Güncelleme Tarihi:
Olmert, "hi?bir şekilde rüşvet almadığını" belirtirken, İsrail Başsavcısının, hakkında dava a?ılması kararı vermesi halinde, "istifa edeceğini" bildirdi.
Başbakan Olmert, ge?en Pesah bayramının bitmesinin hemen ardından, İsrail Başsavcısı Menahem Mazuz tarafından verilen izinle, polis müfettişleri tarafından sorgulanmıştı. 1,5 saat süreyle ifadesine başvurulan Başbakanın soruşturması ile ilgili ilk haberlerden sonra ge?en cuma, haberlere yayın yasağı gelmişti.
İsrail basınında, sadece Başbakan Olmert'le ilgili bir soruşturma yapıldığı haberleri yer almasına rağmen, spekülasyonlar gündeme hakim olmuştu. İsrail'in Bağımsızlık Günü nedeniyle resmi tatil olan bugün, Tel Aviv nöbet?i mahkemesi, soruşturma ile ilgili yayın yasağını kısmen kaldırma kararı aldı. Kararın alındığı saatlere kısa süre kala, Başbakan'ın basın danışmanları tarafından Olmert'in bir basın a?ıklaması yapacağı duyuruldu.
Olmert, konutunda düzenlediği ve yaklaşık yarım saat kadar süren basın toplantısında, polis tarafından ifadesine başvurulması ve soruşturmayla ilgili yayın yasağının bulunması nedeniyle, "Hem ülkem, hem ben zor günler ge?iriyoruz. Yayın yasağının bu kadar uzun sürmesi, bana zarar verdi" dedi ve iddialara cevap veremediğini belirtti. Olmert, yayın yasağı ve soruşturma halen devam ettiği i?in fazla ayrıntıya giremediğini de belirtti.
İsrail basınında yer almamasına rağmen, Olmert'e, Kudüs Belediye Başkanı olduğu dönemde, "rüşvet verdiği"ni öne süren ve iddiaları yurt dışı medya organlarında ve internet sitelerinde yayımlanan, finansör Morris Moşe Talansy'i tanıdığını belirten Olmert, "1993'te, Kudüs Belediye Başkanlığı i?in se?im kampanyasında, 1999 ve 2002 Likud partisi ön se?imlerinde bana bağış desteği sağladı" dedi.
İsrail'de se?im kampanyalarının büyük paralar gerektirdiğini ve para desteği olmaksızın bunları yapmanın zor olduğunun altını ?izen Olmert, tüm bu paraların avukat Uri Meser'in kontrolünde olduğunu kaydetti, nelerde, nasıl harcandığı konusunda bilgisi olmadığını ifade etti.
Olmert, basın toplantısında, "Hi?bir şekilde rüşvet almadım, cebime bir agorot (İsrail kuruşu) para girmedi" dedi ve sözlerini "İsrail Başsavcısı Menahem Mazuz, hakkımda su? duyurusunda bulunursa, görevimden ayrılırım" sözleriyle tamamladı.
Olmert, basın a?ıklamasını okuduktan sonra, toplantıdan ayrıldı, sorulara cevap vermedi. Olmert'in adı ge?en Morris Moşe Talansky'den nakit olarak yüzbinlerce dolar aldığı iddiaları bulunuyor. Polisten gelen bilgilere göre, Olmert'in bu gelen paraları kullandığına dair bir kanıt olmadığı da ifade edilmesine karşın, Talansky'nin polise ifadede, Olmert'e verdiğini söylediği paraların kesin tutarlarını ve zamanlarını da söylediği belirtildi.
Kanal 2 Televizyonu, Olmert'e rüşvet verdiğini a?ıklayan, Long İsland'da bir yatırım şirketi bulunan milyoner Talansky ile bir röportaj yayımlandı. Talansky, röportajda, İsrail'e ?ok sık gelip gittiğini, Olmert'i de 20 yıldır tanıdığını söyledi.
Kudüs'te de bir evi bulunan Talansky'nin, 26 Nisan'da Pesah tatilini ge?irmek üzere geldiği kentte, polis tarafından sorgusuna başvurulmuştu.
Kanal 2 Televizyonu, Talansy'nin ABD eski başkanlarından Bill Clinton ile New York Belediye Başkanı Rudolph Giuliani'ye (1994-2001) de se?imleri sırasında mali destekte bulunduğunu ifade etti.
Kanal 2, Keren İsrael isimli, Olmert'in kurduğu vakıfta da Talansy'nin sayman olarak görev aldığını kaydederken, televizyon yorumcuları, Talansky'nin aktardığı paraların, bazı sponsorlardan geldiği ve kendisinin aracı olduğunu belirttiler.
Yurt dışında bazı yayınlarda, Morris Moşe Talasky'nin adının "para aklayıcı" olarak verildiği de öne sürüldü. Olmert'e verildiği iddia edilen paranın da Talansky'nin sponsorlarınca verildiğini de öne sürülüyor.
Paralarda aracı olan avukat Uri Meser yanı sıra, Olmert'in bürosundaki yardımcılarından Şula Zaken'in de kampanyaya gelen paralarda aracı olduğu iddia ediliyor. Şula Zaken'in, Olmert'in son ifadesi sırasında 3 kez polis tarafından sorgulanmıştı.