Güncelleme Tarihi:
*
“Koronavirüs düzenlemeleri tıpkı Nazi dönemindeki diktatörlük kararnameleri gibi” diyen aynı çevreler, şimdiden 1 Mayıs’ta halkı sokaklara dökülmeye bile çağırdılar.
Hessen Eyalet sınırları içindeki Giessen kent yönetimi, ‘Temel hakları zayıflatmak yerine sağlığı güçlendirmek-İnsanlardan değil virüsten koru’ sloganıyla düzenlenmesi planlanan iki ayrı gösteri başvurusunu geri çevirdi.
Bunun üzerine Giessen’li biri, koronavirüs düzenlemeleri yüzünden ‘kişisel haklarının yaralandığı’ gerekçesiyle Giessen İdari Mahkemesi’ne başvurdu.
Mahkeme, kent yönetimini haklı buldu.
Aynı şahıs, davayı Karlsruhe’deki Federal Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı.
Federal Anayasa Mahkemesi, “Gösterilerin yasaklanması Anayasa’ya uygun değil” kararı verdi.
Yani açık bir biçimde, “Demokrasilerde yurttaşların temel hakları devre dışı bırakılamaz” dendi.
Bunun üzerine Giessen kent yönetimi, bazı kurallara riayet edilmesi koşuluyla her iki gösterinin de düzenlenmesine izin vermek zorunda kaldı.
Federal Anayasa Mahkemesi, Stuttgart’ta düzenlenmesi planlanan bir başka gösterinin de yasaklanmasını Anayasa’ya aykırı buldu.
*
Evet...
Federal Anayasa Mahkemesi, Almanya’nın en yüksek mahkemesidir.
Federal Meclis (Alman Parlamentosu), Eyaletler Meclisi, Federal Hükümet ve Alman Cumhurbaşkanı’nın yanında en yüksek Anayasal organdır.
Federal Anaya Mahkemesi, yargı organlarının ve devlet kurumlarının Anayasa’daki yurttaşlık haklarıyla ilgili düzenlemelere uyup uymadıklarını kontrol eder.
Federal Anayasa Mahkemesi’nin kararları tüm Almanya için geçerlidir.
Almanya’da devletin kendisinin temel haklarını yaraladığı hissi taşıyan her yurttaş, Federal Anayasa Mahkemesi’ne başvurabilir.
Evet...
Federal Anayasa Mahkemesi, ‘toplanma ve gösteri düzenleme özgürlüğüne’ tam destek vermiştir.
Bu Berlin için de geçerlidir.
Diğer eyaletler için de.
Nitekim Berlin’de Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Sol Parti’den oluşan koalisyon hükümeti, koronavirüs döneminde de ‘toplanma ve gösteri özgürlüğü’ hakkının kullanılması için harekete geçti.
Birtakım kurallara riayet edilmesi koşuluyla, önümüzdeki günlerde gösterilere izin verilmesi yönünde güçlü sinyaller gelmeye başladı.
Bu da bende, “Berlin’de hakimler var” söyleminin, “Karlsruhe’de yargıçlar var” söylemine dönüşeceği hissi uyandırdı.