Güncelleme Tarihi:
Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Şükrü Haluk Akalın yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Moğolistan’da ilk kez bu tür bir toplantı düzenlediğine işaret ederek, "Türk yazı dilinin ilk örneklerinin yer aldığı Moğolistan’da günümüzden yaklaşık 1300 yıl önce dikilen Orhon Yazıtları ile ilgili olarak düzenlenen toplantının, Türk dilinin köklerinin araştırılması, tarihinin ortaya konulması açısından yeni ve anlamlı bir etkinlik olduğunu" belirtti. Akalın, "dilli yazıtların adeta açık hava müzesi durumunda olan Moğolistan’da, yazıtlar üzerine çeşitli ülkelerden altmışı aşkın uzmanı bu toplantı için konuk ettiklerini" söyledi.
Toplantıya Türkiye’nin yanı sıra ABD, Almanya, Çek Cumhuriyeti, Çin Halk Cumhuriyeti, Finlandiya, İspanya, Japonya, Kazakistan, Kırgızistan, KKTC, Güney Kore, Macaristan, Moğolistan, Özbekistan ve Rusya Federasyonu’ndan uzmanlık alanı doğrudan doğruya Orhon Yazıtları olan bilim insanları katılıyor. Türkologların ve tarihçilerin yanı sıra arkeologların da katılacağı Ulan Bator’daki üç günlük bilimsel toplantının ardından Orhon Vadisi’nde yüzey araştırma gezisi yapılacak.
BAŞBAKAN ERDOĞAN’IN MESAJI
Toplantının başında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın mesajları okundu. Türkçenin sahip olduğu köklü geçmişiyle ve medeniyet tarihindeki yeriyle bugün dünyanın en saygın dilleri arasında olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, yaşadığımız dünyada sadece ekonomik ve siyasi ilişkilerin değil, edebiyat ve sanat alanında da bütün kültürler birbirini yakından izlediğine ve etkilediğine işaret etti.
Mesajında, "Zira biliyorum ki dünyanın her bölgesinde Türkçenin geldiği noktayı iyi anlayabilmek, ancak bu köklü geçmişe dair bilgilerin gün yüzüne çıkmasıyla mümkün olacaktır" diyen Erdoğan, bu bilimsel toplantıyı "bu yöndeki çalışmalara eklenen önemli halkalardan biri" olarak niteledi. Erdoğan, mesajında şu sözlere yer verdi:
"Bu anlamlı toplantının bizim için büyük anlam taşıyan Orhon Yazıtlarının bulunduğu coğrafyada ve uluslararası düzeyde gerçekleşmesi ayrı bir anlam taşımaktadır. Türkler ve Moğollar arasındaki köklü kardeşlik bağlarını daha da pekiştireceğine inandığım bu önemli toplantı Türk dilinin başlangıç evrelerinin daha iyi anlaşılmasına değerli katkılarda bulunacağı gibi Türkçenin geleceği için de yol gösterici olacağına inanıyorum."
ARINÇ’IN MESAJI
Başbakan Erdoğan’ın mesajından sonra Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın mesajı okundu. Mesajlar okunurken İngilizce ve Moğolca çevirileri perdeye yansıtıldı. Mesajına yoğun programı nedeniyle toplantıya katılamamaktan dolayı duyduğu üzüntüyü dile getirerek başlayan Başbakan Yardımcısı Arınç, Türk dilinin, gerek yaygınlığı, gerek söz varlığının zenginliği, gerek en eski yazılı belgelere sahip olması dolayısıyla günümüzde yaşayan diller içerisinde büyük, zengin ve köklü dillerden biri olarak yer aldığını vurguladı.
8. yüzyıla ait Orhon Yazıtlarının, bundan yaklaşık 1300 yıl önce de Türkçenin köklü ve gelişmiş bir dil olduğunu açıkça ortaya koyduğunu ifade eden Arınç, mesajında "Türk yazı dilinin bilinen bu ilk yazıtlarını ve anıtlarını bünyesinde barındıran; Türk dili ve tarihinin, Türk kültürünün en eski dönemlerine tanıklık eden Moğolistan coğrafyasının da bizim için kutsal bir mekan olduğu tartışılmaz bir gerçek olduğunu" aktardı.
1932 yılında Atatürk’ün öncülüğünde kurulan Türk Dil Kurumu’nun bugüne kadar Türk dilinin ve kültürünün temel kaynağını teşkil eden yazıtlar dönemiyle ilgili önemli projeler gerçekleştirdiğini, çeşitli yayın faaliyetlerinde bulunduğunu ve ayrıca çok sayıda bilimsel toplantı düzenlediğini hatırlatan Arınç, Türkiye Cumhuriyeti tarafından ilk defa Orhon bengü taşlarının bulunduğu coğrafyada ve uluslararası düzeyde düzenlenen bu toplantının ayrı bir öneme sahip olduğunu ve gurur verici olduğunu ifade etti.
Arınç, bu toplantının tarihi kökene sahip olan Türk-Moğol kardeşliğini pekiştireceğine, iki ülke arasındaki kültürel işbirliğini geliştireceğine ve Türk-Moğol kültürünün uluslararası düzeyde tanınmasına katkı sağlayacağına olan inancını da dile getirdi.
AÇIŞ KONUŞMALARI
Mesajların okunmasından sonra Moğolistan Eğitim, Kültür ve Bilim Bakanı Otgonbayar, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Dursun Yıldırım, Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Şükrü Haluk Akalın, Moğolistan Milli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tumur-Ochir Sanjbegz, Türkiye’nin Ulan Bator Büyükelçisi Asım Arar ve Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Bahaeddin Yediyıldız adına Doç. Dr. Hayati Beşirli açış konuşmaları yaptılar.
Moğol Bakan Otgonbayar, Türk ve Moğol kültürlerinin tarihte önemli rol oynadıklarını ifade etti. Moğolistan Milli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sanjbegz de Türkiye ve Moğolistan’ın tarihlerinin diğeri olmadan araştırılamayacağını savundu. Prof. Dr. Yıldırım, bu toplantıda yapılacak değerlendirmelerin ileride yapılacak çalışmalar için olduğu kadar, genç bilim adamları için de yol gösterici olacağına dikkati çekti. Prof. Dr. Akalın, bu toplantının devamının çeşitli ülkelerde düzenleneceği bilgisini verdi. Büyükelçi Arar, daha pek çok eserin araştırılmayı beklediğini anlattı.
Açış konuşmalarından sonra Bilge Kağan Oturumu düzenlendi. Oturumda Prof. Dr. Osman Fikri Sertkaya, "Runik metinlerin envanter problemi ve Moğolistan’daki runik yazıtların envanteri nasıl yapılmalı?", Moğolistan’dan Prof. Dr. Teseveendorj Damdinsürengiin "Moğolistan’da Köktürk dönemine ait arkeoloji eserleri", Almanya’dan Prof. Dr. Peter Zieme "Dunhuang’daki runik yazıtlara dair" ve Japonya’dan Prof. Dr. Takashi Osawa "Birinci eski Türk Kağan Umna Kağan’ın güzergahı ve onun oynadığı siyasi ve kültürel rol" başlıklı konuşmalar yapıldı.