Güncelleme Tarihi:
Schavan, Focus dergisinin internet sayfasında çıkan haberde, göçmen kökenli insanların renkli Almanya’nın bir parçası olduğunu, ülkeyi zenginleştirdiğini ve onlara ihtiyaç duyulduğunu belirterek, "Göçmenlerin sadece ’boşluğu dolduranlar’ olarak görülmesi yanlıştır. Almanlar, büyüyen başarılı bir Türk grubuna sahip olmalarından dolayı kendilerini şanslı sayabilir" dedi. Almanya’ya 1960 ve 1970’lı yıllarda gelen misafir işçilerden sonra ülkede ilk kez bir "Türk elitinin" oluştuğunu ifade eden Schavan, buna örnek olarak Alman milli takımının Türk kökenli oyuncusu Mesut Özil’i, Almanya’da ilk Müslüman bakan olan Aşağı Saksonya Eyaleti Sosyal İşler, Kadın, Aile, Sağlık ve Uyum Bakanı Aygül Özkan’ı ve sayıları artan akademisyenleri gösterdi. "Bu kişiler, sadece mesleklerinde başarılı değil, aynı zamanda bu ülke için çalışmak, sorumluluk almak ve toplumu şekillendirmek istiyor" diyen Schavan, bu kişilerin "Çaba gösterirsen başarılı olabilirsin" mesajı verdiğini ve bu kuşağın Almanya’yı değiştirerek ileriye götüreceğini kaydetti. Başta öğretmenlik olmak üzere çeşitli mesleklerde daha fazla göçmen kökenli insanlara ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Schavan, Almanya’da 80 bin Türk kökenli girişimcinin 350 bin kişiyi istihdam ettiğini, 2020 yılına kadar girişimci sayısının 130 bine, bunların istihdam ettiği kişi sayısının 750 bine yükseleceğini belirtti. Schavan, göçmenlerdeki şiddet sorunu ve paralel toplum oluşması gibi konuları güzel göstermeye çalışmak istemediğini, Almanya’da uyum sağlamak istemeyen, sadece Türk medyasını tüketen ve Almancayı iyi konuşmayan kesimin bulunduğuna da işaret etti. Tüm partileri uyum konusunda eleştiren Schavan, partiler daha önce uyum konusunu toplumsal bir görev görerek ileri götürseydi, bugün okuldan diplomasız ayrılanların oranının bu kadar yüksek olmayacağını ve göçmenlerdeki suç oranın daha az olacağını belirtti. Başörtüsü konusuna da değinen Schavan, kültürel dışlanma olarak algılandığı için öğretmenlerin özellikle çocuklara ve gençlere ders verdiklerinde başörtüsü takmaması gerektiği görüşünü taşıdığını, ancak bakanlıkta çalışan bir elemanın başörtüsü takması durumunda bununla daha az sorunu olacağını kaydetti.