Neonaziler, duruşma salonunda bana laf attı

Güncelleme Tarihi:

Neonaziler, duruşma salonunda bana laf attı
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 12, 2018 09:55

Tüm gözler bu karara çevrilmişti. Federal Savcılık baş sanık Beate Zschaepe ve diğer 4 sanık hakkında yüksek cezalar istemişti. Ama mahkemenin kararı vicdanlara cevap vermedi.

Haberin Devamı

BEŞ yılı aşkın süren neonazi terör örgütü davasında mahkeme olayları tüm yönleriyle aydınlatamadığı gibi cezalarda da federal savcılığın taleplerinin altında kaldı. Savcılık Beate Zschaepe hakkında ömür boyu hapse ek olarak ağırlaştırılmış müebbet hapis ve sanığın ömür boyu güvenlik hapsinde tutulmasını istedi. Ancak mahkeme, kararın Yargıtay’dan dönmesini önlemek için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla yetindi. 

Mahkeme, savcılığın güvenlik hapsi talebine uymadı. Ağırlaştırılmış müebbet hapis de baş sanık Zchaepe’nin ömür boyu hapisten çıkamaması anlamına geliyor, ancak ortalama 22 yıl sonra şartlı serbest bırakılma şansı mümkün. Eğer Zschaepe ileride cinayetlerle ilgili itiraflarda bulunur ve kamuoyu geneli için tehlike arz etmezse, yaklaşık 22 yıl hapis yattıktan sonra şartlı serbest kalma şansını mahkeme gözden geçirebilir.

Haberin Devamı

CEZALAR DÜŞÜK
Mahkemenin davanın ikinci önemli sanığı, seri cinayetlerde kullanılan Ceska 83 tipi silahı tedarik eden Ralf Wohlleben hakkında 10 yıl hapis cezası vermesi herkesi şaşırttı. Teröristlere sahte belge ve ehliyetlerle Almanya’da gizli kalmalarını, elini kolunu sallaya sallaya cinayetlerini işleme imkanı sağlayan sanık Andre Eminger’in sadece 2.5 yıl hapis cezası alması da sürpriz karar olarak karşılandı. Duruşmayı izleyen Münih’in tanınmış neonazileri dava arkadaşları Eminger’in sadece 2.5 yıl ceza almasına en çok sevindi ve kararı alkışla karşıladı. Eminger, mahkeme duruşmaya ara verince, izleyici bölümünde oturan dava arkadaşlarını selamladı ve gülümseyerek, karardan duyduğu memnuniyeti ifade etti.
Sanık Andre Eminger mahkemenin verdiği ara sırasında, sanıkların oturduğu bölümde yanına gelen karısı Susann Eminger ile öpüştü ve bir süre sohbet etti. Sanık Ralf Wohlleben de sanık sandalyesinde yanına gelen karısıyla sohbet ederken, yüzünde karardan duyduğu rahatlık vardı.
Ceska 83 silahı teröristlere bizzat götürüp teslim ederek seri cinayetlerin işlenmesine yardım etmekten suçlu bulunan Carsten S, bazı itiraflarda bulunduğu için gençlik cezasından 3 yıl, teröristlere sonuna kadar yardım ve yataklık yapan Holger Gerlach da 3 yıl hapis cezasıyla kurtardı.

Haberin Devamı

DİKKAT KURBANI
Davayı başından itibaren tehlikeye sokmamak için çok özen gösteren ve dikkatli davranan mahkeme heyetinin kararda da üst mahkemeden döner endişesiyle cezaları federal savcılığın talebinden düşük tuttuğu görünüyor.
Mahkeme heyeti Başkanı Manfred Götzl, karar gerekçesinde tüm cinayetleri, banka soygunlarını birer birer ayrıntılı olarak ele aldı. Gerekçede terör örgütü mensuplarının kurbanlarını öldürmeden önce olay yerinde nasıl keşif yaptıkları, kurbanlarının karşılarına aniden çıkarak, poşette saklı susturucu takılı Ceska silahı doğrultup çok yakından yüzüne ateş ettikleri, ilk kurşun isabet etmeyince, kaçmak isteyen kurbanın kafasına arkadan ateş ederek, yere yıktıkları, ardından kanlar içinde yatan kurbanlarının fotoğrafını çektikten sonra olay yerinden kaçtıkları tüm detaylarıyla yer aldı.
Mahkemenin kararı kurban ailelerinin içindeki ateşi söndürmedi. Kurban aileleri mahkemeden düş kırıklığı içinde ama bu davanın burada sonuçlanmış olmayacağı, olayı aydınlatmak için hukuk mücadelesini sürdürecekleri düşüncesiyle ayrıldı.

Haberin Devamı

ONLAR NASIL ALINDI
Mahkeme duruşmayı izlemek için 101 sandalyeli salonda 50 yeri akredite olmuş basın mensuplarına, 51 sandalyeyi ise izleyicilere ayırdı. kurban aileleri, avukatlar, gazeteciler, izleyiciler sıkı güvenlik kontrolünden sonra içeri alındı. Duruşmayı izlemek isteyen yüzlerce izleyici sabah saat 05.00’ten itibaren mahkeme önünde sıraya girdi. Mahkeme Türkiye’nin Berlin Büyükelçisi Ali Kemal Aydın hariç, duruşmayı izlemek isteyen AK parti milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Münih Başkonsolosu Mesut Koç ve diğer konsolosluk yetkililerine de sıraya girme şartı koştu. Başkonsolosluk görevlileri yetkililerin içeri girebilmesi için sabahın erken saatlerinde sıra tuttu.
Münih’in tanınmış azılı neonazileri de duruşmayı izlemek için duruşma salonuna girdi. Mahkeme izleyicilerin tehlikeli kişiler olup olmadığını tespit etmek için önceden kimliklerini alıp fotokopi çekerek, güvenlik incelemesinden geçirdi. İçerde olay çıkarma tehlikesi bulunan izleyicilerin içeri alınmayacağı vurgulandı. Buna rağmen Münih’in tanınmış neonazi simalarının içeri neden alındığı anlaşılamadı.
Mahkeme salonunda tehdit eder bakışlarla toplu oturan neonazi grup, ben yanlarından geçerken laf attı. “Bir şey mi söylediniz?” diye karşılık verdiğimde yine meydan okuyan bakışlarla “Yok bir şey” diye karşılık verdi.

Haberin Devamı

PİŞMANLIKTAN İZ YOKTU
Davanın baş sanığı Beate Zschaepe duruşma salonuna sanki suçlu biri değil, kameralar önüne çıkan bir yıldızmış gibi girdi. Kameralara gülümseyerek ve bakarak poz veren Nazi Gelini, avukatlarıyla neşeli tavırlar içinde sohbet etti. Bir önceki duruşmada son söz hakkını kullanarak, kurban ailelere verilen acıdan dolayı üzgün ve kendisinin de insani duygulara sahip olduğunu anlatan Zschaepe’nin yüzünde pişmanlıktan hiçbir iz yoktu. Zschaepe mahkemenin kararını buz gibi bir yüz ifadesiyle izledi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!