Ölümcül gösteri

Güncelleme Tarihi:

Ölümcül gösteri
Oluşturulma Tarihi: Kasım 08, 2021 09:51

Evet... Şu ‘Bizim Almanları’ anlamak kolay değil. Hem de hiç kolay değil. Hatta zor. Hem de çok zor. Zaman zaman ise imkânsız. İşte bunun en son örneğini geçen cumartesi günü, eski Doğu Almanya sınırları içinde oluşturulan Saksonya eyaletinin Leipzig kentinde yaşadık.

Haberin Devamı

Ölümcül gösteri
DAHA önceki dönemlerde de olduğu gibi aralarında aşırı sağcı neonazilerin de bulunduğu ‘Querdenker’ (Aykırı Düşünenler) hükümetin Kovid-19 belasından bir an önce kurtulmak için aldığı önlemleri, özellikle de uygulamaya konulan kısıtlamaları protesto etmek amacıyla kent merkezinde bir araya geldi.
Her zaman olduğu gibi maskeleri yoktu.
Mesafeye dikkat eden yoktu.
Oysa ki Saksonya’da hem vaka sayısı hem haftalık 100 bin kişi başına düşen insidans değeri Almanya genelinde komşu eyalet Thüringen’le birlikte en yüksek düzeydedir.
Böyle olduğu halde, farklı gruplar ‘Özgürlük, eşitlik, dayanışma’, ‘Aşı mecburiyeti, hayır teşekkürler’, ‘Temel haklarınızı koruyun!’, ‘Hâlâ devrim mi?’ sloganlarıyla sokaklara döküldüler.
Daha önceki dönemlerde düzenlenen gösterilerde bu ‘aşırıların’ sergiledikleri tutumu bildiği için, polis sıkı önlemler aldı.
Hatta başka eyaletlerden polisler bile geldi.
Polis, gösteri düzenleyen karşıt gruplar ile ‘Aykırı Düşünenler’ arasında olay çıkmasına meydan vermemek için, kent merkezine açılan caddeleri kapattı.
Ancak ‘aşırıların’ hedefi kent merkeziydi.
Bariyerleri aşıp kent merkezine doğru yürümek istediler.
Tabii polis buna izin vermeyince, taş ve sopalarla saldıran göstericiler oldu.
Bunun üzerine polis göz yaşartıcı biber gazı kullandı.
Bazı göstericileri de zorla araçlara bindirip gözaltına aldı.
Ölümcül gösteri

Evet...
Almanya demokratik bir hukuk devletidir.
İsteyen herkesin gösteri düzenleme ve gösteriye katılma hakkı vardır.
Anayasanın 8’inci maddesinde “Bütün Almanlar, önceden bildirimde bulunmadan ve izin almaksızın sükunet içinde ve silahsız olarak toplanma hakkına sahiptir” denilmektedir.
Ama bu hak, hiçbir zaman başkalarının hak ve özgürlüklerine müdahaleye izin anlamına gelmemelidir.
Almanya’da şimdiye kadar 96 bin 600’e yakın insan pandemi nedeniyle hayatını kaybetmiştir.
Son dönemlerde Kovid-19 vaka sayısı günde 40 bin sınırına dayanmıştır.
Uzmanlara göre bunda ‘Aşırı Düşünenler’ gibi sorumsuz davrananların payı büyüktür.
Kurallara riayet etmeyenler yüzünden bu belanın başkalarına bulaşma tehlikesi daha yüksektir.
Bunu hiç şüphesiz ‘Aykırı Düşünenler’ de biliyordur.
Evet...
Gösteri hakkı ve özgürlüğü hiç şüphesiz hem önemli hem de değerlidir.
Ama insanların yaşam hakkı ve yaşam özgürlüğünün daha da önemli olduğu hiçbir zaman unutulmamalıdır.
İşte bu yüzden ‘ölümcül gösteriler’ düzenlemekten vazgeçilmelidir.
Aynı şey pandemiyle mücadele çerçevesinde alınan veya alınması gereken önlemler için de geçerlidir.
Vaka sayısının ilk kez geçen hafta ‘tam kapanma’nın devreye sokulduğu 2020 Aralık ayındaki rakamların üstüne çıkması üzerine, hâlâ iktidarda bulunan ‘Merkel hükümeti’ yeniden katı tedbirler alınmasını gündeme getirdi.
İktidarı Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Yeşiller’le birlikte devralmaya hazırlanan Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Başkanı Christian Lindner, “Bireysel özgürlükleri kısıtlamamak için bizimle ‘tam kapanma’ olmayacak” dedi.
Evet...
‘Tam kapanma’ hiç şüphesiz insanların özgürlüklerini büyük ölçüde sınırlandırmaktadır.
Ama yaşamadıktan sonra sınırsız özgürlüğün anlamı nedir?
Herhalde bu gerçeği Christian Lindner de bilmektedir.

BAKMADAN GEÇME!