Sarrazinler de görseydi

Kızlı erkekli pırıl pırıl 78 genç...
Oğlumuz Berk Ömer de liseyi bitirip diplomalarını alanlar arasındaydı...
Berk Ömer, 1996 yılının ikinci yarısında Bonn’da doğdu.
Dahiliye uzmanı eşim o dönemde Türkiye’de çalıştığı için Berk Ömer’in bebekliği orada geçti.
Henüz 5 yaşına girmeden Türkiye’deki işini bırakan annesiyle birlikte Berlin’e geldi ve yuvaya başladı.
Birkaç gün severek gitti...
Ancak muhtemelen Almanca bilmediği için diğer çocuklarla iletişim kurma ve eğitmenini anlama güçlüğü yaşadığından olacak yuvaya gitmek istemedi.
Her sabah yuvaya bırakırken, “Ne olur babacığım, yalvarırım sana, beni burada yalnız bırakma!” diye dil döktü.
Tabii yüreğim parçalanıyordu...
Ama yapacak bir şey yoktu...
Yuvaya gitmesi gerekiyordu...

***

Zorlukları çabuk atlattı...
Kısa sürede Almanca’yı öğrenip arkadaşlar edindi.
Sonra ilkokula hazırlık sınıfına başladı.
Hiç zorluk çekmedi...
Henüz 6 yaşına yeni girmişti...
Hazırlık sınıfındaki bayan eğitimci “İlkokula bu yıl başlamasın, beceremez” dedi.
Biz ısrar ettik ve Berk Ömer ilkokula başladı.
Birkaç ay sonra aynı bayan eğitimciyi gördüğümde bana “Öğretmeniyle konuştum Berk Ömer çok başarılı bir öğrenciymiş. İyi ki, göndermişsiniz” dedi.
Evet, işte lise bitti...
Liseyi bitirenlerin listesine bir göz gezdirdim...
Ceyda, Cihan, Aleyna, Tuana, Koray, İrem, Cennet, Asya, Selina, Emin, Ervin, Bedran, Caner, Gublan, Mehmet ve daha birçok benzer isim gördüm.
Okulun gösteri salonunda düzenlenen törende gençler diplomalarını aldı.
Anneler babalar mutluydu...
Hatta gururlu...
Kızlı erkekli gençler sevinçliydi...
Ama aynı zamanda yıllar sonra Goethe Ailesi’nden ayrılmanın burukluğunu yaşadıkları da gözden kaçmıyordu...

***
Ödül töreni sırasında bundan birkaç yıl önce “Türkler ve Arapların meyve ve sebze satıcılığının dışında üretici hiçbir fonksiyonları yok” diyen Berlin Maliye eski Senatörü ve Alman Merkez Bankası eski Yönetim Kurulu Üyesi Thilo Sarrazin’in söylemlerini düşündüm.
Tıpkı aşırı sağcılar gibi düşünen Sosyal Demokrat Partili (SPD) Sarrazin’in “Devletin sırtından geçinen ama devleti reddeden , çocuklarının eğitimi için doğru dürüst çaba göstermeyen ve sürekli olarak yeni başörtülü kız çocukları dünyaya getiren kimseyi kabullenmek zorunda değilim” sözleri aklıma geldi.
Törenden sonra okulun müdiresine liseyi bitirenlerin yüzde kaçının göçmen kökenli olduğunu sordum.
“Yüzde 40’a yakını” dedi...

***
İşte o anda Sarrazin’in “Göçmenler Almanya’yı aptallaştırıyor” söylemi aklıma geldi.
Evet, eğitim başta olmak üzere hala çeşitli alanlarda eksiklikler var...
Ama aralarında Türk kökenlilerin de bulunduğu göçmen kökenliler arasında liseyi bitiren ve üniversiteye gidenlerin sayısı her geçen yıl artıyor.
Hem de belirgin bir biçimde...
Ödül töreni sırasında zaten buralı olarak kızlı-erkekli göçmen kökenli bu gençlerin Almanya’nın geleceğini birlikte şekillendireceklerini ve bu ülkeyi hep birlikte daha ileri taşıyacaklarını düşündüm.
Tabii Sarrazin ve onun gibilerin Goethe Lisesi’ndeki ve başka okullardaki bu tabloyu görmelerini de istedim...