Güncelleme Tarihi:
STEINMEIER’İN NOEL MESAJI
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, 25 Aralık akşamı bir Noel mesajı yayınladı.
Alman televizyonlarında da yayınlanan bu mesajı duygu yüklüydü.
Cumhurbaşkanı Steinmeier de duygu doluydu.
“Sevgili hemşerilerim, sizlere birkaç gün önce buluştuğum çocuklardan bahsedeceğim bu akşam. Ukrayna’daki savaştan kaçıp anneleriyle birlikte ülkemize sığınan kızlı erkekli 50 çocuk. Ülkelerini ve evlerini terk eden, kaybeden, çoğu korkunç şeyler yaşayan çocuklar. O kadar çok korkmuşlar ki, kapılar biraz yüksek sesle çarpsa bile titriyorlar” diye başladığı konuşmasında örnekler de verdi.
Saksonya eyaletinin Freiberg kentindeki bir ilkokulda buluştuğu öğrencilerin Alman kadın öğretmeninin kendisine, çocukların sık sık ağlayıp gözyaşı döktüklerini, hatta “Ben de bazen onlarla birlikte ağlamak istiyorum” dediğini de söyledi.
Cumhurbaşkanı Steinmeier, Alman halkının ve Almanya’da yaşayan diğer insanların Ukrayna’dan gelenlere kapılarını ve kalplerini açmalarından, kendi aralarında dayanışma sergileyerek bu zor dönemin atlatılması için gösterdikleri çabalardan övgüyle bahsetti.
Ve “Ben ülkemizle gurur duyuyorum” dedi.
KALPLERİNDE KENDİ ÜLKELERİ VAR
Evet...
Almanya, 1 milyondan fazlası Ukraynalı olmak üzere 2.2 milyon sığınmacı için ‘ikinci vatan’ oldu.
Türkiye de öyle...
3 milyon 577 bini Suriyeli olmak üzere Türkiye’de 5 milyonun üzerinde sığınmacı yaşamaktadır.
Türkiye de bu insanların ‘ikinci vatanı’ oldu.
Ancak Almanya’ya, Türkiye’ye ve sığındıkları başka ülkelere ve insanlarına minnettar olduklarını her vesileyle vurgulasalar da bu insanların kafalarında ve kalplerinde hep kendi ülkeleri var.
Bir gün, önce yaşanan dış ve iç savaşların bitip ülkelerine geri dönerek, kendi topraklarında ve kendi evlerinde yaşamayı hayal ediyorlar.
Buna kendim de tanık oluyorum.
Tatil dönemlerinde Antalya’da oturduğumuz Konyaaltı bölgesinde yaşayan Ukraynalı ve Rus komşularla sohbet ettiğimde, onlardan hep Türkiye’den ve Türk insanlarından çok çok memnun olduklarını duyuyorum.
“Türkiye, doğasıyla, havasıyla, deniziyle, güneşiyle, insanıyla, her yönüyle yaşanılacak bir ülke. Ama biz şu savaşın bir an önce bitmesini istiyoruz. Ülkemize geri dönmek istiyoruz” diyorlar.
“Ama bu güzel ülkeyi ve güzel insanlarının iyiliklerini hiçbir zaman unutmayacağız, tatillerimizi geçirmek için yine buraya geleceğiz” diyorlar.
Rus’u da Ukraynalısı da Antalya’da birbirleriyle iyi anlaşıp iyi geçiniyorlar.
Antalya’da bir ilkokulda öğretmen olarak görev yapan bir yeğenim de Rus ve Ukraynalı çocukların birbirleriyle çok iyi anlaştıklarını, okulda hiçbir sorun yaşanmadığını söylüyor.
*
Evet...
İşte yeni bir yıla giriyoruz, girdik.
Savaşların bittiği, dostlukların pekiştiği, ‘BARIŞIN’ büyük harflerle yazıldığı yeni bir yıl, nice yeni yıllar istiyoruz.
Savaşsız bir dünya istiyoruz.
Tüm okuyucularımıza güzelliklerle dolu yeni bir yıl, nice yeni yıllar diliyoruz.