Neonazi çocuğunu göremez

ALMANYA’da Federal Anayasa Mahkemesi, aile hukuku açısından önemli bir karara imza attı.

Mahkeme, bir zamanlar neonazi olan, ancak aşırı sağcılara sırt çevirerek farklı bir kimlikle yaşamını sürdüren, karısından boşandıktan sonra üç çocuğunu göremeyen neonazi Markus P.’yi haklı bulan Dresden Eyalet Yüksek Mahkemesi’nin kararını bozdu.

GEÇMİŞİNİ SİLMİŞTİ
Dresden mahkemesi, velayeti annelerine verildiği için yedi yıldır göremediği üç çocuğunu ayda bir kez cumartesi günleri görmesine izin vermişti.

2005 yılında ‘Exit’ adlı programa katılarak ırkçılığa veda eden, peruk ve güneş gözlüğü takarak katıldığı konferanslarda aşırı sağcılara karşı uyarıda bulunan, eski adı Tanja Privenau olan anne, kendisinin ve çocuklarının can güvenliği tehlikeye gireceği gerekçesiyle söz konusu karara karşı Federal Anayasa Mahkemesi’nde itiraz etti.

İNTİKAM RİSKİ VAR
Federal Anayasa Mahkemesi, bir süre önce verdiği kararında, söz konusu neonazinin çocuklarıyla görüşmesi halinde, bunun hem çocuklar hem de anneleri için can güvenliğini tehlikeye sokan bir durum olacağına işaret etti.

Saksonya İstihbarat Teşkilatı’nın kadın için ırkçı kesimden ‘soyut tehlikenin’ söz konusu olduğu yolundaki raporunu dikkate alan Anayasa Mahkemesi, gerekçeli kararında,

“Davacı kadının kocasının bir zamanlar ırkçı çevrelerden tanınan bir kişi olması ve kendi isteği ile ırkçılığa sırt çevirmesi, ırkçıların hedefi olması ve kendisinden intikam alınması tehlikesini artırır” dedi.

Mahkeme ayrıca, “Bir anne can güvenliği için yeni bir kimlikle gizlice yaşamaya mahkûm iken, neonazi olan babaya çocuklarını kolayca görmesine izin verilmemeli. Bunu, Dresden’deki mahkeme dikkate alması gerekirdi” diyerek, alt mahkemenin kararını bozdu.