Güncelleme Tarihi:
Tek kurtuluşları kemik iliği nakli olan ikizlerin 7 yaşındaki ağabeyleri Çağrı ile 12 yaşındaki ablaları İrem bir ’mucize’ gibi tam uyumlu çıktı ve Çağrı Aslı’yı, İrem de Aysima’yı kurtardı. Doç. Dr. Serap Aksoylar, "Sağlıklı kardeşler, ikizlere şifa oldu. Her yönüyle çok ilginç vakalar" dedi.
13 yıldır İzmir’in Kemalpaşa İlçesi’nde oturan ev kadını 33 yaşındaki Ayşe Çakal ile öğretmen 43 yaşındaki Muammer Çakal çifti, geçen yıl kızları İrem ile oğulları Çağrı’ya ’ikiz kardeş’ müjdesi verdi. İkizler kalp atışlarında farklılaşma görülmesi üzerine gününden önce sezaryenle alındı. 9 Kasım 2010 tarihinde doğan ikiz kız bebeklere Aslı ile Aysima adı verildi. Biri 2 kilo 200 gram, diğeri 2 kilo 80 gram doğan ikizlerde herhangi sağlık sorunu saptanmadı.
Taburcu olup evlerine döndükten 15 gün sonra Aysima bebeğin ateşi yükseldi. Aysima, Dr. Behçet Uz Çocuk Sağlığı ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bir hafta yattı. Bebeklerini sürekli izleyen Çakal çifti, burun tıkanıklığına bağlı soluk almada sıkıntı yaşadıklarığını düşünürken, ikiz oldukları için istenen göz muayenesi için tekrar hastaneye başvurdular. Bu kez yapılan tetkiklerde Aslı’nın trombosit değerlerinde düşüş saptandı. Aysima eve dönerken, Aslı ileri tetkikler için hastaneye yatırıldı. Ancak Ayşe Çakal, biri hastanede diğeri evde olan ikizlerine annelik yapabilmek için perişan oldu, aile tanı konulmadan Aslı’yı hastaneden çıkardı.
ANNE KARNINDA BAŞLAYAN HASTALIK
İkizlerin bir arada olup bakılması için çabalayan baba Çakal, evlerine daha yakın olan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne başvurdu. Yapılan tetkikler sonucunda Aslı bebeğe ’osteopetrozis’ hastalığı tanısı konuldu. Tülay Aktaş Onkoloji Hastanesi Pediatrik Onkoloji Kliniği’nden Doç. Dr. Serap Aksoylar, Aslı’ya zaman geçirilmeden kemik iliği kök hücre naklinin yapılması gerektiğini bildirdi. Hızla verici tespiti yapıldı, Kemalpaşa Şehit İncekara İlköğretim okulu ikinci sınıfına geçen ağabeyi 7 yaşındaki Çağrı’nın doku tiplerinin uyumlu olduğu belirlendi. Aslı’ya geçen 25 Şubat’ta daha 3.5 aylıkken ilik nakli yapıldı.
Anne Ayşe Çakal minik kızıyla dış ortamdan tecrit edildikleri odada Aslı’nın iyileşip evlerine döneceği günleri beklerken, bu kez aynı belirtiler Aysima’da da görüldü. Hastalığın göz sinirlerine bası yapıp körlüğe bile yol açtığını öğrenen baba Çakal, Aysima’nın bakışlarında farklılık hissedince soluğu hastanede aldı. Bu kez Aysima için verici arandı, talihsiz bebeğin şifasının ablası İrem olduğu belirlendi. Abla İrem’den alınan kemik iliği kök hücresi geçen 15 Nisan’da Aysima’ya nakledildi. İrem’in dokularının yüzde 100 uyumlu çıkması aileyi de doktorları da sevindirdi. Aysima bebek de nakil yapılmaması halinde ölüme götüren hastalığa ablası İrem’in sayesinde meydan okudu.
ŞANSSIZLIK VE ŞANS BİRARADA
Anne Ayşe Çakal, "Başımıza gelenleri biz bile anlayamadık" derken, şaşkınlık, üzüntü, sevinç, umutsuzluk, umut pekçok duyguyu bir arada yaşadıklarını söyledi. Anne Çakal, "Çok şanslıyız ki ablası ve ağabeyi donör oldu. Dokuları tuttu. Şimdi ikiz bebeklerim iyi, inşallah atlattık. Abla ve ağabeyinin donör olması, böyle bir hastaneye, doktorlara sahip olmamız ikizlerimin kaderini değiştirdi. Kızımla oğlum kardeşleri olmasını çok istemişlerdi. İnşallah onların iliğiyle kurtulacaklar. Şimdi kontrolleri sürüyor, hastalığın gözleri, kulaklarını ne kadar etkilediği araştırılıyor" dedi.
