Güncelleme Tarihi:
*
Evet, işte Kızıl Ordu’nun Auschwitz-Birkenau Toplama Kampı’nda ölümü bekleyen insanları kurtarmasının 75’inci yıldönümü vesilesiyle İsrail’de Holokost (Yahudi soykırımı) kurbanları anısına ‘Beşinci Dünya Holokost Forumu’ düzenlendi.
Bu etkinliğe Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier de katıldı.
İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin’in davetlisi olarak anma etkinliğine katılan Steinmeier, Batı Kudüs’teki ‘Holokost Anma Yeri’ (müzesi) ‘Yad Vashem’de bir konuşma da yaptı.
Bu bir ilkti.
Zor bir konuşmaydı.
40’ın üzerinde ülkenin devlet başkanı, hükümet başkanı veya temsilcisinin katıldığı etkinlikte Steinmeier, Almanya’nın ve Almanların İsrail’e ve İsrail halkına karşı tarihi sorumlulukları olduğunu söyledi.
“Şu anda sizlerin önünde büyük tarihi suç doluyum, suç yüklüyüm” dedi.
Steinmeier, bir daha böyle felaketler yaşanmaması için herkese sorumluluklar düştüğünü söyledi.
“Nie wieder! Niemals wieder!” (Asla bir daha! Hiçbir zaman bir daha) dedi.
Alman Cumhurbaşkanı, soykırımdan kurtulanlar ile çocuklarının psikolojik destek aldığı merkezi de ziyaret etti.
Burada Holokost mağdurları ve onların çocuklarını, torunlarını dinledi.
Soykırımdan kurtulan yaşlı insanların anlattıklarını ekran başında izlerken kendimi birden yıllar öncesinde buluverdim.
Berlin yakınlarındaki Sachsenhausen Toplama Kampı’nda, nazi döneminde Hollanda’daki Yahudileri İsviçre’ye kaçırırken babasıyla birlikte yakalanıp Sachsenhausen’e getirilen ve orada babasını kaybeden, annesi Alman, babası Hollandalı Peter Josef Snep’le 2012’de bir araya gelmiştik.
Bize, gözlerinin önünde insanların nasıl kurşunlanarak öldürüldüğünü, ‘köle işçilerin’ hangi koşullarda çalıştırıldığını anlatmıştı.
Tabii çocukların, kadınların, yaşlıların gaz odalarında can vermelerini, kendisinin ve ölümü bekleyen diğer insanların çektikleri acıları da.
Almanya’nın çeşitli kesimlerindeki okullarda öğrencilere yaşadıklarını anlatan Peter Josef Snep, 2016’da 95 yaşındayken öldü.
Geçtiğimiz yıl da Auschwitz’ten sağ kurtulmayı başaran Yahudi asıllı Margot Friedlaender’i tanıdım.
İkinci Dünya Savaşı sonrası Amerika Birleşik Devletleri’ne (ABD) sığınan ve 2010 yılından beri de yeniden 1921’de doğduğu Berlin’de yaşayan Margot Friedlaender de benzer anılarını anlattı.
Belli ki hâlâ ıstırap çekiyordu.
Ama günümüzün Almanya’sına da Almanlarına da kızgın ve kırgın değildi.
98 yaşındaki Margot Friedlaender, haftanın üç günü Almanya’nın çeşitli kesimlerinde okullarda öğrencilere insanlıktan nasibini almamış nazilerin ‘kara tarihini’ anlatıyor.
Dostluk, insanlık, hoşgörü dağıtıyor.
Ve “Asla bir daha Auschwtizler yaşanmasın!” diyor.