Güncelleme Tarihi:
BRİTANYA Türk Kadınları Derneği (BTKD) tarafından düzenlenen Kitap Gününde Işık Öğütçü, roman ve öyküleriyle çağdaş Türk edebiyatında özgün bir yeri olan babası Orhan Kemal'i anlattı.
Troyy Hotel Salonunda düzenlenen etkinlikte aralarında Sefire Bernev Alpogan ve Başkonsolos Yardımcısı Sunay Dizdarın da yer aldığı kitap dostları, baba ile oğul arasındaki geniş yaşam parantezinin tanığı oldular. Orhan Kemalin aramızdan ayrılışının 38. yıl dönümü münasebetiyle BTKD Başkanı Hülya Koçunun açılış konuşması ile başlayan etkinlikte Kitap Kulübü Başkanı Semra Eren Nijhar, 'Türk edebiyatının ölümsüz ismi Orhan Kemal ve oğlu Işık Öğütçü' hakkında bilgi verdi. Nijhar, 'babasını 13 yaşındayken kaybeden Işık Öğütçü, yıllar sonra kendi çabaları ile açtığı müzede Orhan Kemali yaşatmaya çalışıyor' dedi.
Kelimeler boğazında düğümlendi
Asıl adı Mehmet Raşit Öğütçü olan babası Orhan Kemal ile ilgili Işık Söğütçü şunları anlakttı:
'Orhan Kemal benim için bir babaydı, bir yazar değil. Daktilosunun başında bir şeyler yazardı ama ben babam öldükten sonra ortaokul yıllarımda ilk kez kitaplarını okudum. Babamla ilgili müze açma hazırlıkları esnasında yani 2000 yılında, Orhan Kemali tanıdım. İşte o zaman onun yalnızca bizim ülkemiz için değil, dünya için de bir hazine olduğunu anladım. Orhan Kemalin bütün eserlerinde yaşadığı ve gözlemlediği olaylar, gerçek yaşamdan kesitler taşımaktadır. Okuyucular aslında bir roman değil, bir belgesel okuyorlardır' dedi.
Öğütçü, Nazım Hikmet ile Bursa Cezaevinde tanışmasının Orhan Kemalin hayatında bir dönüm noktası olduğun işaret ederek, babasının ilk çocuğuna 'Nazım' adını verdiğini söyledi.
Zaman zaman duygusal anların yaşandığı etkinlikte Öğütçü, "Bizler de yaşlanıyoruz. 'Peki, ilerde bu müzenin durumu ne olacak' diye sorduklarında, hiçbir cevap veremeyişim, beni çok düşündürüyor. Sanatçıların öldükten sonra eşyalarının korunamaması, kurumlara hibe edilen sanatçı kütüphanelerinin ve eşyalarının zaman içinde darmadağın olması beni korkutuyor" diye konuştu.