NATO Zirvesi başlıyor

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’ne katılmak üzere özel uçak 'GAP' ile Romanya’nın başkenti Bükreş’e geldi.

Cumhurbaşkanı Gül’ü, Bükreş Havalimanı’nda Türkiye’nin Bükreş Büyükelçisi Ahmet Rıfat Ökçün ve diğer ilgililer karşıladı.

Cumhurbaşkanı Gül ile Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül de Bükreş’e geldi.

Gül, bu akşam Romanya Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda, NATO Zirvesi’nin resmen başlayacağı Devlet ve Hükümet Başkanları Çalışma Yemeği’ne katılacak.

Bu arada Bükreş'e NATO toplantısı için gelen Dışişleri Bakanı Ali Babacan, önemli açıklamalarda bulundu.


'MÜTTEFİKLERİMİZDEN TERÖRLE MÜCADELE KONUSUNDA DAYANIŞMA BEKLİYORUZ'

Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Türkiye’nin terörle mücadelede müttefiklerinden 'daha yakın, daha fazla işbirliği ve dayanışma beklediğini' söyledi.

Babacan, ABD düşünce kuruluşu Alman Marshall Fonu’nun düzenlediği Bükreş Konferansı’nın '5. Madde: Ne Kadar Uygulanabilir ve Günümüzde Ne Anlama Geliyor' konulu oturumuna, Estonya Cumhurbaşkanı Toomas Hendrik İlves, Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski ve ABD’nin terör örgütü PKK’yla mücadeleden sorumlu eski özel temsilcisi emekli Orgeneral Joe Ralston’la birlikte katıldı.

NATO Anlaşması’nın 'üye ülkelerden birine ya da bir çoğuna düzenlenecek silahlı saldırıyı tüm üye ülkelere yöneltilmiş bir saldırı olarak gören ve toplu öz savunma hakkının kullanılmasını' öngören 5. maddesinin 'NATO’nun tanımında çok belirleyici bir unsur ve hala bütünüyle uygulanabilir' olduğunu anlatan Babacan, '5. madde vardır, üzerinde uzlaşma sağlanmıştır ve onaylanmıştır' dedi.

NATO üyeleri bir araya gelerek başka karar almadıkça 5. maddenin geçerliliğinin sorgulanamayacağını vurgulayan Babacan, 'müttefiklerin birbirlerine karşı samimi olmaları, birlikte çalışmaları, dayanışma göstermeleri ve ’birimiz hepimiz, hepimiz birimiz’ yaklaşımını paylaşmalarının' önemine değindi.

Babacan, 5. maddenin henüz test edilmemiş olsa da özellikle Soğuk Savaş döneminde çok önemli bir işlev gördüğünü ve 'Türkiye ve Yunanistan üzerindeki Rus tehdidini asgariye indirdiğini' dile getirdi.

Değişen tehditlere karşı NATO’nun 1999 yılında kabul edilen stratejik kavram tanımı gibi güvenlik ve terörle ilgili yeni yaklaşımlar geliştirdiğini hatırlatan Babacan, uygulamada karşılaşılan sıkıntılara işaret etti.

Ali Babacan, 'Dayanışma kavramının esası, zor zamanlarında müttefiklere yardıma dayanır. Aynısı bir gün bizim de başımıza gelirse bu desteği (müttefiklerimizden) göreceğimizi düşünürüz. Küresel güvenlik ve terörle mücadelede daha fazla dayanışma yapılabilir. Çünkü terör ayrım yapmaz, etnik kökeni, dini olmaz. Müttefiklerimizden terörle mücadele konusunda daha yakın, daha fazla dayanışma ve işbirliği bekliyoruz' diye konuştu.

Babacan, terör örgütü PKK’nın birçok farklı ülkede örgütlenme imkanı bularak, eylemlerinde Türkiye’yi hedef aldığına dikkati çekti.

'TERÖRLE MÜCADELE"

Türkiye’nin terörle mücadele kapsamındaki beklentilerini başta ABD olmak üzere tüm müttefiklerine anlatarak işbirliği için bazı arayışlara girdiğini hatırlatan Babacan, bu kapsamda Türkiye, ABD ve Irak arasında geliştirilen süreçlerin beklentileri karşılamadığını ifade etti.

Babacan, 'Sonuçta ne yapılması gerekiyorsa yapma kararı aldık. Bu kararlılığımızı müttefiklerimize anlattık. (Irak’ın kuzeyine sınır ötesi operasyon için) izin almadık. Uluslararası hukuktan doğan haklarımızı kullandık' dedi.

