Güncelleme Tarihi:
AVRUPA Parlamentosu (AP) Başkanı Martin Schulz, Federal Alman İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich ile Fransız meslektaşı Claude Guéant’in bu yöndeki taleplerinin gerçek sorunların çözümüne yönelik olmadığını söyledi.
Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Claudia Roth da aynı şekilde talepleri eleştirirken, bunların ‘aşırı sağcı popülist retorik’ olduğunu ifade etti. Roth, bu yaklaşımla, Sarkozy’nin Fransa seçimlerindeki şansının yükseltilmeye çalışıldığını kaydetti.
Almanya istememişti
AP Başkanı Martin Schulz, 2011 yılında Danimarka’daki aşırı muhafazakar iktidarın tek taraflı olarak sınır kontrollerine başlamasına Almanya’nın büyük tepki gösterdiğini hatırlattı. Martin Schulz, Schengen sözleşmesinde reforma yönelik şu anda AP bünyesinde bir yasama süreci başladığını ancak, ne Fransa’nın ne de Almanya’nın sınır kontrollerine yönelik teklifi bulunmadığını vurguladı.
Martin Schulz, illegal göçün AB için ciddi bir sorun olduğunu belirtirken, ancak illegal göçün AB’ye gelmeden çözülmesi gerektiğini söyledi. İktidarın küçük ortağı FDP’li Devlet Bakanı Dirk Niebel de İçişleri Bakanı Friedrich’in Fransız seçim kampanyasına alet olmaması konusunda uyardı. Niebel, sınırlardan serbest dolaşımın AB’nin temel değerleri arasında yer aldığını kaydetti. Alman ve Fransız İçişleri Bakanları, eğer diğer AB ülkelerinin yasadışı göçü engellemeye yönelik yeteri kadar girişimde bulunmamaları durumunda geçici olarak en fazla 30 günlük sınır kontrolü yapılması yönünde öneride bulundu.
Daha da güçlendirilmeli
Ancak İki ülke içişleri bakanları tarafından dile getirilen bu öneriye CSU’lu AP milletvekili Manfred Weber de karşı çıktı. Weber, “Schengen’in ortadan kaldırılması için değil tam tersine daha da güçlendirilmesi için mücadele edeceğiz” dedi. Weber, AB’nin serbest dolaşımın garantörü olduğun vurguladı. Alman Polis Sendikası Başkanı Bernhard Witthaut da sınır kontrollerinin sorunlu olacağını kaydetti. Witthaut, Schengen’in hayata geçmesinden sonra sınırda görevli 10 bin polisin diğer alanlara kaydırıldığını belirtti.