Ortaklar bölündü
Güncelleme Tarihi:
Türkiye’nin yoğun dinlendiği haberlerine hükümet ortakları arasında farklı tepkiler var.
BAŞBAKAN Merkel’in partisi CDU Grup sözcü yardımcısı Andreas Schockenhoff, Türkiye’nin yakından takip edilmesini doğru bulduğunu söyledi. Gerekçe olarak, Almanya’da 1993 yılından beri terör örgütü listesine alınan PKK’nın Almanya’daki çalışmalarını gösterdi ve şöyle dedi: “Almanya’da 3 milyona yakın Türk yaşıyor ve Türk örgütleri burada terör örgütü listesine alınıyorsa, bizim bu örgütlerin Türkiye’den nasıl destek aldığını bilmemiz için her türlü çabayı sarf etmemiz gayet doğal.”
CDU milletvekili Armin Schuster, “Türkiye takip edilmeseydi şaşırırdım. Çünkü bu ülke önemli bir jeostratejik konuma sahip ve muhtemelen Almanya’nın güvenliği için yapılmıştır” dedi.
CSU: DİNLEME NORMAL
Hükümet ortağı CSU İçişleri Sözcüsü Hans Peter Uhl, ABD eski ve yeni dışişleri bakanlarının “Tesadüfen” dinlendiğini savunurken, Türkiye’nin bilinçli dinlendiğini ifade etti. Uhl, Türkiye’nin uyuşturucu yolu üzerinde olduğunu, bu açıdan takip edilmemesinin yanlış olacağını kaydetti.
SPD: GEREKÇE YANLIŞ
Hükümet ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPD) dış politika sözcüsü ve grup başkan yardımcısı Rolf Mützenich, Türkiye’nin dinlenmesine şaşırdığını söyledi ve “PKK hakkında bilgi niçin Türk hükümet çevreleri üzerinden alınmasın?” diye sordu. Mützenich, NATO müttefiki Türkiye’ye daha güvenli davranmak gerektiğini kaydetti ve “Ben NATO müttefiklerini prensipte partner olarak görüyorum” dedi. Mützenich, bu gelişmenin Türkiye ile ilişkileri zedeleyeceğini bu nedenle bir an evvel açıklık kazanması gerektiğini vurguladı.
YEŞİLLER: HANİ O SÖZLER
Yeşiller Eşbaşkanı Simone Peter, “Bir yıldan fazla bir süredir NSA olayını konuştuktan sonra, bizim istihbarat servisimizin de müttefik ülkelere yönelik casusluk yapması anlaşılır şey değil” dedi.
Yeşiller Eşbaşkan Yardımcısı Konstantin von Notz, “Merkel, bir açıklama yapmak zorunda. ‘Dostlar arasında dinleme olmaz’ demişti” diye konuştu.
Sol Parti Genel Başkan Vekili Jan Korte, BND’nin devlet içinde devlet olduğunu, kontrolden çıktığını, bunu acilen mecliste görüşülmesi gerektiğini kaydetti.