Güncelleme Tarihi:
RESMİ olmayan sonuçlara göre, Baden Württemberg’de Yeşiller yüzde 32.5, CDU yüzde 24, SPD yüzde 11, FDP yüzde 10.5, AfD yüzde 9.7 oy aldı. Sol Parti ise yüzde 3.6 oy alarak yüzde 5 barajını aşamadı. Rheinland Pfalz’da ise SPD seçimlerden yüzde 35.7’yle birinci parti çıktı. CDU yüzde 27, Yeşiller yüzde 9.3, AfD yüzde 8.3, FDP yüzde 5.5 ve Özgür Seçmenler (FW) yüzde 5.4 oy aldı. Yüzde 2.5’ini alan Sol Parti ise yüzde 5 barajına takıldı. Öte yandan Baden Württemberg ve Rheinland Pfalz’da olduğu gibi CDU Hessen’deki seçimlerde de oy kaybetti. Almanya’nın para merkezi Frankfurt’ta SPD’li Belediye Başkanı Peter Feldmann koltuğunu Yeşiller’e kaptırdı.
CDU’lu Federal Meclis Başkanı Wolfgang Schaeuble, Baden Württemberg’de ve Rheinland Pfalz’da başarılı iki başbakanın tekrar kazandığını söyledi. “CDU için güzel bir gün değil. Ama zaten bunun sinyalleri geliyordu” açıklamasında bulundu. CDU Genel Sekreteri Paul Ziemiak, seçim sonuçları şekillenmeye başlarken, “Bu akşam CDU için iyi bir akşam değil. Daha iyi sonuçlar bekliyorduk” dedi.
GÖZLER LASCHET’E ÇEVRİLDİ
CDU’da tam bir hayal kırıklığı yaşanırken, seçim sonuçlarının şekillenmesiyle birlikte ‘personel tartışmaları’ da başladı. CDU Genel Başkanı Armin Laschet’in seçim akşamı meydanlarda görünmeyip sessizliğe gömülmesi bazı CDU’lular tarafından da eleştirildi. Ancak birçok CDU’lu politikacı, daha görevi devralalı iki ay bile olmadığı halde Laschet’in alınan bu yenilgilerden sorumlu tutulmasının adil olmayacağını söyledi.
CSU Lideri Markus Söder
Ancak CDU’nun uğradığı bu hezimet yüzünden aynı zamanda Kuzey Ren Vestfalya (KRV) Eyalet Başbakanı olan Armin Laschet’in 26 Eylül’de yapılacak genel seçimlere muhafazakâr kanadın başbakan adayı olma şansının azaldığı görüşü de ağırlık kazanmaya başladı. ‘Kardeş parti’ olarak Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Genel Başkanı ve Bavyera Eyalet Başbakanı Markus Söder’in başbakan adayı olma şansının arttığına dikkat çekildi. Tüm tartışmalara rağmen CDU ile CSU’nun başbakan adayını mayıs ayı ortalarına doğru saptayıp açıklamayı planladığı belirtildi.
maske skandalı
CDU’nun oy kaybetmesinde bazı muhafazakâr kanat milletvekillerinin koronavirüs salgınından koruyucu maske satan şirketlere arabuluculuk yapıp komisyon almalarının etkin rol oynadığı belirlendi. Daha önceki yıllarda CDU’ya oy verenlerin yüzde 23’e yakının maske skandalı nedeniyle tercihini değiştirdiği de kaydedildi. Ayrıca CDU/CSU ağırlıklı federal hükümetin koronavirüse karşı mücadelede başarılı olabilmek için hayata geçirdiği kısıtlamalar ile aşırı tedarikinde yaşanan sıkıntıların ve hızlı test uygulamasındaki gecikmelerin de CDU’nun oy kaybetmesinde etkin rol oynadığı da belirtildi.