Sarrazin ve Daimagüler tartıştı

Alman Liberal AP Üyesi Silvana Koch-Mehrin’in evsahipliğindeki panelde konuşan Sarrazin, "Almanya’ya göçmen gelecekse aynı kültürden olanlar gelsin" derken Daimagüler, Kuzey Kore’de sadece Korelilerin yaşadığını hatırlatarak, "Almanya da böyle mi olsun" sorusunu sordu.

Sarrazin, Almanya’da nüfusun yaşlanması ve doğurganlık oranının gerilemesi nedeniyle göçmenlere ihtiyaç olduğunu itiraf ederken, yeni gelenlerin eğitim ve bilimde toplumu daha da ileriye götürecek nitelikte olması gerektiğini vurguladı. Thilo Sarrazin, Türkler’in entegre olmamakta ısrar ettiğini, büyük bir kısmının hayatlarında hiç Alman gazetesi okumadığını ve hatta Alman televizyonlarını seyretmediğini savundu.

Sarazin, entegrasyonda başarılı göçmenlere örnek olarak ABD’deki Yahudileri gösterdi. Hukukçu ve yazar Mehmet Daimagüler ise Sarrazin’in ithamlarının gerçeği yansıtmadığını belirterek, Almanya’nın uzun yıllar Türkleri entegre etmek yerine geri göndermeyi düşündüğünü hatırlattı. Daimagüler, Sarazin’e "Almanya;da bir okul ziyaretinizde ’başörtüm nedeniyle ayrımcılığa maruz kalıyorum’ diyen 15-16 yaşındaki kıza ’o zaman başındakini çıkar’ dediniz. Afrika'dan gelen birine siyah olmayı bırak diyecek misiniz" diye sordu.

Türkler’in Almanya’da başlangıçta göçmen oldukları için ve 11 Eylül saldırılarının ardından Müslüman kimlikleri nedeniyle eleştirildiğine dikkati çeken Daimagüler, insanların farklı kimlikleri nedeniyle sorgulanmamaları gerektiğini vurguladı.

Daimagüler, Sarrazin’in Türkler hakkında çizdiği tablonun gerçeği yansıtmadığını ve Almanya’daki Türk toplumunun yüzde 72’sinin iyi düzeyde, kalanların da sınırlı düzeyde Almanca konuşabildiğini dile getirdi. Daimagüler, "Annem hala az Almanca biliyor. Babam genç yaşta öldü. Bu insanların ömürleri çalışmakla geçti, bu şartlarda nasıl dil öğrensinler? Bunları tartışabilmek lazım" dedi.

Türk asıllı AP Üyesi İsmail Ertuğ da Sarrazin’i suçlayarak, "Berlin en fazla göçmenin yaşadığı yerlerden biri. Siz (siyasi hayatınızda) o bölge için ne yaptınız? Eğitim için ayrılan parayı kestiniz" dedi. Panelin ardından basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Mehmet Daimagüler, "Türklerin Almanya;ya göçünün üzerinden 50 sene geçti. Son 40-45 senedir Alman politikacılardan kimse çıkıp Almanlara ’Bunlar kalıcı, burada kalacaklar, şimdiden sonra bizim vatandaşlarımız’ demedi.

Bizim varlığımız Almanlar için hala yeni. Biz Türkler olarak yeterince Alman medyasına, siyasetine girmedik. Onları yapmamız gerekiyor şimdiden sonra. Bence son 10 yılda büyük adımlar attık. Üniversitelere bakarsanız Türk kökenli öğrenci ve siyasette olan Türk kökenli siyasetçi sayısı artıyor. Yavaş gidiyoruz ama doğru yoldayız" şeklinde konuştu.

Daimagüler, "Sarrazin;in (Almanya Kendini Yok Ediyor) kitabı ırkçı bir kitap. Almanya’yı bir adım ileri götürmedi. Kitaptakiler yeni fikirler değil, eskiden de vardı. Eskiden Yahudilere diyorlardı bu tarz şeyleri, şimdi Müslümanlara yapıyorlar. Türk kökenli insanlar olarak bizim de dersimizi yapmamız, Almanca öğrenmemiz, çocuklarımızı okullara göndermemiz gerekiyor. Biz işimizi yapıyoruz, bakarsanız birinci kuşakla üçüncü dördüncü arasında büyük fark var" dedi.

"Henüz Güzel Bir Ülke Değil" kitabını, Türklerin hangi şartlarda yaşadığını Almanların anlayabilmesi için onların dilinde yazdığını belirten Daimagüler, "Bizim gençlere devamlı ’siz bize uymuyorsunuz, Müslümansınız, geri gidin’ denirse bu insanlar nasıl normal Alman vatandaşı olsunlar. Son 5-10 senede çok şey değişti Almanya;da ama yeterli değil" ifadesini kullandı.