Güncelleme Tarihi:
21-22 Mart tarihlerinde yapılacak Avrupa Konseyi toplantısı vesilesiyle Federal Meclis’te bir hükümet açıklamasında bulunan Şansölye Scholz, Avrupa’nın güvenliği ve savunması için her zamankinden daha fazla birliktelik ve dayanışmaya gereksinim duyulduğunun altını çizerken, bu görüşmelerde bu yönde somut sinyaller verileceğini söyledi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 24 Şubat 2021 tarihinde Ukrayna’ya savaş açmasını bir ‘dönüm noktası’ olarak nitelediğini hatırlatan Scholz, “Putin, silah zoruyla sınırları değiştirmek için savaş açtı. Ama biz buna izin vermeyeceğiz. Fransa ile Almanya tam bir dayanışma sergilemektedir. Weimar Üçgeni (Fransa, Almanya, Polonya) tam bir dayanışma sergilemektedir. AB, tam bir dayanışma sergilemekte ve birlikte hareket etmektedir. Putin, AB’yi böleceğini aklının ucundan bile geçirmemeli, hayal bile etmemeli” dedi.
YARDIMLAR SÜRECEK
ABD’den sonra Ukrayna’ya en fazla yardımı Almanya’nın yaptığını belirten Scholz, mühimmat yardımının artırılarak sürdürüleceğini söyledi. Aynı zamanda başka ülkelerden mermi satın alınarak Ukrayna’ya göndermek için çalışmaların sürdürüldüğünü ifade eden Scholz, NATO’nun bu savaşın içinde yer almamasından yana olduklarını da yineledi. Şansölye Scholz, konuşmasında Orta Doğu’daki gelişmelere de değindi. İsrail’in kendisini savunma hakkı bulunduğunun altını çizen Scholz, bir an önce ateşkes yoluyla barışın sağlanmasını istediklerini söyledi. Birçok ülke gibi Almanya’nın da ‘iki devletli çözüm’ için ağırlığını koyduğunu ifade eden Scholz, “Hamas’ın elinde bulundurduğu rehineler serbest bırakılmalı, ölümler son bulmalı” dedi.
MUHALEFETTEN ELEŞTİRİ
Scholz’un, Avrupa Konseyi’nin toplantısıyla ilgili hükümet açıklamasında emekliliğe de değinmesi ve yıllarca çalışan ve çalışacak olan insanların emekli aylıklarıyla ilgili tedirginlik yaşamalarına gerek olmadığını söylemesine CDU Genel Başkanı Friedrich Merz tepki gösterdi. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in geçen hafta sonu İtalya, Hollanda, Yunanistan, Avusturya ve Belçika başbakanlarıyla Türkiye’ye giderek AB adına Türkiye ile bir ‘Göç ve Ekonomi Sözleşmesi’ imzaladığını hatırlatan Merz, “Sayın Başbakan, madem siz onlarla beraber değildiniz, bu sözleşmeyi nasıl buluyorsunuz? Türkiye ile Göç ve Ekonomi kombinasyonlu bir sözleşme imzalanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” dedi. Merz bu yaklaşımıyla, konunun Almanya’yı da çok yakından ilgilendirmesine rağmen Scholz’un o grupta yer almamasını dolaylı bir biçimde eleştirdi. Ancak Merz, anlaşmanın imzalandığı ülkeyi karıştırdı. Anlaşma Türkiye ile değil Mısır ile imzalandı.