Öğretmenlere şiddet

Güncelleme Tarihi:

Öğretmenlere şiddet
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 05, 2018 10:17

Almanya’da ilk ve orta öğrenim kurumlarında, yani okullarda öğretmenlere dönük baskı, tehdit, fiziksel ve psikolojik şiddet, mobbing (duygusal taciz, dışlama, aşağılama), siber saldırı ile ilgili bir araştırmaya bakıyorum. Kara bir tablo... Hem de kapkara.

Haberin Devamı

Öğretmenlere şiddet
Bilim ve Eğitim Birliği (VBE) adına Forsa tarafından yapılan bu araştırmaya göre, son 5 yıl içinde Almanya’daki okulların yüzde 48’inde, yani nerdeyse her iki okuldan birinde öğretmenler şiddet, tehdit ve baskıya maruz kalmış.
Bu oran grundschule olarak bilinen ilkokullarda yüzde 46’yı buluyor.
Hauptschule (ortaokul), realschule (orta dereceli okul), gesamtschule (orta dereceli karma okul) gibi eğitim kurumlarında yüzde 59’a ulaşıyor.
Gymansium denilen liselerde de yüzde 33’e.
Özellikle ilkokullarda öğretmenlere karşı fiziksel şiddet ürkütücü boyutta.
Almanya’daki her üç ilkokuldan birinde öğretmenler ya öğrenciler ya da veliler tarafından fiziksel saldırıya uğramış.
İnsanın bu verilere inanası gelmiyor.
Ama ne yazık ki, bu veriler doğru.
Çünkü bu araştırma Forsa gibi ciddi bir kurum tarafından yapılmış.

Haberin Devamı

***
Söz konusu araştırmada, yabancı ve göçmen kökenlilerin yoğun olduğu okullarda bunun benzerlik gösterdiğine özellikle dikkat çekilmiş.
Böyle olduğu halde, bazı sağ popülist politikacılar ve bazı gazete ve dergiler, bunu görmezden gelip, yabancı ve göçmen kökenlilerin yoğun olduğu eğitim kurumlarında öğretmenlere karşı şiddet, tehdit ve baskının çok daha fazla olduğu yalanını yaymayı yeğlediler.
Ama bu hiç de yeni bir olgu değildir Almanya’da.
2006 yılı başlarındaydı.
Başkent Berlin’in Neukölln İlçesi’nde Türk ve Arap kökenli öğrencilerin yoğun olduğu Rütli Schule (Rütli Okulu) öğretmenleri Berlin Eğitim Senatörlüğü’ne bir acil mektup gönderdi.
Bu mektupta, öğrencilerin hem öğretmenlere hem de kendilerinden olmayan diğer öğrencilere fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladıklarına yer verildi.
Bu okuldaki sınıflarda artık ders yapmanın imkansız hale geldiğine de.
İşte o günlerde de özellikle aşırı sağ ve sağ popülist çevrelerden benzer sesler yükseldi.
“Yabancı ve göçmen kökenlilerin yoğun olduğu okullarda her alanda şiddet çok daha fazla” denildi.
Ama yapılan araştırmalar bunun öyle olmadığını ortaya koydu.

Haberin Devamı

***
Berlin’in Zehlendorf gibi kesimlerindeki hemen hemen hiç yabancı ve göçmen kökenli öğrenci olmayan bazı okullardaki şiddetin Rütli Schule’dekinden daha az olmadığına dikkat çekildi.
Dönemin Berlin Eğitim Senatörü Klaus Böger çok sağduyulu bir tutum sergiledi.
Rütli Schule öğretmenlerinin acil mektubunu ciddiye aldığını söyledi.
Onların Rütli Schule’nin kapatılması önerisine karşı çıktı.
“Bu çocuklar bizim çocuklarımızdır. Onlara sahip çıkmalıyız” dedi.
Nitekim de öyle oldu.
Yeni bir konsept geliştirildi.
Campus Rütli (Rütli Kampüsü) oluşturuldu.
2009 yılında yeni bir konseptle Rütli kampüsünde bir Gemeinschaftsschule (Karma okul) devreye sokuldu.
Yeni bir yönetici ve yeni öğretmenler atandı.
Almanya’nın eski Cumhurbaşkanı Johannes Rau’nun eşi Christine Rau da bu okulun hamiliğini üstlendi.
Çocuklara ders saatleri dışında spor ve müzik alanlarında çeşitli olanaklar sunuldu.
Ev ödevlerine yardım kursları düzenlendi.
Velilerle birlikte etkinlikler düzenlendi.
Ve Berlin’in en sorunlu okulu olarak bilinen Rütli Gemeinschaftsschule ilk lise mezunlarını 2014 yılında verdi.
Okuldaki öğrencilerin başarı oranı yeni konsept sayesinde arttı.
Rütli Gemeinschaftsschule’de şiddet devre dışı kaldı.
Belki de bu model ışığında yeni adımlar atılarak, Almanya’daki ilk ve orta dereceli okullarda öğretmenlere karşı şiddeti azaltmak mümkün olabilir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!