüş. İlk satışı ise 2015 yılı ekim ayında gerçekleştirmişler. Özkan Akkılıç, ürünü ilk kez sattıkları andaki heyecanı unutamıyor ve büyük bir keyifle anlatıyor: “Hemen babamı aradım. ‘Baba ilk satışımızı yaptık’ dedim. ‘Aferin oğlum. Ne kadar kazandınız?’ diye sordu. ‚Ürünümüzü 1.99 euroya sattık ve 35 cent kâr elde ettik‘ deyince babam, ‘Aferin oğlum böyle devam et‘ dedi. Ama 1.99 euroya sattığımız o ilk ürün daha sonra büyümeye başladı.“
Şirketin 2018 yılından itibaren ciddi anlamda büyümeye başladığını belirten Özkan, ilk kez bu dönemde kâr etmeye başladıklarını anlatıyor. Ancak elde edilen kazanç şirketin büyümesi için yeniden yatırıma dönüştürülmüş. 2020’nin haziran ayında Almanya’nın en hızlı büyüyen 100 start-up’ı arasına giren Elopage, bundan sonra yatırımcıların dikkatini çekmeye başlamış. Haftada 2-3 yatırımcından tanışmak için teklif aldıklarını belirten Özkan, tam da salgının patlak verdiği 2020 Aralık ayında yatırımcıyla anlaştıklarını belirtiyor. Biri New York’tan bir fon, diğeri Avrupa’nın en tanınmış yatırım şirketi ve Fransa’dan bir bağımsız yatırımcının bir araya geldiği üç yatırımcı Elopage’ye 38 milyon dolarla ortak oldu.
‘DÜNYA ÇAPINDA ULUSLARARASI ŞİRKET...’
Hollanda’da işletme öğrenimi gören Tolga Önal’ın yeni ve yaratıcı bir şeyler yapmaya yönelik heyecanı yüzünden okunuyor. Her ne kadar kurucu ortak olsalar da aradaki yaş farkı ve Türk kültürüyle büyümenin de etkisiyle Özkan Akkılıç’a abi diye hitap ediyor. Genç girişimci ‘Peki gelecekteki hedefiniz nedir?’ sorusunun yanıtını şöyle veriyor: „Dünya çapında uluslararası bir şirket olmak.“
Tolga dijital dünyada piyasa ve insanların alışkanlıklarının çok hızlı değiştiğini söylüyor. Yeniliklere sürekli açık olmak ve ürünlerini geliştirmek zorunda olduklarını belirten Tolga Önal “Bu bizim de değişime ayak uydurmak zorunda olduğumuz anlamına geliyor“ diye belirtiyor. Şu anda 80 kişilik ekiple hizmet veren Elopage gelecek yıl 360 çalışanla yola devam etmek istiyor. Gelecek yıl Almanya’nın bir numarası olmak isteyen Elopage 2015 yılında 1 milyon müşteriye ulaşmayı hedefliyor. Sıfırdan başlayıp milyonlar ve hatta milyarlar kazanan insanların hikâyeleri herkesin dikkatini çeker. Ancak para kazanırken iş değiştiren ve yatırdığı 200 bin euroyu kaybettikten sonra pes etmeyerek ilk ürününü 1.99 euroya satmanın mutluluğunu yaşayan Özkan Akkılıç’ın hikâyesi birçok girişimciye örnek olacak bir hayat dersi içeriyor.