NSU üyesi Zschaepe kalan ömrünü parmaklıklar arkasında geçirecek!
Güncelleme Tarihi:
Almanya’da Federal Mahkeme, 8’i Türk, bir Yunan ve bir kadın polisi öldüren aşırı sağcı NSU terör örgütü üyesi olmaktan yargılanan Beate Zschaepe ve diğer iki aşırı sağcının mahkumiyet kararını onadı.
BAVYERA Eyalet Yüksek Mahkemesi 2018 yılında Beate Zschaepe’yi terör örgütü NSU üyesi olmak, iki bombalı saldırı, cinayete yardım, suç ortaklığı ve 15 silahlı soyguna destek vermekten ömür boyu hapse mahkum etmişti. Eyalet Yüksek Mahkemesi kararında Zschaepe’nin ağır suç işlediğini belirterek mahkumun 15 yıl sonra serbest kalmasının da yolunu kapamıştı. Zschaepe’nin temyize gitmesi üzerine itirazını değerlendiren Federal Mahkeme’nin kararıyla birlikte NSU üyesi Beate Zschaepe, ömür boyu hapiste kalacak. Federal Mahkeme Zschaepe hakkında sadece bir suç istinadını düşürürken, bunun “Toplam müebbet hapis cezası ve suçun belirlenen ağırlığı durumunu etkilemeyeceğini” belirtti.
Mahkeme ayrıca NSU davasında mahkum edilen Ralf Wohlleben ve Holger G. hakkında verilen kararı da onadı. Ralf Wohlleben, cinayete yardım ve terör örgütüne yardım ve yataklıktan 10 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. NSU’nun en büyük destekçisi olarak bilinen Ralf Wohleben’in cinayetlerde kullanılan Ceska marka silahı temin ettiği biliniyor. Mahkemede 3 yıl hapis cezasına çarptırılan Holger G., ise duruşmalarda, yer altına inen NSU üyelerine yardım ettiğini itiraf etmişti. NSU çevresinden olduğu ve örgüte yardım ettiği gerekçesiyle mahkum edilen Andre E.’nin itirazıyla ilgili karar ise 2 Aralık’ta verilecek. Yüksek mahkemenin Andre E. ile ilgili verdiği karara savcılık da itiraz etmişti. Savcılık, Andre E. hakkında talep edilen cezadan daha hafif bir karar çıkmasını temyize götürdü.
1990’LARDA YER ALTINA İNMİŞLERDİ
Aşırı sağcı bir ortamda yetişen NSU üyeleri Uwe Mundlos ile Uwe Böhnhardt, Beate Zschaepe ile birlikte 1990 yıllarda izlerini kaybettirerek yer altına inmişti. 1990’ların sonuna doğru yeniden ortaya çıkan üçlü, Nasyonal Sosyalist Yeraltı örgütünü kurarak 2000 yılından itibaren cinayet işlemeye başladı. Birçok banka soygunu da gerçekleştiren NSU üyeleri, 2011 yılında bir banka soygunu sonrasında yakayı ele verdi. Polisin takip ettiği teröristler Uwe Mundlos ve Uwe Böhnhardt’in polise yakalanmamak için yaşadıkları karavan içinde intihar ettikleri ortaya çıkmıştı. Ancak medyada iki teröristin intiharlarıyla ilgili şüpheler de gündeme getirildi. Beate Zschaepe ise Zwickau’daki evi havaya uçurarak delilleri yok etmeye çalıştı. Zschaepe, NSU’nun işlediği cinayetleri itiraf ettikleri videoyu basına gönderdi ve ardından polise teslim oldu.
9 Eylül 2000: Aşırı sağcı Nasyonal Sosyalist Yeraltı Örgütü (NSU) ilk cinayetini işledi. Nürnberg’de çiçek satıcısı Enver Şimşek öldürüldü. (Bu ve bundan sonra işlenen cinayetleri NSU adlı aşırı sağcı terör örgütünün işlediği 2011 yılında ortaya çıktı)
13 Haziran 2001: Aşırı sağcı NSU üyesi teröristler Nürnberg yakınlarındaki Rohenbach/Prigntz şehrindeki terzi Abdurrahim Özüdoğru’yu kafasına iki kurşun sıkarak öldürdü.
27 Haziran 2001: NSU teröristleri Süleyman Taşköprü’yü öldürüdü. (Polis uyuşturucu cinayeti olarak şüphelendi ve katilin aile içinde olduğundan yola çıktı)
29 Ağustos 2001: Münih’te market işleten Habil Kılıç dükkanında NSU tarafından öldürüldü.
25 Şubat 2004: Mehmet Turgut çalıştığı döner büfesinde aşırı sağcı NSU’lu teröristler tarafından öldürüldü.
9 Haziran 2005: Aşırı sağcı NSU teröristleri Nürnberg’de yaşayan İsmail Yaşar’ı, çalıştığı döner büfesinde öldürdü.
15 Haziran 2005: Terzi olarak çalışan Yunan vatandaşı Theodoros Boulgarides, Türk zannedildiği için NSU’lu teröristler tarafından öldürüldü.
4 Nisan 2006: Mehmet Kubaşık çalıştığı Kiosk’ta NSU teröristleri tarafından öldürüldü.
6 Nisan 2006: Halit Yozgat işlettiği internet kafede aşırı sağcı NSU terör örgütü tarafından öldürüldü. Cinayetlerin aydınlatılmasından sonra Hessen eyaleti istihbarat çalışanı Anderas Temme’nin cinayet sırasında olay yerinde olduğu ortaya çıktı. İstihbaratçının cinayet işlendiği sırada olay yerinde olması, Alman güvenlik birimleri içinde NSU’nun korunup korunmadığı tartışmalarını başlattı.
25 Nisan 2007: NSU teröristleri Alman polis memuru Michelle Kiesewetter’i öldürdü. Irkçı cinayetler serisinde nedeni bir türlü açıklanamayan ve anlaşılmayan cinayetlerden biri olarak tarihe geçti.