Schily, vatandaş listesinde ısrarlı

Bakan Schily, zorla evlendirmenin engellenmesi için tüm imkanların kullanılması gerektiğini belirtirken, Aile Birleşimi çerçevesinde eşlerde yaş sınırın 21’e yükseltilmesiyle ilgili henüz somut bir durumun söz konusu olmadığını ad açıkladı.

Federal İçişleri Bakanı Otto Schily, Türk hükümetinin, Alman vatandaşlığını aldıktan sonra yeniden Türk vatandaşlığına geçenlerin isimlerini içeren listeyi kendilerine vermesinde ısrarlı olduklarını yineledi.

Schily, Türkiye’nin, kişiye özel bilgilerin başkalarına verilmesinin yasak olduğu gerekçesiyle bu alanda beklenen işbirliğine yanaşmadığını belirtirken, bu tutumun Avrupa Birliği (AB) ile tam üyelik müzakereleri sürecine zarar vereceğini de söyledi.

Oturma izni verilecek

Berlin’de akredite yabancı medya mensuplarıyla bir toplantı yapan Bakan Schily, Alman makamlardan izin almadan yeniden Türk vatandaşlığına geçenlerin otomatik olarak Alman vatandaşlığını kaybettiklerini hatırlatırken, ``Bilmeyerek bu durumda olanların kötü duruma düşmesini istemiyoruz.

Gelip durumlarını açıklayanlara oturma izni verilecektir. Bu yanlış yolu seçenlere yeniden Alman vatandaşı olma yolunu da kapatmayacağız. Koşulları yerine getirenlere başvuruda bulunmaları durumunda Alman vatandaşlığı verilecektir’’ dedi.

Aksu tatmin etmedi

Otto Schily, yeniden Türk vatandaşlığına geçenlerin durumuyla ilgili olarak kısa bir süre önce Berlin’de Türk İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu ile detaylı bir görüşme yaptıklarını, ancak memnun edici bir sonuca varamadıklarını da söyledi.

Bakan Schily, ``Başbakan Schröder de Türkiye’ye yaptığı ziyaret sırasında Başbakan Erdoğan’la bu konuyu görüştü. Türkiye ile bu konuda bir uzlaşmaya varmayı umuyorum. Sahte vatandaşlığın mümkün olmaması için tarafların birbirine bilgi vermesi gerekir. Alman yasalarına göre izin almadan yeniden Türk vatandaşlığına geçen, otomatik olarak Alman vatandaşlığını kaybeder.

Bu durumda olan artık Alman vatandaşı değildir. Ama Alman vatandaşı olmadığı halde hala elinde bir Alman pasaportu vardır. Alman pasaportu olduğu için de seçim kütüğüne kayıtlıdır ve oy kullanma imkanını sahiptir ki, bu da ciddi sorun yaratır. Çeşitli sorunlar ortaya çıkar. Bu nedenle Türk hükümetinin bize bilgi vermesini istiyoruz ve bunda ısrar ediyoruz.

Kişiye özel bilgilerin başkalarına verilemeyeceği gerekçesiyle kimlerin yeniden Türk vatandaşlığına geçtiğine dair bilgi verilmemesini doğru bulmuyoruz. Çünkü böyle bir gerekçe çok saçmadır. Kimin kendi vatandaşı olduğunu, kimin kendi vatandaşı olmadığını bir ülke açıklayabilmelidir.

Bakan Aksu’ya iki ülke arasında bir anlaşma yapmamızı ve kimlerin vatandaş olduğuna dair karşılıklı bilgi vermemizi önerdim. Bu konuda bizim bir sorunumuz yok.

Bu Türkiye’de de mümkün olmalı. Ben Türkiye’nin bu sorunu ağırdan almamasını arzu ediyorum. AB üyeliğine karşı çekincelerin, yanlış çekincelerin artmasına meydan vermemek için Türkiye’nin dikkatli davranması gerekir’’ dedi.

Askerlik eleştirisi

Bakan Schily, Türkiye’de askerliklerini yapmadıkları gerekçesiyle bazı şahısların vatandaşlıktan çıkarılması uygulamasını da eleştirdi. Alman Bakan, "Türkiye vatandaşlıktan çıkardığı için burada suç işleyenler sınır dışı edilememekte.

Bu da kabul edilemez. Bu durum tüm uluslararası sözleşmelerle çelişkilidir. Avrupa yolunu arayan, uluslararası sözleşmelere ve düzenlemelere riayet etmelidir. Aksi takdirde güç durumda kalınır" açıklamasında bulundu.

Zorla evlendirme

Otto Schily, Almanya’daki oturma izninde AB düzenlemelerine uygun şekilde değişiklik planladıklarını da söyledi. Schily, ``Aile Birleşimi Yasası çerçevesinde eşlerde yaş sınırının kaç olacağı konusunda henüz somut bir durum yok.

Almanya7da reşit olma yaşı 18’dir. Yaş sınırının yükseltilmesiyle zorla evlendirmenin engellenmesi de mümkün değildir, ama şunun da altını çizmek isterim ki, zorla evlendirme bizim Anayasamızla kesinlikle bağdaşmamaktadır.

Bu gibi korkunç olayların engellenmesi için tüm imkanlar kullanılmalıdır. Türkiye ile AB arasında tam üyelik müzakerelerin başlaması döneminde bu gibi durumları gerekçe göstererek karşı çıkanların sayısı artmaktadır.

Bu gibi durumlar Türkiye’nin AB’ye üyeliğine karşı olanların işine yarıyor. Zorla evlendirme bizim için sıradan bir olay değildir. Kadınlara saygı, kadın erkek eşitliği bizim için vazgeçilmez temel ilkelerdir’’ dedi.

Ahmet KÜLAHÇI / BERLİN