Güncelleme Tarihi:
TÜRKİYE Cumhuriyeti Nürnberg Başkonsolosu Serdar Deniz olay yerini bizzat giderek saldırıyla ilgili gelişmeleri yakından takip edeceğini söyledi. Serdar Deniz yeni bir güvenlik konseptiyle Türk ve Müslüman mezarların korunmasını Nürnberg Belediyesi’nden talep etti. Nürnberg Güney Mezarlığı’ndan aile yakınları bulunan Türk toplumunun fertleri Aydın Yüksel, Abdurrahman Gümrükçü ve Ahmet Can ile Nürnberg Metropol Bölgesi Türk Toplumu (TGMN) Başkanı Bülent Bayraktar kabirleri ziyaret ettiler.
‘1930’LARIN ALMANYASINI HATIRLADIM, ÜRKTÜM!’
39 yıldır Nürnberg’de yaşayan Avrupa Metropol Bölgesi Nürnberg Türk-Alman İş adamları Derneği eski başkanı (TİAD) Aydın Yüksel’in 2013 yılında vefat eden sevgili eşi Fein Yüksel buraya defnedilmiştir. Aydın Yüksel: “Mezarlık, geçmişin, tarihsel, toplumsal aidiyetini gösterdiği için önemlidir. Cenazemizi yaşadığımız, benimsediğimiz ve yaşayacağımız yere gömeriz. Olayı ilk duyduğumda 1930’ların Almanyası aklıma geldi ve ürktüm. Sanırım Türk toplumunun her kesimininde ilk duygu böyle olaylarda ürkmektir. Sonra olayın detaylarıyla ilgilendim. Her ne kadar olay aklı dengesi bozuk bir bayanın gerçekleştirdiği yönünde olsa bile şöyle kendime bir sordum. ‘Bu olay Musevi mezarlığında gerçekleşseydi, Alman medyası ve belediye büyükleri nasıl bir tepki verirdi.’ Neonazi cinayetlerini unutmadık. Öldürüldük, tedirgin edildik hem de suçlandık. NSU cinayetlerinden dolayı Türk toplumunun Alman makamlarına karşı bir güvensizliği var. İçinde yaşadığımız güzel şehrimiz Nürnberg’de ‘en yetkili ağızlardan tüm Türk toplumuna ulaşacak bir açıklama beklemek en doğal hakkımız. Hepimizin ikna etme zorunluluğu var.”
‘BARİ ÖLÜMÜZE SAYGI GÖSTERİN’
49 yıldan beri Almanya’da yaşayan, Nürnberg Nordostbahnhof SPD Bölge Başkanı Abdurrahman Gümrükçü’nün henüz 22 yaşında hayata gözlerini yuman Fulya Gümrükçü de ebedi istiharatını Mayıs 2008 yılında burada buldu. “Olaydan sonra kızım ve eşim beni aradı, hemen mezarlığa gittim. Nürnberg gibi bir şehirde böyle bir olayın olması bizi çok üzdü. Biz bu şehrin bir parçasıyız, toplumun her yerinde varız. Bu tür olayları duyunca ‘Neden’ diye kendime soruyorum. Bayanın psikolojik rahatsız olduğuna inanmıyorum. O kadar yolu kat edip o ücra bölümde mezarlara zarar verecek kadar aklı dengesi yerinde. Bu tür olaylara maalesef toplum olarak toplu tepki gösteremiyoruz. 58 yıldan beri Almanya’da yaşıyoruz, 58 kişi maalesef bu tür olaylarda bir araya gelemiyor. Belediyenin maddi hasarlarını hemen giderdiğini sevindim. Eskiden daha fazla güvenlik önlemleri vardı, belediye bunları azalttı. Yeniden özel güvenlikle mezarlarımızın korunmasını talep ediyorum. Yalnız Nürnberg Belediye Başkanı Dr. Ulrich Maly’nin mezarlığı ziyaret etmesini beklerdik. Nürnberg Başkonsolosu’nu ziyaret edip
–en azından telefon açıp– taziyede bulunmasını beklerdim. Olmadı TGMN başkanını arayarak bu vesileyle üzüntülerini dile getirebilirdi. Türk basını vesilesiyle de olabilirdi. Ama maalesef bu tür girişimleri olmadı. Belki de Südpunkt’ta yaşanan olaylardan sonra mesafeli kalmayı tercih ediyorlar. Dirimize saygınız yok ise bari ölümüze saygı gösterin!“
‘BIRAKIN RAHAT YATSINLAR!’
30 yıldan beri Nürnberg’de ikamet eden TİAD Yönetim Kurulu üyesi Ahmet Can 2013 yılında yoğun tıbbi mücadeleler sonucu oğlu Emir Can’ı burada defnetti. Can: “Şok oldum. Ölüler rahat yatsın, din, dil, ırk fark etmeden. Olayın Müslümanlara karşı olduğunu daha sonra öğrendim. Benim çocuğum, arkadaşlarınızın eşi dostu burada yatıyor. Bırakın, rahat yatsınlar! Güvenlik önlemlerinin artırılmasını istiyoruz. Alman makamlarından bu tür olaylardan sonra daha hassas olmalarını talep ediyorum.”