Organ bağısı için uzlaşma sağlandı

Güncelleme Tarihi:

Organ bağısı için uzlaşma sağlandı
Oluşturulma Tarihi: Mart 03, 2012 15:48

Yaklaşık 12 bin kişinin organ bağışı beklediği ve ortalamaher gün 3 kişini organ hakli gerçekleşmediği için öldüğüAlmanya’da organ bağışı için yeni yasa tasarısı hazırlandı.

Haberin Devamı

ALMANYA’da 12 bin hastanın organ bağışı için sıra beklemesine karşılık ortalama olarak her gün 3 kişinin organ nakli gerçekleşmediği için hayatını kaybettiği Almanya’da organ bağışı yasa taslağı için iktidar ve muhalefet partileri görüş birliğine vardı. Buna göre, Almanya’da herkese en az bir kez posta ile “organ bağışı” sorulacak. Kişi bu mektuba ‘Evet’, ‘Hayır’ ‘Henüz kararsızım’ şeklinde cevap verecek. Veya isterse hiç cevap vermeyecek. Bu konuda kesinlikle zorlama olmayacak. Bu bilginin sigorta kartına işlenip işlenemeyeceği konusunda ise bir karara varılamadı.

Geçen yıl eşine bir böbreğini veren Sosyal Demokrat Parti Meclis Grubu Başkanı Frank-Walter Steinmeier’in davetiyle bir araya gelen meclis grup başkanları, yeni düzenleme için çalışmalara başlamıştı. Buna göre, her yetişkine organlarının bağışlamaya razı olup olmadığı sorulacak ve cevabı evet veya hayır şeklinde ehliyetine veya kimliğine yazılacaktı. Ancak bu tip bir uygulama ile ehliyet veya kimliğine yazılmasının bilgiyi koruma yasasına aykırı olduğu ve insanların zorlanmış hissedeceği işaret edilerek bu uzlaşıdan vazgeçilmişti.

İyice azaldı

Alman Organ Nakli Vakfı’ndan yapılan açıklamaya göre, Almanya’da 2011 yılında organ bağışı yapanların sayısı azaldı. Bu sayı 2010 yılında 1296 iken 2001 yılında toplam 1200 kişi organ bağışı için başvuruda bulundu. Almanya’da 12 bin hastanın organ nakli için sıra beklediği, buna karşın organ bağışlarının yeterli oranda gerçekleşmediği belirtildi. Böbrek, karaciğer, kalp, pankreas gibi organların yanı sıra kornea ve kemik iliği nakillerini gerçekleştirebilmek için de yapılacak bağışlara duyulan ihtiyacın her geçen gün arttığı bildirildi.

Böbrekte sıkıntı

En fazla sıkıntının böbrek nakillerinde yaşandığı vurgulandı. Her yıl yaklaşık 4 bin 800 kişinin böbrek hastalıkları nedeniyle diyaliz makinesine ihtiyaç duyduğu Almanya’da, 9 bin 300 hastanın böbrek nakli için sırada beklediği bildirildi. Sağlıklı bir böbreğe kavuşabilmek için bekleme süresinin ise 5 ile 5.5 yıla kadar uzayabildiği belirtildi. Yetersiz bağışlar, uzun bekleme listeleri nedeniyle Almanya’da her gün 3 kişinin, organ nakli gerçekleşmediği için hayatını kaybettiği bildirildi.

3 bin 917 nakil

Geçen yıl nakledilen organ sayısında da olduğu ve 2010 yılında toplan 4205 organ nakledilmesine karşılık bu sayının 2011 yılında 3917’ye indiği, 2010 yılında 4326 kişiye bir organ nakledilmesine karşılık bu sayının 2010’da 4054 kişiye indiği açıklandı. Avrupa’da Almanya, Belçika, Hırvatistan, Lüksemburg, Hollanda, Avusturya ve Solvenya’dan oluşan yaklaşık 125 milyon kişiyi kapsayan organ nakil koordinasyonu Hollanda’nın Leiden kentindeki Eurotransplant Vakfı Merkezi’nden yapılıyor.

İnsanlar bağışa hazır

Almanya’da 1997 yılında yürürlüğe giren Organ Bağışı Yasası’na göre kişiler hayattayken donör olmak istediklerini belgelemek zorunda ya da kişi öldüğü zaman yakınlarının ölen kişinin isteği yönünde karar vermesi gerekiyor. Fakat yapılan araştırma vatandaşların yüzde 17’sinin kendilerinin donör olduğunu ispatlayan kimliğe sahip olduklarını, anketlerde ise halkın yüzde 50 ila 75’lik kısmının bağış vermeye kendini hazır hissettiği ortaya çıkıyor.

Ehliyete yazılacaktı

Öte yandan Almanya’da organ bağışına yeni bir düzenleme yapılması düşünülüyor. Geçen yıl eşine bir böbreğini veren Sosyal Demokrat Parti Meclis Grubu Başkanı Frank-Walter Steinmeier’in davetiyle biraraya gelen meclis grup başkanları, yeni düzenleme için anlaşmaya varmıştı. Buna göre, her yetişkine ölünce organlarının bağışlamaya razı olup olmadığı sorulacak ve cevabı evet veya hayır şeklinde ehliyetine veya kimliğine yazılacaktı.

Ahlak baskısı olabilir

CDU/CSU daha önce herkesin organ bağışının önemi üzerine bilgilendirilmesini, bunun sonucunda fikri alınarak, hüviyetine yazılmasını talep etmiş, dönemin Federal Sağlık Bakanı Philipp Rössler bu öneriyi desteklediğini açıklamıştı. Federal İçişleri Bakanlığı ise pasaport, kimlik kartı ya da ehliyete organ bağışıyla ilgili not düşülmesi önerisine karşı çıkmıştı. Bakanlık bu belgelere not düşmek için kişinin organ bağışıyla ilgili resmi dairede düşüncesinin alınmasının ahlak baskısına dönüşebileceği ve bunun aksi bir sonuç doğurabileceği kaygısını taşıdığı öne sürülmüştü.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!