İrem ve Çağrı ise baştan korkmalarına karşın kardeşlerine şifa olmanın sevincini yaşadıklarını belirtirken, baba Muammer Çakal yaşadıklarıyla ilgili şunları söyledi:
"Doktorlar hastalığın genetik olduğunu söylediler. Ağabeyimin ve kızkardeşim çocuklarını kaybetmişti. Biri hastanede ölmüştü ama ikisine de tanı konulmamıştı. Bizim iki sağlıklı çocuğumuz olduğu için böyle bir şey beklememiştik. Hamilelikte bütün testleri yaptırmıştık. Doğumdan sonra ortaya çıktı. Bebeklerde nefes alma zorluğu vardı. Bir iki kez doktora götürdüğümüzde ikiz doğum olduğu için bunların olabileceği söylendi. Hastaneye gidince bunun doğru olmadığı ortaya çıktı. Kızım İrem ile oğlum Çağrı’nın dokularının uyumlu çıkması bu kadar şansızlıktan sonra büyük bir şans. Şimdi her şey yolunda görünüyor, gözlerinde rahatsızlık var. Onun giderilmesi için ne yapılır ona bakacağız."
Muammer Çakal, kendi annesi ve babasının kardeş çocukları olduğunu belirtti. Eşinin dedesiyle de akrabalıkları bulunduğunu söyledi.
Doktor, hastalığı anlattı
TÜLAY Aktaş Onkoloji Hastanesi Pediatrik Onkoloji’den Doç. Dr. Serap Aksoylar, ikizlerin hastalığı ve ’ilginç şansları’ ile ilgili şöyle konuştu:
"İkizler osteopetrozis dediğimiz doğuştan genetik geçişli bir hastalığa sahipler, anne baba taşıyıcı. Bu ikizlerin anne basasında olduğu gibi akraba evliliği yapıldığında nadir de olsa bu hastalık çocukların 4’te birinde ortaya çıkabiliyor. Bu bebeklerin ikisinde de çıkmış. Bir batında doğmuş ama farklı yumurta ikizleri. Onun için iki kardeşten genetik olarak farkları yok. Hastalık birinde olup diğerinde olmayabilirdi, çünkü aile içinde bu çocukların yüzde 25 gibi hastalığa yakalanma riskleri vardı. Bu ailede yüzde 50 olmuş. Bu kemik metabolizmasıyla ilgili bir hastalık. Hepimizin vücudunda kemik yapımı ve yıkımı oluyor. Bu çocuklarda kemikleri yıkan hücreler yok ya da çalışmıyor, devamlı kemik yapımı oluyor. Kemikler kalınlaşıyor içinde iliğe mesafe bırakmıyor, ilik çalışmıyor. O kadar kalınlaşıyor ki kafatası içinde görme işitme sinirlerine bası yapıyor körlük, sağırlık yapıyor. Bir çaresi de yok, ancak bu hücreleri yenileyerek sorunu çözebiliyorsunuz. Hastalık bebek doğmadan başladığı için bebeklerde bunlar gözden kaçabiliyor, ilk bulgusu kansızlık, soluksuzluk oluyor. Akraba evliliği yapıldığında doğan bebeklerin doğar doğmaz incelenmesi gerekiyor. Çok hızlı davranmak lazım. Buna dur demek de kemik iliği nakliyle mümkün. İkizlerde ufak tefek sorunlardan hızlıca tanıya gidildi. Çok erken tanı aldılar, aile içerisinde vericileri vardı, sağlıklı iki kardeşin doku grupları uydu. Hastalık nadir görüldüğü gibi tam uyumlu üstelik iki bebeğe iki vericinin olması büyük şans. Yani abla ve ağabey ikiz kardeşlerine şifa oldu. İlikleri çalışıyor, kemikteki sertlikleri azalmaya başladı. Bundan sonrası daha kötüye gitmeyecek. Aslı’nın da Aysima’nın da da görmeleri etkilenmiş, ne kadar hücre hasarı var bilmiyoruz. Bunu ilerleyen zamanda göz hekimleri belirleyecek."