Güncelleme Tarihi:
ALMANYA koronavirüs yayılma hızını yavaşlatmak için bir dizi önlemler aldı. Okullar, alışveriş merkezleri kapatıldı. Toplantı ve gösteri özgürlüğü 20 kişiyle sınırlandı. Seyahat özgürlüğü tamamen kısıtlandı. Sosyal temas kuralıyla aile ziyaretleri yasaklandı. 1.5 metre sosyal mesafe kuralı getirildi. Fabrikalar ya kapalı ya da kısmen çalışıyor. Ekonomik ve sosyal hayat büyük ölçüde durmuş vaziyette. Başbakan Merkel bu önlemleri ‘ölüm-kalım meselesi’ olarak gerekçelendirdi ve Alman Anayasası’nın yaşamın korunmasını güvence altına almasını önlemlere temel olarak gösterdi. Önlemler hemen herkes tarafından kabul gördü. Ancak önlemlerin süresi uzadıkça, ekonomide, siyasette ve halk arasında tahammül gücü azalıyor. Merkel parti içinde de yavaş yavaş destek kaybediyor.
‘HER ŞEY YAŞAMA BAĞLANAMAZ’
Merkel önlemlerde daha fazla açılım taleplerine karşı uyarırken, şimdi kendi partisi içinden de ciddi tepkiler yükselmeye başladı. Partinin önde gelen isimlerinden eski Maliye Bakanı ve şimdi Federal Meclis Başkanı Wolfgan Schaeuble, her şeyin yaşamın altında olduğu gerekçesine karşı çıktı. Tagesspiegel gazetesine konuşan Schaeuble, “Her şey yaşamı korumanın arkasından gelir denilince, böyle bir mutlaklık doğru değil demek zorundayım” dedi. Tek yönlü bir gidişe karşı uyaran Schaeuble, bu gidişin toplumda doğuracağı ekonomik, sosyal ve psikolojik sonuçların da düşünülmesi gerektiğini vurguladı.
Schaeuble “Bizim anayasamızda mutlak bir değer varsa, o da insan onuru ve dokunulmazlığıdır. Ama o da bizim bir gün ölmek zorunda olduğumuzu dışlamıyor. Devlet sağlık bakımını en iyi şekilde sağlamalıdır. Ama buna rağmen insanlar koronadan ölecektir. Ben en yüksek riskli gruptayım. Benim korkum ama sınırlı. Bence gençler benden daha fazla risk üstleniyor. Benim doğal sonum biraz daha yaklaşıyor” diyerek, her şeyin yaşama bağımlı kılınamayacağını, önlemleri daha fazla açmak gerekeceğini kaydetti.
ARMIN LASCHET DE Schaeuble’YE DESTEK ÇIKTI
Merkel’in önlemlerde çok dikkatli davranışına partinin genel başkan adaylarından ve Kuzey Ren Vestfalya Başbakanı Armin Laschet de karşı tavır aldı. Şimdiye kadar Merkel politikasının parti içindeki en ateşli destekçilerinden biri olan Laschet, önlemlerden çıkış konusunda Merkel’e ters düştü. Laschet, “Schaeuble tamamen haklı ve ben onunla tamamen aynı fikirdeyim. Şunu bilmemiz gerekir, eğer insanlar depresyona giriyorsa, intiharlar artıyorsa, eğer sağlık sistemini finanse edemezsek, bu da yaşamın tehlikeye atılması demektir. Temel haklar kısıtlanıyorsa, siyasetin her gün değişen durumu yeniden tartması gerekir” dedi.
PARTİ DIŞINDAN DESTEK
Merkel’e partisi içinden eleştiriler yükselirken, Sosyal Demokratlar (SPD) ve Yeşiller’den destek gelmesi dikkat çekti. ARD kanalında Anne Will açık oturumuna katılan SPD sağlık politikaları sözcüsü Karl Lauterbach, Merkel’in önlemlerdeki dikkatli ve adım adım açılışının doğru olduğunu savundu. Lauterbach, “Çok dikkatli olmamız gerekiyor. Daha fazla açılım talepleri zarar veriyor. Ben olsam okulları bile şimdi açmazdım” dedi. Yeşiller Eş Başkanı Annalena Baerbock da “Adım adım gidilmesi doğru. Biz istisnai bir durum yaşıyoruz. Daha işin başındayız görüşünü paylaşıyorum” diye konuştu. Muhalefet parti Hür Demokrat (FDP) lideri Christian Lindner de Merkel’ karşı daha fazla açılımı savundu. Lindner sağlık kapasitesinin artırıldığını, insanların gayet sorumlu davrandığını belirterek, “Şimdi farklı bir strateji izleyecek konumdayız” dedi.