Güncelleme Tarihi:
BEŞ yıl süren NSU davasında kurbanlardan Enver Şimşek ailesinin avukatı Seda Başay Yıldız, her zaman Federal Savcılığın iddialarının tersine 10 kişiyi öldüren neonazi terör örgütü NSU’nun sadece üç kişiden ibaret olamayacağını savundu. NSU davası bu yılın temmuz ayında sona erdi. Yıldız, 2 Ağustos’ta bir tehdit mektubu aldı. NSU 2.0 imzalı faksta, “Pis dişi Türk domuzu. Sen Almanya’yla başa çıkamazsın. Eğer buradan canlı çıkabilirsen, bir an evvel çek git. Karşılığında kızını paramparça edeceğiz” diye yazıyordu. Mektupta ayrıca avukat Seda Başay Yıldız’ın 2 yaşındaki kızının ismi ve açık adresi de yer alıyordu.
POLİSLER HAKKINDA SORUŞTURMA
Devreye, ‘Devlet Güvenlik Polisleri’ girdi. NSU 2.0 imzalı tehdit mektubu incelemeye alındı. Seda Başay Yıldız’ın adres bilgilerinin Frankfurt 1’inci Polis Karakolu’ndaki bir bilgisayardan araştırıldığı ortaya çıktı. Frankfurt polis karakolundaki 5 polisin, aralarında Hitler’in resimleri, neonazi semboller ve sloganlar ile yabancı düşmanı ırkçı haberler paylaştığı bir sohbet grubu kurduğu belirlendi. Polislerin evlerine baskın düzenlenerek bilgisayarlarına ve cep telefonlarına el konuldu. Dördü erkek biri kadın beş polis memuru hakkında halkı kışkırtma ve anayasaya aykırı semboller kullandıkları şüphesiyle resmen soruşturma açıldı.
‘KORUMA VERMEDİLER’
Seda Başay Yıldız, mektubun ardından yaşadıklarını Hürriyet gazetesine anlattı: “Daha önce de tehdit mesajları alıyordum. Ama bu sefer hem açık adresim hem de kızımın adı yazılıydı. Polise gidip suç duyurusunda bulundum. Kendilerine, ‘Kızımın adını ve açık adresimizi bilen biri belediyede çalışıyor olmalı. Yoksa bu bilgileri alamaz’ dedim. Polis bir tehlike yok diye koruma vermedi. Kızım kreşe gidiyor. Ben 24 saat kızımı tek başıma koruyamam. Elbette çok korktum. Avukat Seda Başay Yıldız Tehdidin arkasında polislerin olması şüphesi beni daha da ürküttü. Suçlamaların doğru çıkması halinde polis teşkilatında ilk kez böyle bir neonazi yapılanma ortaya çıkmış olacak. NSU davasında örgütün üç kişiden ibaret olmadığını savunmamız bir kez daha doğruluk kazanacak.”
‘GEREKLİ DERS ALINMAMIŞ’
Yeşiller’li politikacı Özcan Mutlu olay üzerine bir açıklama yaparak, yetkililerden ses çıkmamasını eleştirdi: “Bu kabul edilir bir durum değil. Bu sessizlik insanların güvenlik güçlerine olan güveninin tamamen yok olmasına neden olacak. Demek ki güvenlik birimleri ve istihbarat kurumları halen ırkçılıkla mücadele konusunda gerekli dersi almamışlar.”