Türkiye’nin kararlılığı üzerine ABD’nin istihbarat paylaşımına ve asker-asker diyaloğuna rıza gösterdiğini kaydeden Babacan, 'Askeri açıdan operasyonlar başarılı olmuştur. Terör örgütü, Irak’ın kuzeyini güvenli liman olarak değerlendiriyordu. Bunun devamına izin vermedik' diye konuştu.

NATO-AB İŞBİRLİÐİ

Türkiye’nin, bazı kesimlerin resmettiği gibi NATO-AB işbirliğini engellemediğini, aksine 'bunu teşvik ettiğini' vurgulayan Babacan, AB’yle üyelik müzakerelerini sürdüren NATO üyesi Türkiye’nin, AB’nin güvenlik politikasından ve Avrupa Savunma Ajansı’ndan dışlandığına dikkati çekti.

Babacan, 'NATO-AB işbirliğini veto etme niyetimiz yok. (Bu işbirliğinin nasıl yapılacağı konusunda daha önce) uzlaşılan çerçeveye bağlı kalınmasını istiyoruz' şeklinde konuştu.

Türkiye’nin, NATO’nun Gürcistan ve Ukrayna’ya karşı ’açık kapı’ politikasını sürdürmesinden ve bu ülkeleri kendine bağlamasından yana olduğunu anlatan Babacan, her iki ülkenin daha şeffaf ve daha demokratik olma konusunda teşvik edilmelerini istedi.

Rusya ile ilgili bir soru üzerine, bu ülkenin, Avrupa Konvansiyonel Kuvvetler Anlaşması’na katılımını Aralık ayından bu yana askıya aldığını anımsatan Babacan, 'Çok dikkatli davranarak Rusya’yı masaya geri getirmeliyiz' dedi.

Babacan, Türkiye’nin, NATO-Rusya ilişkilerinde 'daha az zıtlaşma ve daha fazla diyalog ve işbirliği' politikasını benimsediğini ifade etti.


İSTEKLER PAKETİ

ABD Başkanı George Bush ise, Romanya’nın başkenti Bükreş’e NATO partnerlerine yönelik geniş bir beklenti paketiyle geldi.

Başkan George Bush, Romanya’nın başkenti Bükreş’te bugün başlayacak NATO zirvesi öncesinde, ittifakın Ukrayna ve Gürcistan’ın üyelik sürecini başlatması çağrısını yineledi.

DAHA FAZLA ASKER İSTEDİ

ABD Başkanı George Bush, NATO’daki müttefiklerinden Afganistan’da Taliban ile mücadele misyonunu ciddiye almalarını ve daha fazla asker göndermelerini istedi.

Bush, Romanya’nın Karadeniz kıyısındaki sahil kasabası Neptun’da Romanya Devlet Başkanı Traian Basescu ile görüştükten sonra düzenlenen basın toplantısında, Afganistan’da başarılı olmak için NATO müttefiklerinin desteğini beklediklerini kaydetti.

Bush, başta Fransa olmak üzere bazı ülkelerin Afganistan’daki 47 bin kişilik NATO gücüne takviye asker göndereceklerini açıklamalarından memnuniyet duyduğunu söyledi.

Bazı ülkelerin Afganistan’da cephe hatlarına asker göndermede isteksiz olmalarını anladığı, ancak Afganistan’da başarısızlığın, burasını teröristler için güvenli bir cennet yapabileceğini, demokrasi talebini tahrip edebileceği görüşünü dile getirdi.

NATO müttefiklerinin Afganistan’daki misyonu ciddiye almaları gerektiğini söyleyen Bush, "Barış ve kendi güvenliğimiz için bu gerekli" diye konuştu.

Bush, NATO zirvesinde ülkelerin daha fazla taahhütte bulunacağı konusunda da ihtiyatlı bir iyimserliğe sahip olduğunu ima etti.

Basescu da Afganistan konusunda Bush’un çağrılarına destek verdiğini ifade ederek, Afganistan’da teröristlerin yarattığı riski ortadan kaldırmak, ülkenin ekonomi, demokrasi ve güvenlik alanlarında gelişimini sağlamak ve buradaki girişimlerinin başarılı olması için ellerinden gelen her şeyi yapmaları gerektiğini kaydetti.