Güncelleme Tarihi:
Hamburg’da 20 Şubatta yapılan eyalet seçimlerinin ardından 7 Martta Başbakan olarak göreve başlayan Sosyal Demokrat Parti (SPD) üyesi Scholz, verdiği demeçte, Almanya’da yaşayan milyonlarca Türk’ü de ilgilendiren uyum konusu üzerinde durdu.
Scholz, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Almanya’da vatandaşlara hitaben yaptığı bir konuşmada ’Uyuma evet, asimilasyona hayır’ şeklinde görüş belirtmesini nasıl yorumluyorsunuz?" sorusunu şu şekilde yanıtladı: "Almanya’da yaşayan ve başka ülkeden gelen biri kendi kültüründen vazgeçmek zorunda değil, ama Almanya’daki değer yargılarını da kabul etmeli. Buna, liberal bir yaşam şekline sahip bir toplumda yaşamaya hazır olmak da dahildir. Anayasamızda yer aldığı gibi kadın-erkek eşitliğine de saygı gösterilmeli. Uyum, ancak herkesin iyi bir yaşam için ortak çaba harcamasıyla mümkün olur."
Başarılı bir uyumun anahtarının Almancayı öğrenmekten geçtiğini, bu nedenle anaokulundan itibaren dil öğreniminin teşvik edilmesi gerektiğini ifade eden Scholz, "Daha çocukluk döneminde dil öğrenimi teşvik edilmeli. Göçmen kökenli ailelerin çocukları mümkün olduğunca erken yaşta çocuk yuvasına giderse, bu sadece toplumsal uyumu teşvik etmekle kalmaz, gelecekte eğitimdeki başarıya da olumlu etki yapar. Başarılı bir uyumun anahtarı Almancayı iyi öğrenmekten geçer. Çocuk yuvasına gitmekte hiçbir engel kalmasın diye Hamburg’da anaokulu ücretlerini adım adım kaldırmaya çalışıyoruz" dedi.
Scholz, "Hamburg’da kurulan kabinede hiçbir göçmen kökenli bakanın olmamasının nedenine" ilişkin bir soru üzerine, "Hamburg’da şimdi bir uyum bakanı var. Pek çok insan bunu büyük bir aşama olarak görüyor. Hamburg SPD teşkilatında çok sayıda göçmen kökenli üyemiz var. Bunlardan bir kısmı belediyelerde, Hamburg Eyalet Meclisinde ve Federal Mecliste görevli. Bunlar arasında pek çok yetenekler var" dedi.
Hamburg’daki Uyum Merkezini kapatmak istemesinin nedeniyle ilgili olarak da Scholz, "Hamburg’da Çalışma, Sosyal İşler ve Aile Bakanlığına uyum da eklendi. Böylece bu alana şimdiye kadar olduğundan çok daha fazla önem verilmektedir. Önemli ağırlık konularını şöyle belirledik: Dil öğrenimini teşvik, okul ve meslek eğitiminde iş piyasası ile ilgili alınacak önlemler. Ayrıca eyalet hükümetimiz Alman vatandaşlığına geçiş kampanyası başlatacak ve yıllardan beri burada yaşayan vatandaşlarımızın Alman vatandaşlığına geçmesini teşvik edecek" diye konuştu.
Scholz, Almanya’da doğduktan sonra doğrudan çifte vatandaş olan göçmen kökenli gençlerin, 18 ile 23 yaşları arasında tek bir vatandaşlıktan yana karar vermek zorunda bırakıldığı "opsiyon modeli" ve çifte vatandaşlıkla ilgili olarak da, "SPD Federal Meclis Grubu, geçen yıl, çifte vatandaşlık lehine opsiyon modelinin kaldırılmasını öngören bir yasa taslağı sunmuştu. Bu taslağa göre, yabancı anne ve babaların Almanya’da doğan çocukları tek bir vatandaşlıkta karar vermek zorunda kalmayacak, her iki vatandaşlığı sürekli muhafaza edebilecekti. Alman vatandaşlığına geçiş durumunda da her iki vatandaşlık muhafaza edilecekti. Ama bu kabul edilmedi" dedi.
"TÜRKİYE’NİN AB’YE ALINMASI İÇİN ÇABA HARCAYACAĞIM"
Hamburg Eyaleti Başbakanı Olaf Scholz, Türkiye’nin AB üyeliğiyle ilgili olarak da, "Türkiye’nin AB’ye alınması için çaba harcayacağım" dedi. AB’ye tam üyelik yolunda Türkiye’ye adil davranılması gerektiğini ifade eden Scholz, AB içinde sürdürülen tartışmalarda Türkiye’nin üyeliğinin yaratacağı imkanlardan çok az söz edildiğine işaret etti.
Scholz, Almanya’da artan ırkçılığın nasıl önlenebileceğine ilişkin bir soruyu yanıtlarken de, "Hamburg’da aşırı ırkçların eylemlerine seyirci kalmayacaklarını" bildirdi. "Aşırı eğilimlere ve şiddete karşı mücadele toplumsal bir görevdir" diyen Scholz, "bu tür eğilimlerle karşı karşıya kalan gençlere, velilere, öğretmenlere ve kurumlara danışmanlık hizmeti verilmesi" gereğine işaret etti.