Güncelleme Tarihi:
Haftalık Die Zeit Gazetesi politika redaktörü Özlem Topçu'nun yönettiği sempozyumda yazar ve Alman İslam Konferansı Üyesi Sineb El Masrar, Batı toplumundaki göçmen kökenli Müslüman kadınlarının resminin önyargılı olduğunu belirtip, “Toplumun gözünde göçmen kökenli genç Müslüman kadınlar zavallı ve çaresiz, baskı altında olduğu, zorla evlendirildiği ve kapandıkları resmi hakim” diyerek başörtüsünün İslam'ın bir simgesi olduğunu ve inanan kişilerin taktığını söyledi.
TESETTÜR DEFİLESİ
Din bilimcisi ve 'Müslüman, kadınsı, Alman' adlı kitabın yazarı Lamya Kaddor, İslam'da başörtüsü veya türban zorunluluğunun olmadığını belirtip, Kuran'da da bu konuda kesin bir hüküm olmadığını ve bunun daha ziyade erkek din bilimcilerinin öne sürdüğü bir görüş olduğunu dile getirip, türbanın şeriat modası olduğunu vurguladı.
İnternet üzerinden tesettür kıyafetleri satan şirketin sahibi olan Susanne Queck'in Friedrich Ebert Vakfı salonlarında sunduğu tesettür modası davetlilerin dikkatini çekti. Tesettür amaçlı 'Haşema' denen mayolar üreten Nele Abdallah ise, çocuğunu yuvaya götürürken yolda bazı insanlar tarafından 'İslamcı' gibi değişik hakaretlerle karşılaştığını dile getirip, “Müslüman kadınlar dinlerinden ve inançlarından ödün vermeden, başörtülü veya başörtüsüz olma konusunda hür bir şekilde karar vermelidirler” dedi.