Oskar gitti sıra Sahra’da mı?

Bunun son iki örneğini Sosyal Demokrat Parti’de (SPD) yaşadık ve yaşıyoruz.
2002-2009 yıllarında Berlin Maliye Senatörü olarak görev yapan Thilo Sarrazin, Eylül 2009’da ‘Lettre International’ isimli kültür dergisine verdiği demecinde, “Türkler ve Araplar uyum sağlamak istemiyorlar, onların uyum sağlama yetisi de yok” diyerek apaçık Türk ve Arap düşmanlığı yaptı.
“Yüksek doğum oranı sayesinde Kosovalılar nasıl Kosova’yı istila etmişlerse, Türkler de Almanya’yı istila edecektir” diyerek Türk düşmanlığını körükledi.
Hatta Türkiye’den, Orta Doğu’dan ve Afrika’dan gelen Müslüman göçmenlerin eğitim düzeyi düşük olduğu için Almanya’nın aptallaşacağını bile ileri sürdü.
‘Almanya kendi kendini yok ediyor’ adıyla 2010 yılında çıkardığı kitabında Türk, Arap ve Müslüman düşmanlığı kustu.
1973 yılından beri SPD üyesi olan Sarrazin’e partisinden yoğun tepkiler geldi.
İhraç edilmesi için başvuruda bulunuldu.
Ama “Gitmeyeceğim” diye diretince ancak 10 yıl sonra, yani 2020 yılında partiden ihraç edilebildi.

SCHRÖDER DE ‘GİTMİYORUM’ DEDİ
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna’ya savaş açmasına rağmen, Rusya’nın enerji devi Rosneft ve Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 projelerinin yönetiminde üstlendiği görevleri bırakmamakta direnen Almanya’nın eski Başbakanı Gerhard Schröder’in partiden atılması istendi.
Schröder de “Gitmiyorum, gitmeyeceğim” dedi.
Schröder direnince partiden ihracı şimdilik askıya alındı.
Schröder’in başbakanlığı döneminde Federal Maliye Bakanı olan Oskar Lafontaine, hükümetin sosyal politikasına bozulduğu için 1998 yılı ekim ayında üstlendiği görevinden 5 ay sonra istifa etti.
Federal Meclis milletvekilliğini de bıraktı.
2005 yılında da 1966’dan beri üyesi olduğu SPD’den istifa ederek, çok geçmeden SPD’yi terk edenlerin oluşturduğu ‘İş ve Sosyal Adalet Seçim Alternatifi’ne (WASG) girdi.
WASG, aynı yıl eski Doğu Almanya’daki Sosyalist Birlik Partisi’nin (SED) uzantısı konumundaki Demokratik Sosyalizm Partisi (PDS) ile anlaşarak ‘Sol Pari.PDS’ çatısı altında genel seçimlere katıldı.
1985-1998 yıllarında Saarland Eyalet Başbakanlığı yapan SPD’li Lafontaine de Federal Meclis’e Sol Parti.PDS milletvekili olarak girdi.
2007 yılında PDS ismi silinerek Sol Parti doğdu ve 1995-1999 yıllarında SPD Genel Başkanılığı yapan Oskar Lafontaine, Sol Parti’nin Eş Başkanı oldu.
Lafontaine, 2009 yılında Saarland’a geri döndü ve Sol Parti’yi yüzde 20’yle Eyalet Parlamentosu’na taşıdı.
Son dönemlerde parti yönetimiyle ‘kavgaya girişince’ partiden ihracı istendi.
Kavga etmek istemeyen Lafontaine, 27 Mart 2022’de yapılan eyalet seçimlerinde aday olmadığı gibi, Sol Parti’den de istifa etti.

GÖNÜLLÜ GİTMESİ BEKLENMİYOR
Evet...
78 yaşındaki Oskar Lafontaine, emekliliğin tadını çıkarmak için gönüllü olarak çekip gitti ama Sol Parti’de gözler, 2014 yılında evlendiği kendisinden 25 yaş daha genç olan 4’üncü eşi Sahra Wagenknecht’e çevrildi.
2018 yılında Sol Parti’nin halktan uzaklaşmaya başladığı gerekçesiyle eşi Oskar Lafontain’le birlikte bir ‘Toplanma Hareketi’ girişiminde bulunduğu için 2015-2019 yıllarında Federal Meclis Sol Parti Grup Başkanlığı yapan Sahra Wagenknecht’e ‘bölücü’ gözüyle bakıp istifasını isteyen partililer, geçen hafta bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmasından sonra seslerini daha da yükselttiler.
Sahra Wagenknecht’in SPD, FDP ve Yeşiller’in oluşturduğu koalisyon hükümetini “Rusya’ya karşı görülmemiş bir ekonomi savaşı başlatma” suçlamasına alkış tutan Sol Partili bazı milletvekilleri, “Rusya’ya yaptırımlara son verilmeli” çağrısına sert tepki gösterdiler.
Aynı politikacılar, partinin politikasıyla bağdaşmadığı gerekçesiyle Sahra Wagenknecht’in istifa etmesini istediler.
Hatta Sol Partili bazı parlamenterler, Wagenknecht’in partiden ihraç edilmesini bile gündeme getirdiler.
Aklından geçenleri çekinmeden söyleyen, doğru bildiği yolda ilerleyen bir politikacı olarak tanınan, annesi Alman, küçük yaşta kaybettiği babası İran kökenli olan Sahra (Zahra) Wagenknecht’in, eşi Oskar Lafontaine gibi “Alın partinizi başınıza çalın” diyerek, gönüllü olarak çekip gitmesi beklenmiyor.
İhracı ise hiç de kolay gözükmüyor.