Seçimden seçime mi?
Güncelleme Tarihi:
ALMANYA'nın eyalet konumundaki başkenti Berlin'de 18 Eylül'de yapılacak Eyalet Parlamentosu seçimleri öncesi politik partilerin seçim kampanyası da yoğunlaştı.
Adaylar sokak sokak, hatta neredeyse kapı kapı dolaşmaya başladı.
Yani, Berlin tam bir seçim havasına girdi.
Bu bağlamda Türkler ve Türk kökenliler de unutulmadı...
Berlin-Brandenburg Türk- Alman İşverenler Birliği (TDU) son 10 gün içinde “lider adayları” konuk etti.
Önce Yeşiller'in başbakan adayı Renate Künast, Türk kökenli girişimciler ve ilgi duyan Türk kökenli “potansiyel seçmenleriyle” buluştu.
Birkaç gün sonra da 2001 yılından beri Berlin Eyalet Başbakanı olarak görev yapan Klaus Wowereit, TDU'nun konuğu oldu.
TDU, geçen haftanın ortalarına doğru da Hür Demokrat Parti'nin (FDP) Berlin Teşkilatı ve Berlin Eyalet Parlamentosu Grup Başkanı Christoph Meyer'i ağırladı.
Son dönemlerde yapılan kamuoyu yoklamalarına göre yüzde 5 barajını aşma şansı görülmeyen genç politikacı Christoph Meyer, dilinin döndüğü kadar Berlin'in ve Almanya'nın niçin FDP gibi bir liberal partiye ihtiyacı olduğunu anlattı.
Meyer, FDP'nin okul öncesi eğitime ağırlık vererek göçmen kökenli çocuk ve gençlerin topluma kazandırılmasına özen göstereceklerini, partisinin Avrupa Birliği (AB) üyesi olmayan ülkelerden gelen insanlara da yerel seçim hakkı verilmesinden ve çifte vatandaşlık imkanı sağlanmasından yana olduğunu söylemeyi de ihmal etmedi.
Christoph Meyer konuşmasını bitirdikten sonra soru-yanıt bölümüne geçildi.
Ön sıralarda oturan Türk kökenli biri söz alıp düşüncelerini kısa bir biçimde dile getirdikten sonra “Bu salonda daha önceki günlerde Klaus Wowereit ve Renate Künast da konuştu. Şimdi de siz. Acaba Türkler ve Türk kökenli bu insanlar, Almanya'daki köklü partilerin ve politikacıların aklına niye yalnız seçim dönemlerinde geliyor?” diye soruverdi.
Bu soruyu yönelten şahıs Mehmet Gürcan Daimagüler'di.
Şu anda Berlin'de avukatlık ve yatırım danışmanlığı yapan Mehmet Daimagüler, 1992 yılında Türk-Alman Liberaller Derneği'nin (LTD) kurucularından biriydi.
1987-1996 yılları arasında Almanya'nın eski İçiişleri bakanı Gerhard Baum'un, FDP milletvekili Wolfgang Kubicki'nin ve FDP'li Federal Meclis Başkan Yardımcısı Burkhard Hirsch'in büro yöneticiliği ve politik danışmanlığını yapan Mehmet Daimagüler,
LTD'nin başkanlığını da (1996-2002) yapmıştı.
Hatta Mehmet Daimagüler, Almanya'da köklü bir partide Türk kökenli ilk yurttaş olarak 1995-2005 yılları arasında FDP yönetiminde yerini almıştı.
Ancak birkaç yıl önce de görüş ayrılığı yaşadığı için FDP'den istifa edip liberallerden uzaklaşmıştı Mehmet Daimagüler.
Ama politikadan değil...
Evet, bu hiç beklenmedik bir soruydu...
Hem de eski bir liberal politikacının sorusu...
O nedenle Christoph Meyer, birkaç saniye sesiz kaldı...
Sonra da bunun hiç de öyle olmadığını, daha önce de TDU'lularla biraraya geldiği şeklinde birşeyler söyledi.
Aslında Mehmet Daimagüler'in saptaması da, sorusu da yerindeydi.
Hem de çok yerinde...
Berlin'deki, Almanya'daki Türk kökenli insanlar artık bu toplumun bir parçasıdır.
Bazıları kabul etmeseler bile onların dini de Almanya'nın bir parçasıdır.
O nedenle bu olgu sadece seçim dönemlerinde değil, her zaman gözönünde bulundurulup, bu gerçekler ışığında doğru davranışlar sergilenmelidir.