Güncelleme Tarihi:
FRANKFURT’taki Eyalet Mahkemesi’nde görülen duruşmaya katılan Wissler, olayın kendisine bildirildiğinde hem ailesini tedirgin etmemek hem de polisin soruşturmasına zarar vermemek için tehdit mektubunu kamuoyuna duyurmadığını söyledi. Wissler, aynı zamanda emniyet teşkilatının da kendisine bu yönde tavsiyede bulunduğunu aktardı. Ancak Wissler, dönemin Hessen eyaleti Emniyet Müdürü’nün basın toplantısında bunu açıkladığını öğrenince şok geçirdiğini belirtti.
‘HAYRETLER İÇİNDE KALDIM’
Wissler, “Eyalet Kriminal Dairesi bana kamuoyuna duyurmamam için tavsiyede bulundu ve ben de buna uydum. Ama polisin duyurduğunu öğrenince hayretler içinde kaldım” dedi. Wissler, Seda Başay Yıldız da olduğu gibi kişisel bilgilerinin polisten alındığı yönündeki iddiaların ise kendisinde polise karşı güvensizlik oluşturduğunu belirtti. Tehdit nedeniyle evinde birtakım tedbirler aldığını söyleyen Wissler, ancak tehditlerin politik çalışmasına engel olmadığını kaydetti. Frankfurt Emniyeti, Wissler’in özel adresi gibi kişisel bilgilerinin polisten alındığı yönündeki iddiaları kabul etmiyor.
‘GÖRMEZDEN GELSEYDİNİZ’
Öte yandan duruşmada tanıkları dinleyen zanlı, avukat Seda Başay Yıldız ve Federal Meclis milletvekili Martina Renner ile avukatlarının müdahil davacı olmamaları için mahkemeye başvurdu. Zanlı, hakaret ve tehdidin küçük adi suç vakasına girdiğini ve bu nedenle müdahil davacı olamayacaklarını söyledi. Zanlı tehdit mektuplarının internette dolaşan anonim yazılar olduğunu ve gerçek bir tehlike arz etmediğini de kaydetti. Sanık ayrıca mağdurlara da “Görmezden gelseydiniz” dedi.