Ahmet KÜLAHÇI / Fotoğraf: dpa
Oluşturulma Tarihi: Eylül 06, 2023 10:13
Almanya genelinde okuyucuya ulaşan Münih merkezli günlük gazetelerden Süddeutsche Zeitung, önceki hafta sonuna doğru, Bavyera’da hükümet ortağı Özgür Seçmenlerin (FW) Genel Başkanı ve aynı zamanda Eyalet Başbakanı Yardımcısı olan Ekonomi Bakanı Hubert Aiwanger’in lise yıllarında Yahudi düşmanlığı içerikli bir afiş hazırladığına yer verdi.
BU afişlerden bazılarının o zamanlar 17 yaşında olan ve 11. sınıfa giden Hubert Aiwanger’in çantasında bulunduğu ve okul yönetimi tarafından disiplin cezasına çarptırıldığı da yer aldı haberde.
Tabii Aiwanger bu yöndeki iddiaları geri çevirirken, gazeteyi kendisine dönük bir ‘karalama kampanyası’ başlatmakla suçladı.
Kendisinin böyle bir şeyi kaleme almadığını, ancak onu kimin hazırladığını bildiğini söylediği halde, isim vermedi.
*
Tabii çeşitli çevrelerden tepki ve eleştiriler yükseldi.
Aiwanger’in istifası istendi.
Buna paralel olarak Bavyera’da iktidarın büyük ortağı Hristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Genel Başkanı ve Eyalet Başbakanı Markus Söder’e “Aiwanger’i görevden al” baskısı da arttı.
Ama Aiwanger hiç de oralı olmadı.
İstifa etmeyeceğini ve istifa etmeyi düşünmediğini açıkladı.
Baştan beri sessiz kalan ve kendisinden bir yaş büyük olan erkek kardeşi Helmut Aiwanger, o afişi kendisinin hazırladığını söylese de Söder, Hubert Aiwanger’le bir araya gelerek uzun uzun konuştu.
Bu yöndeki iddialara açıklık kazandırmasını istedi.
25 SORULUK SORU KATALOĞU
Aiwanger, kendisinin Yahudi düşmanı olmadığını, gençlik yıllarında bazı hatalar yaptığını ve birilerini kırmışsa özür dilediğini söyledi.
Söder, bu görüşmeden sonra, Aiwanger’in açıklamalarından pek de memnun olmadığını gizlemedi.
Ancak ön yargısız, adil bir karar verebilmek için Hubert Aiwanger’e 25 sorudan oluşan bir ‘soru kataloğu’ gönderdi ve yanıtlamasını istedi.
Ve bu sorulara zaman kaybetmeden, mümkün mertebe en kısa zamanda yanıt vermesini istedi.
2018 yılından beri Bavyera’da CSU’yla ortaklık eden FW lideri, geçen hafta cumartesi akşamı geç saatlerde yanıtlarını gönderdi.
Ve Markus Söder, pazar günü apar topar bir basın toplantısı düzenleyerek kararını ilan etti.
Söder, Yahudi karşıtı afişin iğrenç, tiksindirici, insanlık dışı olduğunu söyledi.
Nazi dili içerdiğini de.
*
Ama Yahudi karşıtı afişin hazırlanmasının üzerinden 35 yıl geçtiğini ve o zamandan beri Hubert Aiwanger’in benzer bir tutum sergilemediğini belirten Söder, “Bu kararı vermem kolay olmadı. Herkesin hoşuna gitmeyeceğini de biliyorum. Ama adil ve ön yargısız bir karar aldım” diyerek Hubert Aiwanger ve Özgür Seçmenlerle yola devam edeceklerini söyledi.
Aslında Söder’in böyle bir karar vereceği baştan beri belliydi.
O nedenle Aiwanger’in istifa etmesini veya kendisini Söder’in görevden almasını isteyenlere “Ne bekliyordunuz ki?” diye sormak gerekir.
Gerçekten “Ne bekliyordunuz ki?”...
Bavyera’da 8 Ekim’de Eyalet Parlamentosu seçemleri yapılacak.
2018 yılından beri Bavyera Eyalet Başbakanı olan Markus Söder, bu seçilerden yine CSU’nun en güçlü parti olarak çıkıp koltuğunu korumak istiyor.
Hatta bu seçimlerden güçlenerek çıkması halinde 2025 yılında yapılacak genel seçimlerde CDU/CSU’nun başbakan adayı olmayı bile kafasından geçiriyor.
KOLTUĞUNU KAYBETME TEHLİKESİ
Bavyera seçimleri öncesi Hubert Aiwanger’i görevden alması halinde CSU’nun oy kaybına uğrayacağını Markus Söder bal gibi bilmektedir.
Böyle bir davranışın şimdiye kadar CSU’ya destek veren bazı seçmenlerin ‘cephe değiştireceğini’ de.
Kaldı ki, Söder’in Hubert Aiwanger’i görevden alması halinde Bavyera’da geçerli yasalara göre Eyalet Parlamentosu’nun da onayına ihtiyaç vardır.
Çoğunluk sağlansa bile Özgür Seçmenlerin koalisyonu terk etmesi halinde Söder de koltuğunu kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır.
Zira ‘azınlık hükümeti’ oluştursa bile, parlamentoda çoğunluğu kaybetmesi nedeniyle karar mekanizması altüst olacağı için Söder istifa etmek zorunda kalacaktır.
Ayrıca seçimlerden sonra “Yeşiller’le ortaklık yok” dediği, sağ popülist AfD’yle iş birliği yapmayacağı, SPD’yle de hükümet kurmak istemediği için tek olası ortak Özgür Seçmenlerdir.
*
Bavyera’daki yasal düzenlemelerden birazcık haberdar olanların, politikadan birazcık anlayanların bunu bilmeleri gerekir.
Markus Söder, bunu çok iyi bilmektedir.
İşte o nedenle de “Seçimlerden önce zam yapacak kadar enayi miyim?” diyen Türkiye’nin eski başbakanlarından ve cumhurbaşkanlarından Turgut Özal gibi, Markus Söder de, “Ben bile bile seçimleri kaybetmek için seçimlerden önce Aiwanger’i görevden alacak kadar enayi miyim?” dercesine kendisi açısından haklı bir tutum sergilemektedir.